SEAT Ibiza 40. yaşına girdi

Modelin 40. yılına ilişkin bir açıklama yapan SEAT CEO’su Wayne Griffiths, “Piyasaya çıktığı günden bu yana pazarda bir mihenk taşı haline gelen SEAT Ibiza, aynı zamanda SEAT’ın dünyanın dört bir yanına otomobil teslimatı gerçekleştiren küresel bir şirket olarak konumunu güçlendirerek markanın başarısının temellerini attı. Şimdi de SEAT’ı havalı ve genç ruhlu bir marka olarak gören pek çok neslin gönlünü fetheden bu otomobilin 40. yılını kutluyoruz.” dedi. 

Birinci nesil SEAT Ibiza, şirket için bir dönüm noktasıydı: Markanın artık bağımsız bir üretici olarak devam edeceği yolculuğun başlangıcıydı.

 Markanın teknoloji ortağı olmadan geliştirdiği ilk otomobil olan SEAT Ibiza MK1’in ortaya çıkış sürecinde şirket içi uzmanlığın yanı sıra, dış tasarımda Giorgetto Giugiaro, iç mekan tasarımında Karmann ve güç aktarma organlarında Porsche gibi ortakların uzmanlığından yararlanıldı.

Her biri 1,2 ve 1,5 litrelik benzinli motor seçeneklerine sahip üç farklı donanım seviyesi mevcuttu: L, GL ve GLX. Öne çıkan model, sınıfının en iyisi 85PS SEAT Ibiza 1.5 GLX oldu. 85PS SEAT Ibiza 1.5 GLX, en yüksek standartları karşılayacak şekilde tasarlanmıştı. Bunun en iyi kanıtı da tüm sürücülerin aynı 1.5 GLX Ibiza’ları kullandığı tek otomobilli ralli Inter-Ibiza Şampiyonası’ydı.  

İlk nesil SEAT Ibiza’nın formu da işlevi kadar üst düzeydi. Spor tasarımlı alaşım jantlar, otomobilin görür görmez tanınmasını sağlayan dış tasarımına ekstra bir cazibe katmanı ekleyerek modelin piyasada kendine sağlam bir yer edinmesini sağladı. 

İkinci nesil SEAT Ibiza, 1990’ların başında piyasaya sürüldü. Yine Giorgio Giugiaro tarafından Martorell Tasarım Merkezi ile yakın iş birliği içinde tasarlanan otomobilde daha yuvarlak hatlı, aerodinamik ve sportif yönü ağır basan bir estetik anlayış benimsendi. 

Daha gelişmiş donanım ve daha fazla mekanik inovasyon barındıran otomobilin en büyük etkisi, SEAT’ın Martorell’deki merkezini bir adım ileri taşıması oldu. Mühendislik süreçleri Martorell Teknik Merkezi’nde tamamlanan otomobilin piyasaya sürülmesi, bu tesislerdeki fabrika operasyonlarının başlangıcını işaret ediyordu. Bu gelişme, SEAT için büyük bir dönüm noktası oldu.

Yeni nesil SEAT Ibiza’nın başarısı, otomobile yapılan yatırımları açıkça yansıtıyordu. Yeni platformu otomobile kompakt boyutlar kazandırırken, iç mekanı ferahlattı. Gücünü ilk bakışta fark etmek mümkün değildi belki ama kaputunun altında 2 litrelik bir benzin enjeksiyonlu motor gizliydi ve bu motor, segmentinin en büyüğüydü. Hızlı, çevik, sürüşü kolay (otomobilde hidrolik direksiyon bulunuyordu) otomobil, 1.010 kilogramlık ideal ağırlığıyla dinamik performans sergiliyordu. 

2001 yılında Bologna Otomobil Fuarı’nda tanıtılan üçüncü nesil SEAT Ibiza, üretim kalitesi, mühendislik, dinamik performans ve tasarım dilinde önemli bir ilerlemenin sinyallerini verdi.

 Efsanevi tasarımcı Walter de Silva, Martorell Tasarım Merkezi ile birlikte çalışarak ürün gamına yeni bir enerji ve sportiflik getirdi. Üçüncü nesil SEAT Ibiza’nın tartışmasız derecede çarpıcı silüeti, otomobilin artırılmış çevikliğini vurguluyordu.

SEAT Ibiza’nın ürün yelpazesinin tamamında kullanılan yeni “Çevik Şasi konsepti” sayesinde otomobil olağanüstü dinamik kabiliyetler kazandı. 130PS’ye varan motorlarla güç çıtasının yükseltilmesiyle performans özellikleri daha da artırıldı.

2004 yılına gelindiğinde Ibiza 20. yıldönümünü kutluyordu. Bu kilometre taşı, yalnızca bu otomobilin SEAT üzerindeki inanılmaz etkisinin bir yansıması değil, aynı zamanda üç nesil boyunca üretilen 3,3 milyondan fazla aracın da gösterdiği üzere, piyasada ortaya çıkardığı dönüşümün de bir göstergesiydi. Küçük otomobilin başarısını kutlamanın ideal bir yolu olarak yeni sportif versiyonlar piyasaya sürüldü. Bu versiyonlar zaman içinde İspanyol markasının meraklılarının bir numaralı tercihi haline geldi. İşte bu noktada FR versiyonu sahneye çıktı. SEAT Ibiza FR, 130PS 1.9 TDI dizel ve 150PS 1.8 litrelik benzinli turbo motorlarla piyasaya sürüldü.