Hako’nun geliş nedeni sako değil

Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ oaatac@gmail.com

Hizmetlerin üretim ve pazarlama konusuna yatırım teşvik hizmetleri çerçevesinde devam ediyoruz. Daha sonra kar amacı güden hizmet üreticisi kurumlara da değineceğiz.

Geçen hafta “Getirin Hako’yu giydirin sakoyu (ceket)” başlıklı bir Urfa türküsünden bahsederek Hako’nun sako sahibi olması için önce gelmesi gerek demiştim. Burada Hako’yu getirecek şey sako değil. Hako evlenmeye geliyor. Sako işin bahanesi, buzdağının ucu. Yani Hako’nun esas istediği evlenip barklanmak; ceket değil.

Urfa’yı bilenler bilir. Evlenip barklanması o kadar kolay değildir. Maddi, manevi yükümlülükleri vardır. Hako sakoyu giyene kadar dünyanın hazırlığını yapmıştır, bir süreçten geçmiştir. Öncelikle evlenmeye karar vermiştir veya oğullarının mürüvvetini görmek isteyen aile aranmaya başlamıştır. Ayrıca Hako veya ailesi yöreden, söz gelimi, Urfa’dan bir eş konusunda eğilimlidir. Veya buna itiraz için haklı bir gerekçe yoktur. İşte bu tür; Hako’yu evlenmenin iyi bir fikir olduğuna ve bu evliliği Urfa’dan yapmasının doğru olacağına ikna çalışmalarına ‘evlilik geliştirme çalışmaları’ denir. Hako’ya boyu boyuna, huyu huyuna, soyu soyuna uygun gelin hanımı bulmak ve sakoyu giydirene kadar yapılması gereken çalışmaları yapmak ise ‘evlilik promosyonu çalışmalarıdır’.

Yatırım geliştirme çalışmaları genel amaçlı çalışmalardır. Bu çalışmalar olabileceği kadar genel fakat belli konularda yatırım fikrinin yine olabileceği kadar genel tanımlanmış yatırımcılara albenisini artırmak ve belli bir ülkenin, yörenin, kentin yatırım için cazip olduğunu anlatmak için yapılır. Söz gelimi “Siz turizm yatırımcıları Türkiye’nin turizm potansiyeli büyüktür ve büyümeye devam edecektir. Bu konuda yatırım şimdi yapılırsa sizin için iyi olur” tipi bir çalışma yatırım geliştirme çalışmasıdır. İleride bu tür çalışmaların nasıl hazırlanılacağı ve etkililiklerinin nasıl ölçülmesi gerektiği konularına değineceğiz. Yatırım promosyon çalışmaları ise proje temellidir. Bu tür etkinliklerde belli yatırımcılara belli projeler sunulur. Bu tür çalışmalar yatırım teşvik çalışmalarından çok farklıdır. Hazırlanmaları, geliştirilmeleri, takdimleri ve etkililiklerinin ölçülmeleri geliştirme çalışmalarına benzemez. İleride bu tür çalışmalara da detaylı bir şekilde bakacağız. Hemen akla gelebilecek bir soru bu ayırımdan bir çalışmalar silsilesi, bir öncelik kastedip etmediğim olabilir.Başka bir deyişle yatırım geliştirme yatırım promosyonun başlangıcı mı gibi bir soru aklınıza gelebilir. El cevap Hayır! Böyle bir şart yok.  

Bir sürü ulusal, bölgesel hatta kentsel örgüt, hepimizin bildiği haklı gerekçelerle ülkelerine, bölgelerine ve şehirlerine yurtdışından ve/veya içinden yatırımcıları cezbetmek için çalışırlar. Bu çalışmaları da beş aşağı beş yukarı aynıdır. Bu kurumların çalışmaları ulusal otoriteler (genellikle bakanlıklar altı kurumlarıyla) tarafından da ülkeler arası çoklu veya ikili anlaşmalarla da desteklenir ve o çerçevede yürütülürler. Benim bu tür kurumlarla (ki çoğu aynı zamanda ihracatı geliştirme kurumu olarak da faaliyet gösterirler) yaptığım çalışmalarda ilk gözüme çarpan şeyler bu kurumların devamlı olanlarının birer işletme gibi yönetilmediği, proje bazında (tanımlanmış ömürlü olanlar) çalışanlar dahil  yatırım(ihracat) geliştirme ve yatırım (ihracat) promosyonu çalışmaları arasındaki önemli farklılığı geçiştirmeleriydi.

Bu tip kurumların bir kaç özelliği vardır ki bu özellikler odalar, birlikler gibi bir çok kurum için aynıdır. Bu özelliklerin iyi bilinmesi anılan kurumların etkili çalışmaları için gereklidir.Birincisi, bu kurumlar kar amacı gütmeyen kurumlardır. Bunun önemine değineceğiz laf olsun diye söylemiyorum. İkincisi, bu tür kurumlar hizmet üretirler. Bu da laf olsun diye söylenmiyor. Hizmet üretiminin özellikleri o kadar da çok iyi anlaşılmış değildir. Üçüncüsü, bu kurumların ürettikleri hizmetler ‘kamu malı’ niteliğindedir. Yani kamuya aittir.Dördüncüsü bu hizmetlerin fiyat, kalite ve niceliklerine yol gösterecek rekabet koşullarında çalışan bir piyasası yoktur. Dolayısıyla hizmetlerinin fiyatları belli değildir. Bu özellikler ne anlama geliyor ve bu kurumların nasıl çalışmaları gerekiyor konularını işlemeye devam edeceğiz.

Sağlıcakla kalın.

Tüm yazılarını göster