Kişi başına düşen ‘gerçek’ milli gelir bu yıl 6 bin 187 dolar olacak
Kişi başına GSYH’nin bu yıl 10 bin 818 dolar düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edildi. Ancak 1998 fiyat ve kur düzeyi baz alınarak yapılan hesaplama kişi başına reel gelirin bu yıl 6 bin 187 dolar olacağını gösterdi.
Naki BAKIR
Türkiye’de son yıllarda rekor düzeyde artarak kağıt üzerinde 10 bin doları aşan, bu yıl da 10 bin 818 dolar düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilen kişi başına milli gelirin, enflasyon ve kur değişiminden arındırılarak hesaplanan “reel” değeri ise bunun yaklaşık yarısı düzeyinde bulunuyor.
Cari fiyatlarla kişi başına milli gelirde özellikle 2000’li yıllarda yaşanan hızlı artış, sıcak para girişlerinin artırdığı döviz arzıyla kurdaki artışların enflasyonun gerisinde kalması, başka deyişle TL’de yaşanan suni değerlenmeden kaynaklandı. TL’deki değerlenme, kişi başı geliri kağıt üzerinde ikiye katladı.
2014 Programında, 2012’de cari fiyatlarla 10 bin 497 dolar olan kişi başına milli gelirin, bu yılın tümünde 10 bin 818 dolar düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edildi. 2014 için öngörülen kişi başına milli gelir hedefi ise 11 bin 277 dolar...
Ancak Kalkınma Bakanlığı’nın 1998 fiyat ve kur düzeyini baz alarak yaptığı hesaplama ise “sabit fiyatlarla” kişi başına GSYH’nin 2012’da 6 bin 67 dolar olduğunu, bu yıla ilişkin gerçekleşme tahminin de sabit fiyatla 6 bin 187 dolara denk geldiğini gösteriyor. 2014 yılı için hedeflenen kişi başı milli gelirin sabit fiyat ve kura göre karşılığı ise 6 bin 362 dolar düzeyinde bulunuyor.
Kişi başına milli gelirin 1998’de 4 bin 338 dolar olan düzeyi, enflasyon-kur makasının açılması nedeniyle izleyen dönemde cari olarak hızla büyüdü. Bu yıl 10 bin 818 dolar olması beklenen kişi başına milli gelir için 2014 için de Program’a 11 bin 277 dolarlık hedef konuldu.
Ancak, 1998 fiyatları ve kur düzeyi baz alınarak yapılan hesaplamada ise kişi başına milli gelirin 2005’e kadar 4 bin dolarlı düzeylerde kaldığı, anılan yıl ise ilk kez 5 bin doların üzerine çıktığı belirlendi. Sabit fiyat ve kura göre 2006’da 5 bin 380 dolar, 2007’de 5 bin 566 dolar olan kişi başına milli gelir, küresel krizin başladığı 2008’de 5.533 dolara, krizin derinleştiği 2009’da 5 bin 196 dolara geriledi. 2010 yılında sabit fiyatlarla 5 bin 598 dolara, 2011’de 6 bin 11 dolara, 2012’de 6 bin 67 dolara yükselen kişi başına milli gelirin, bu yıl 6 bin 187 dolar, gelecek yıl ise 6 bin 362 dolar olacağı öngörüldü.
Fark reel bazda TL’deki artıştan kaynaklanıyor
2002 sonundan bu yana yoğun sıcak para girişlerine bağlı olarak TL’nin suni biçimde değerlenmesi nedeniyle dolar cinsinden cari ve sabit fiyatlara göre kişi başına milli gelir arasındaki makas hızla açıldı. Nüfusun yüzde 15.2 artışla 66 milyondan 76.1 milyona yükseldiği 2002-2013 döneminde, cari fiyatlarla dolar bazında kişi başına milli gelirdeki değişim yüzde 109.8 oranında bir zenginleşmeye işaret ederken, fiyat ve kur artışlarından arındırıldığında gerçek artışın sadece yüzde 45.9 olduğu görülüyor. Aradaki fark, reel bazda TL’deki değerlenmeden kaynaklanıyor.
Enflasyon nedeniyle cari fiyatlarla hesaplanan milli gelir büyüklüklerini karşılaştırmak anlamlı olmadığından, dönemsel veriler 1998 yılı sabit fiyatına dönüştürülüyor ve “büyüme” oranları buna göre hesaplanıyor. GSYH büyüme oranları sabit fiyatlara göre ilan edilirken, ülke insanının ortalama refah düzeyini gösteren kişi başı milli gelirin ise cari fiyat ve kurlara göre hesaplanıp duyurulması teamül haline gelmiş bulunuyor. Kişi başına GSYH’nin cari tutarı ile sabit fiyatlara göre hesaplanan reel düzeyi arasında neredeyse bir kata yakın fark bulunuyor.
Son yıllarda gerilemesine rağmen özellikle 2000’li yılların ilk yarısında enflasyon, kur artışlarının çok üzerinde gerçekleşti. Kümülatif enflasyonun aynı dönemdeki kur artışlarının üzerinde seyretmesi sonucu TL’de yaşanan yapay değerlenme, kişi başına milli geliri kağıt üzerinde katlandı. Reel düzeyi ile kıyaslandığında cari fiyatlar ve kura göre hesaplanan kişi başına milli gelir, Türkiye insanını kağıt üzerinde bir kat daha zengin gösteriyor.