Maaşlar bankadan ödenecek küçükler için rekabet artacak

Maaşlar bankadan ödenecek küçükler için rekabet artacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Sosyal Güvenlik Reformu'na eklenen madde ile maaşların artık banka kanalıyla ödenmesi yasal zorunluluk olması ve bu uygulamanın da 2009 yılından itibaren başlaması beklenirken Fortis Perakende Bankacılık Grubu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Mendi, şimdiye kadar büyük firmalar çevresinde dönen rekabetin küçükler firmalar içinde yaşanmasını bekliyor. Fortis olarak ev ödevlerini yapmaya başladıklarını söyleyen Mendi, "Bankalar küçük firmalara gitmeye başlayacak, kanun çıkmadan bir an önce firmayı bağlamaya çalışacak. Biz başladık" dedi. Gelişmeyi bankacılık sektörü açısından önemli bir kilometre taşı olarak gören Gökhan Mendi'ye göre, bankayla ilişkisi olmayanlar bile artık bankayla tanışacak. Mendi şöyle konuştu: "Bir çok sektörde hala maaşlar elden ödeniyor. Aslında bunları bankalar çok daha rahat yapıyor. Hem her şeyin kontrol altına alınması için de bu çok önemli. Büyük firmalar zaten bankalarla çalışıyor. Küçük firmalar sektör için çok büyük potansiyel oluşturuyor. Bankalar bu şirketleri kendilerine bağlamak isteyeceklerdir. Bu anlamda büyük bir rekabet olacaktır. Hep bankalar maaş ödemelerini almak için büyük firmalara gidiyordu ve inanılmaz rekabetçi bir teklif aşaması yaşanıyordu. Eskiden beri maaş ödemesi yapanlar daha avantajlı, çünkü dataları var; ve hangi sektörün nereden para kazandıklarını bildiği için daha rahat teklif yapabiliyor. Bu işe yeni giren bankalar biraz daha zor durumda kalır. Bu anlamda da rekabet farklı yerlere gidebilir. Bankalar küçük firmaları kanun çıkmadan bir an önce bağlamaya çalışacaktır. Biz de başladık. Bankaların birinci önceliği ilk etapta tanıdğı çalıştığı firmaların maaşlarını bağlamak olacaktır. Daha sonra yeni müşterilere yöneleceklerdir" 2008 yılını zor bir sene olarak niteleyen Mendi, "Faizler yükseldi ve bu şekilde devam edecek gibi görünüyor. Biz de planlarımızı ona göre yapıyoruz. Bono faizleri kesinlikle bundan sonra yüzde 20'nin altına inmeyecektir ve yüzde 24-25'lere dolar ise 1,35 YTL'ye kadar çıkabilir" dedi. Enflasyonun iki haneli rakamlara çıkmasını beklediklerini ifade eden Mendi, büyümenin de yüzde 3,5-4'ler civarında olmasını öngörüyor. Mevduatta rekabet büyük İlk altı ayda sektörde büyük rekabet yaşandığına dikkat çeken Mendi, likiditesini artırmak isteyen bankaların mevduata inanılmaz faizler verdiğini vurgulayarak mevduatta en yüksek, kredide en düşük faizi vermediklerini ve vermeyi de düşünmediklerini aktardı. Mendi "Bugün faizlerden kazanamıyorsanız, komisyonlara veya faiz dışı gelirlere asılıyorsunuz. Bankalar likidite için mevduata inanılmaz asılmaya başladı. Biz de bu anlamda geçtiğimiz bir ayda daha rekabetçi fiyat vermeye başladık. Biz de müşterilerimizi kaybetmek istemiyoruz. Ama fiyata giden müşteri yine fiyatla çıkacaktır. Onlar sabit müşteri değil, biz, bizde kalacak müşteri istiyoruz. Bankalar arasındaki bu faiz