Etkin denetimle 2,30 milyar ABD doları ek vergi tahsilatı

Ülke gündemi vergisel açıdan ek vergi, finansman gider kısıtlamasına yönelik yargı kararları ve dijital ekonominin vergilendirilmesine yönelik çalışmalarla oldukça yoğun bir görünüm taşıyor.

Ülke gündemi vergisel açıdan ek vergi, finansman gider kısıtlamasına yönelik yargı kararları ve dijital ekonominin vergilendirilmesine yönelik çalışmalarla oldukça yoğun bir görünüm taşıyor.

Bu tartışmaları bir kenara bırakırsak, hatırlanacağı üzere, yakın zaman önce Gelir İdaresi Başkanlığı ve Vergi Denetim Kurulu tarafından yayınlanan yıllık faaliyet raporlarından hareketle vergi denetiminin etkinliği meselesi ilgili teknik çevreleri ve kamuoyunu bir süre meşgul etmişti. Etkin vergi denetimi sadece Türkiye değil, pek çok ülkenin vergi ajandasında önemli bir yer tutuyor. Geçtiğimiz hafta yayınlanan Sınır Tanımayan Vergi Müfettişleri Girişimi yıllık raporu (2024)* etkin vergi denetiminin olumlu sonuçları bakımından önemli veriler içeriyor.

Sınır Tanımayan Vergi Müfettişleri girişimi

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Sınır Tanımayan Vergi Müfettişleri girişiminin küresel erişimini genişletmek ve operasyonlarını büyütmek için 2015 yılında bir araya geldiler. Girişim, gelişmekte olan ülkelerin 2015 sonrası sürdürülebilir kalkınma gündemini desteklemek üzere dünya genelinde gelişmekte olan ülkelerde hedefe yönelik vergi denetimi programlarına teknik destek vermektedir.

Yıllık rapordan satırbaşları

Girişim, gelişmekte olan ülkelerin vergi tahsilatlarını iyileştirmelerine yardımcı olma konusunda önemli ilerleme kaydetmiştir. Program sayesinde, 2015’teki lansmanından bu yana faaliyet gösterilen ülkelerde toplam 2,30 milyar ABD doları ek vergi tahsilatı ve 6,05 milyar ABD doları ek vergi tarhiyatı yapılmıştır.

Yapılan bu ek tahsilatlar gelişmekte olan ülkelerin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine (SKH’ler) yatırım yapmaları için önemli bir finansman anlamına gelmektedir. Girişim, gelişmekte olan ülkelerdeki vergi idarelerine doğrudan teknik uzmanlar göndererek faaliyet göstermektedir. Bu uzmanlar çok uluslu işletmelerin denetlenmesinde uygulamalı destek sağlamaktadır. Afrika’da güçlü bir varlığı olan program, Afrika Vergi İdaresi Forumu ile işbirliği yaparak Afrika ülkelerinin 1,8 milyar ABD dolarının üzerinde ek vergi geliri ve 4,3 milyar ABD doları tutarında ek tarhiyat yapmasına yardımcı olmuştur.

Bu programlar aynı zamanda özellikle uluslararası vergi ve transfer fiyatlandırması denetimlerine odaklanarak Afrika ülkelerinin Matrah Aşındırma ve Kârın Taşınması (BEPS) sorunlarını ele almalarına yardımcı olan önemli teknik destek sağlamaktadır. Bu noktada, girişimin faaliyetlerinin Afrika ile sınırlı olmadığını, doğu Avrupa, Latin Amerika, Asya ve Pasifik ülkelerinde de önemli bir kapsama alanına sahip olduğunun altını çizmek gerekli.

Girişimin faaliyet kapsamı, denetimin ötesine geçerek genişletiliyor. Program artık cezai nitelikli vergi soruşturmalarına, bilgi paylaşımından elde edilen verilerin analizine ve vergi idaresi sistemlerinin dijitalleştirilmesine de yardımcı oluyor. Ayrıca, küresel asgari verginin uygulanması ve dijital ticaretin denetlenmesi de dâhil olmak üzere, gelişmekte olan ülkelerin dijital ekonomiyi etkin bir şekilde vergilendirmelerine destek olmak amacıyla pilot programlar yürütülmektedir.

Türkiye görünümü

 Türk gelir idaresi hiç şüphesiz, idari organizasyonda dijitalleşmeye yaptığı yatırım, sahip olduğu ve geliştirdiği teknik alt yapı ve yetişmiş insan kaynağı ile raporda bahsi geçen ülkelerden oldukça ileri durumda. Bununla birlikte, etkin vergi denetimi sadece raporda bahsi geçen ülkeler bakımından değil Türkiye açısından da mühim bir öncelik. *OECD/UNDP (2024), Tax Inspectors Without Borders – Annual Report 2024, OECD Publishing, Paris.

Tüm yazılarını göster