"AKP, Türkiye'yi bu noktaya getirdi"

Kılıçdaroğlu, MGK'nın Türkçe vurgusuna ilişkin bu durumun hükümetin başarısızlığını tescil eden bir açıklama olduğunu söyledi.

Abone ol

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirisinde "Türkçe vurgusu" yapılmasını, "AKP'nin Türkiye'yi getirdiği nokta bu" diye yorumladı ve "Bundan 8-9 ay önce, 1 yıl önce böyle bir olay yoktu. Şimdi MGK sanki duruma el koymuş gibi bir tablo ortaya çıktı. Bu aslında hükümetin başarısızlığını tescil eden bir açıklamadır"dedi.

Kılıçdaroğlu, basın-yayın kuruluşlarının Ankara temsilcileri ve CHP muhabirleriyle yemekli bir sohbet toplantısında biraraya geldi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, yeni yıla Soma'da işçilerle gireceğini bildirdi. Daha önce yeni yıla Zonguldak'ta işçilerle girmeyi planladığını, ancak buraya bir Bakanın ziyarete gideceğini öğrendiğini anlatan Kılıçdaroğlu, burada hala 2 işçinin toprak altında olduğunun hatırlatılması üzerine ise 30-35 gün içerisinde, bu cenazelere ulaşılacağı yönünde haber aldığını kaydetti.

"Açılım politikası MGK bildirisine kadar yansıdı"

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildirisini değerlendiren Kılıçdaroğlu, kurulun kararlarının bir yaptırımı olmadığını, tavsiye niteliği taşıdığını vurguladı. Kılıçdaroğlu, "Tavsiye kararına uyması gereken siyasal iktidardır. MGK'nın üyeleri arasında Sayın Başbakan, İçişleri Bakanı, diğer Bakanlar var. Onlar da bu tavsiye kararının altına imza attıklarına göre herhalde Milli Güvenlik Kurulu'nun kararının gereğinin yerine getirecekler" diye konuştu.

Hükümetin açılım politikasını eleştiren Kılıçdaroğlu, "Ne olduğu bilinmeyen açılım politikasının ülkeyi bu noktaya getirdiğini" ileri sürdü.

Gelinen noktanın MGK bildirisine kadar yansıdığını ifade eden Kılıçdarolğlu, "Bundan 8-9 ay önce, 1 yıl önce böyle bir olay yoktu. Şimdi MGK sanki duruma el koymuş gibi bir tablo ortaya çıktı. Bu aslında hükümetin bu konudaki başarısızlığını tescil eden bir açıklama" dedi.

"Cumhurbaşkanı, Diyarbakır'da birlik mesajı verecek"

"2 dil tartışmalarının yaşandığı günlerde Cumhurbaşkanının Diyarbakır'a gideceğinin" anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Sayın Cumhurbaşkanının o ayrıntılara gireceğini sanmıyorum. Orada büyük bir olasılıkla birlik mesajları verecek ama Sayın Cumhurbaşkanı MGK'nın da başkanı, altında imzası var. Söyleyeceğini söylemiş zaten" dedi. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı'nın Diyarbakır ziyaretini önemsediğini de dile getirdi.

"Başbakan'ın 2 dille ilgili çıkışı çok sert oldu kapıları tamamen kapattı bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Daha önce Sayın Başbakan, biliyorsunuz, askerlerle bir toplantı yaptı. Uzun sürdü bu toplantılar. Büyük olasılıkla bu konular görüşüldü. Oradan edindiği bilgiler nedeniyle de böyle bir açıklama yaptı. Bir Başbakanın açıklaması büyük ölçüde devlet bürokrasisinin içerisinden aktarılan bilgilerdir, açıklama biraz oradan beslenir. Dolayısıyla oradan aldığı bilgileri kamuoyuyla halkla paylaşacaktır" dedi.

Kılıçdaroğlu, 2 dille ilgili olarak kendisinin görüşünün sorulması üzerine "AKP'nin Türkiye'yi getirdiği nokta bu... Yani MGK bildirisi kendiliğinden ortaya çıkan bir bildiri değil. AKP'nin izlediği politikaların Milli Güvenlik Kuruluna yansımasıdır. Bir başıbozukluğun, yanlışlığın, izlenen politikanın Türkiye'yi getirdiği ayrışma noktasının bildiriye yansımasıdır" diye konuştu.

"Torba tasarısından rahatsızız"

Kılıçdaroğlu, "Kürtçe nereye kadar kabul edilebilir, nereye kadar haktır" sorusuna, "Yurttaşların istediği yerde, olağan yaşamın olduğu yerde kullanabileceğini" söyledi.

"Yerel yönetimlerde 2 dilli yazışmaların söz konusu olup olamayacağı"na Kılıçdaroğlu, "MGK hükümete tavsiyede bulundu. 'Olamaz' dedi" karşılığını verdi.

Kılıçdaroğlu, "Torba Yasa" tasarısına ilişkin rahatsızlıkları olduğunu ifade ederek, bu konuda yöneltilen soruya şu karşılığı verdi:

"Af getiriyorsanız, afla ilgili maddeleri getirirsiniz parlamentoda süratle çıkar. Hiçbir sorun da olmaz. Ama siz 11-12 maddenin arkasına 100 küsür maddeyi de ekleyip, 'bu bir fırsattır. Nasıl olsa muhalefet buradan ses çıkaramaz. Affa karşıdır diye, biz bir karşı propaganda yaparız' düşüncesiyle yola çıkarsanız parlamentoyu kilitlersiniz. Yapılan yanlıştır. Af çıksın, bir şey daha var burada prim borcunu, vergi borcunu düzenli ödeyen insanların da onurlandırılması gerekir. Çok küçük de olsa onlara bir vergi indiriminin getirilmesinde yarar var. Onlar, zor gününde, kriz günlerinde borçlarını ödediler. Borçlarını ödeyemeyenlere af getiriyorsunuz ama borcunu ödeyenlere de bir ödüllendirme gerekir."

İstanbul Valisi Davut Gül'den 1 Mayıs açıklaması Bakan Ersoy'dan Formula 1 müjdesi, tarih verdi "Sene sonuna kadar 200 bin konut teslim edeceğiz" Simit fiyatında ekmek sistemi: Bakanlık onayı zorunlu hale geldi Yargıtay'da başkan 29'uncu turda da seçilemedi