kavgası devam edecektir. Kredilerde fiyatlar kredi kartı haricinde artış trendi içinde. Kredi kartında ise temmuz ayı başından itibaren yeni faizleri uygulamaya başlayacağız. Bu da kârlarda daralmaya neden olabilir. Bu daha çok 6-7 milyon kredi kartı sahibi olan bankaları etkileyecektir. Biz bu sene kârlılık anlamında hedeflerimizi tutturacağımızı inanıyoruz. Hatta şimdiden 2009 bütçesini yapmaya başladık. Perakende bankacılık olarak tüm hedefler pazar büyümelerinin üzerinde." Mendi DÜNYA'ya şunları anlattı: . KRİZ 5 SENE BİLE SÜREBİLİR: Global kriz ve politik risk muhakkak kredileri etkiliyor. Aslında, konuta baktığımızda hala kredi veriliyor. Fakat tabii ki genel anlamda bir durgunluk yaşanıyor. Satışlarda yüzde 40'lara varan daralma oldu. Bu böyle devam edecektir, hatta 2009 yılına da sarkacaktır. Yaşanan daralma bu yıl genelinde yüzde 50'lere kadar çıkabilir. Tüketici harcamalarında da azalma oldu. Bunu mağazalar ve gıda satışlarından rahatlıkla anlayabilirsiniz. Bu sene zor bir sene ve 2009 yılı da zor geçecek. Yaşanan bu kriz bir veya altı ayda bitecek bir şey değil. Zaten her 5 sene de bir şeyler yaşanıyor. Bu 2-3 sene hatta 5 sene daha sürebilir. Ekonomistler de benzer şeyler söylüyor. Biz aslında global krizin başında çok etkilenmedik, bizi etkileyen ilave olarak politik istikrarsızlık oldu. Bizim için önemli olan istikrarsızlık. İstikrarın gelmesi gerekiyor. Tüm bunlara rağmen 2008 yılının kayıp yıl olduğuna inanmıyorum. Sorunlar var tabii ama Türkiye'de hala çok iyi bir potansiyel var. İnişler çıkışlar zaten olacaktı ve bekleniyordu. Bunlar bir süreç. . AĞIRLIK KOBİ VE TÜKETİCİDEN YANA: ÖncelikLE KOBİ kredilerinde çok iddaalıyız. En iyi giden kısım orası. Hacim olarak bizden daha büyük birçok bankadan iyiyiz. Bu alandaki iddiamızı da sürdürerek, yeni ürünler çıkaracağız. KOBİ'lerin dışında tüketici kredilerine önem veriyoruz. Bu anlamda en iyi bankalardan bir tanesi olmak istiyoruz. Bunun yanında da diğer ürünlerde de aktif olacağız. Kredi kartında da hacimlerimizi artırmaya çalışıyoruz. Fakat perakende bankacılığın stratejisi KOBİ ve tüketici krediler üzerine kurulu. Bir çok üründe pazar payımızı artırdık. Mortgage'de payımız yüzde 3,2'lere çıktık, tüketici kredilerinde yüzde 2,5'lara yaklaşıyoruz. Bunları çok kısa sürede yaptık. Agresif hedeflerimiz var. Yılsonuna kadar konut kredilerinde yüzde 4, kredi kartların yüzde 3, otomobil kredilerinde yüzde 2'lere gelmek istiyoruz. Hatta bu hedeflerimizin üzerine çıkacağımızı düşünüyoruz. Bizim 5 yıllık planlarımız içinde, hiçbir üründe yüzde 5'in altında pazar payımızın olmaması da var. . WORLD'E GEÇİŞ İPTALLLERİ AZALTTI: İdeal kartın, Fortis Worldcard'a dönüşmesiyle satışlarımızda bir artış oldu. Ayrıca kredi kartlarını iptal etmek isteyen kart kullanıcılarında düşüş oldu, iptaller azaldı. Ayrıca iptal edenler arasında ikna etme oranımız yüzde 50 arttı. Kredi kartını iptal eden müşterilerimizi, World kartın da avantajlarını anlatarak ikna etmemiz çok daha kolay oluyor. Şubelerimiz çok motive artık. Artık kendilerine çok güveniyorlar. Bu anlaşma KOBİ tarafımıza da faydalı olacak. ATM, postlar ve nakit taşıma nasıl paylaşılıyorsa, kart da işbirliği de böyle bir şey. Önümüzdeki dönemde kredi kartları 2, maksimum 3 marka altında toplanacak. YKB ile başka işbirlikleri de yapabiliriz, nerelerde sinerji yaratabiliriz ona bakıyoruz. Özellikle satın almaları inceliyoruz. Mesela yeni açılacak şubelerin mobilya alımlarını aynı yerden yapmak veya para taşımalarında ortak bir şeyler yapabiliriz. World ile 2-3 yıl içinde 3 milyon kart hedeflemişti. Fakat bu rakama daha önce ulaşacağımızı düşünüyorum. Öte yandan, alt yapı çalışmalarımız var. 2009 yılı başından itibaren alt yapı ve eleman kalitesi anlamında tam büyümeye hazır hale geleceğiz. . BORÇ TRANSFERİ KREDİSİ YENİDEN BAŞLAYACAK: Geçtiğimiz yıl kasım ayında ve bu yıl nisan ayında yaptığımız borç transfer kredisi çok başarılı oldu. Bunun en güzel tarafı ise krediye başvuranların yüzde 80'inden fazlasının yeni müşteri olmasıydı. Ayrıca, verdiğimiz kredilerin ödenmesinde hiçbir problem yaşanmadı. Bunu tekrarlamayı düşünüyoruz. Fakat yaz aylarına girdiğimiz için eylül-ekim ayından önce yapmayacağız. Borç Transfer Kredisi Kampanyası'nı başlattıktan sonra, o dönemde nakit kredilerimiz aylık yüzde 55 arttı. Yine geçtiğimiz kasım ayında ilkini açtığımız ve sene sonunada kadar 3'e çıktığımız KredimBenim şube sayısını 17'ye çıkardık. Özellikle banka şubelerinin olmadığı bölgelerde açılan şubelerde sadece kredi başvurularını değerlendiriyoruz. Yıl sonuna kadar 50'nin üzerine çıkmayı planlıyoruz. Öte yandan, 296 olan şube sayımızı 300'e çıkartacağız. Oturduğu evi almak isteyen beklemesin Bankaların bu dönemde kredi vermiş olmak için kredi vermediğini zor durumda olanların kredi almasının zor olduğunu söyleyen Gökhan Mendi, "Bireyler borç ödemek için başka kredi almasınlar. Kredi kartı borcunu başka kredi kartıyla kapatmasınlar. Bu çok tehlikeli. Taksitler güzel ama, kullanıcıların hesabını çok iyi tutması lazım. Kredi kartı borcunu ödemek için tüketici kredisi almasınlar. Sonra onu ödemek için başka krediye giriyorlar. Bu tip sirkülasyona girdiğinde müşterinin çıkması çok zor. Faizler yükseldiği için konut kredisi almayın deniyor ama faizler yükselince fiyatlar düşüyor ya da artmıyor. Oturacakları evi alıyorlarsa beklemek çok anlamlı değil. İyi pazarlıkla yapacakları konut yatırımı ilerisi aynı hesaba gelecektir. Bu hesaplara iyi baksınlar konut fiyatları bazı yerlerde düşüyor, bazı yerlerde de artıyor. Alacakları yer çok önemli, prim yapacak yerlerde almaları lazım. Geçtiğimiz günlerde ertelenen BASEL II sonrasında iyi iş yapamayan firmalar istedikleri gibi kredi bulamayacak. Daha pahalıya kredi bulacaklar veya bulamayacaklar. Bu nedenle KOBİ'ler bunun önlemlerini şimdiden almaya başlaması gerekiyor. Ayrıca çeklere çok dikkat etmeleri lazım. MB verilerine baktığımızda dönen çek sayısı rekor seviyelere geldi. İş yaparken bunlara dikkat etsinler. Sektör ve ekonomideki durgunluk ödeyememe riskini beraberinde getirdiği için zor günler yaşayabilirler.