"Maliye zam yaparak kolaya kaçıyor"

ASO Başkanı Özdebir: "Maliye Bakanlığı bütçe açığındaki hızlı artışı telafi etmek için kolay yolu tutmuş ve vergileri artırmıştır"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA  - Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, son yapılan zamlarla ilgili, "Maliye Bakanlığı bütçe açığındaki hızlı artışı telafi etmek için kolay yolu tutmuş ve vergileri artırmıştır" dedi.
Özdebir, ASO'nun Eylül ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, ekonominin bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 2,9 büyüme ile beklentileri karşılamadığını belirterek, bu yılki büyüme hızının yüzde 4'ün altında kalacağını söyledi.
Sanayi üretimindeki yavaşlamanın da sürdüğünü ifade eden Özdebir, yılın ilk 6 ayında sanayi üretimindeki artışın yüzde 3'te kaldığını dile getirdi.
Temmuz ayında sanayi ciro ve sipariş endekslerindeki artışın da yıllık enflasyon oranlarının gerisinde kaldığını kaydeden Özdebir, "Bu durum sanayi ciro endekslerinin gerileği anlamına gelmektedir" diye konuştu.

"Faiz indirimi kredi faizlerini etkilemez"

Reel sektör ve tüketici güven endekslerindeki gerilemelerin iç talepteki zayıflamanın devam edeceğini gösterdiğini anlatan Özdebir, şöyle devam etti:
"Merkez Bankası ayağını frenden çektiğini söylese de ekonomideki yavaşlama devam etmektedir.
Faiz koridorunun alt sınırı sabit tutulduğundan, üst sınırın yüzde 11,5'ten yüzde 10'a indirilmesinin kredi faizleri üzerinde önemli bir etkisi olmayacaktır. Ayrıca ekonomi yönetiminin olumsuz senaryoları öne çıkaran yaklaşımı da piyasadaki güveni bozmakta, ekonomik yavaşlamayı beslemektedir."

"Bütçe hedefinde yüzde 100 sapma olacak"

Bütçe açığı konusuna da değinen Özdebir, geçen yılın ilk 8 ayında bir miktar fazla veren bütçenin bu yılın aynı döneminde 8,5 milyar lira açık verdiğini hatırlattı.
Açığın yıl sonuna doğru artacağı ve 21 milyar lira olarak tahmin edilen yıllık bütçe açığının 35 milyar lirayı geçebileceğinin belirtildiğini ifade eden Özdebir, "Bu durum bütçe açığı hedefinde neredeyse yüzde 100'lük bir sapma olacağını göstermektedir" dedi.
Ekonomik yavaşlama sonucunda ithalatın azalacağı ve ithal ürünlerden alınan KDV gelirlerinin de düşeceğinin belli olduğunu vurgulayan Özdebir, bütçe hazırlanırken, gelirlerdeki bu düşüşün öngörülmesi ve harcamalardaki artışın sınırlı tutulması gerektiğini söyledi.
Ekonominin reel olarak yüzde 3 dolaylarında büyüdüğü bir ortamda faiz dışı harcamalardaki reel artışın yüzde 6,1 olarak gerçekleştiğini belirten Özdebir, "Harcamalardaki artış, gelirdeki artışın üzerinde olunca bütçe açığındaki artış da kaçınılmaz olmaktadır. Maliye Bakanlığı bütçe açığındaki hızlı artışı telafi etmek için kolay yolu tutmuş ve vergileri artırmıştır" değerlendirmesinde bulundu.
Özdebir, Maliye Bakanlığı'nın gelirleri artırmak için vergileri yükseltirken harcamaları azaltmak için ise hiçbir tedbir almadığını savundu.
Başbakanlığın genelgesine ve sıkı denetimine rağmen Ankara'da birbirinden lüks kamu binaları yapıldığını ya da kiralandığını kaydeden Özdebir, kamuda lüks araç kullanımının da arttığına dikkati çekti.
Her an değişebilen vergi ve harç oranlarının üretim ve yatırım kararlarını güçleştirdiğini dile getiren Özdebir, "Tüm bu gelişmeler, ekonomik büyüme hızını olumsuz etkilemekte, reel sektör üzerindeki baskıyı artırmaktadır" dedi.

"Bankalar nazlanıyor"

Konuşmasında bankalara da eleştirilerde bulunan Özdebir, İSO 500 listesindeki sanayi kuruluşları zarar ederken bankaların karını artırdığını belirtti.
Bankaların sanayiye finansman sağlarken nazlandığını ve yüksek kredi faizleriyle kredi kullanımını imkansızlaştırdığını öne süren Özdebir, Bankacılık Yasası'nın da bankaların kredi kullandırmalarını zorlaştıran diğer bir faktör olduğunu ve yasanın gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Çek Yasası'na da değinen Özdebir, karşılıksız çek suçları için hapis cezasının kaldırılmasına karşın, bu çeklerin tahsilatını kolaylaştıracak ve hızlandıracak tedbirler alınmamasının istismara açık bir ortam yarattığını dile getirdi.
Özdebir, karşılıksız çeklerin tahsilatını hızlandıracak düzenlemelerin yapılmasının önemini kaydetti.
Alternatif finansman araçlarının geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi, müşteri sigortası uygulamasının da yaygınlaşması gerektiğini ifade eden Özdebir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz, ASO olarak ekonomide zor günlerin yaklaştığını görerek kamuya ait borçların yeniden yapılandırılmasında sürenin 60 ay olmasını önermiştik. Bizim önerimize rağmen yapılandırma süresi 36 ay olarak belirlendi. Yavaşlayan bir ekonomi ve daralan piyasa şartlarında firmaların bu ödemeleri bu kadar kısa bir sürede yapamayacakları belliydi.
Sonuç olarak, sürenin kısa tutulması nedeniyle yeniden yapılandırmada beklenen fayda sağlanamamış, piyasadaki daralmayla birlikte buradan gelecek gelirler de azalmıştır."

"Akkuyu'da yerli payını artırmayı hedefliyoruz"

ASO ile Ankara Büyükşehir Belediyesi arasında imzalanan protokol çerçevesinde kurulan AR-Ge biriminin OSTİM'de çalışmalarına devam ettiğini belirten Özdebir, bu ofisin Belediyenin satın alabileceği ürünler için proje pazarı oluşturacağını söyledi.
Mersin-Akkuyu'da kurulacak nükleer santrallerde yerli katkı oranını artırmayı hedeflediklerini de dile getiren Özdebir, "Akkuyu Nükleer Güç Santrali Genel Müdürü Alexander Superfin ile yaptığımız görüşme olumlu geçti. Nükleer santralde kullanılacak malzemelerin Türkiye'de üretilmesi için bir ortak çalışma yapmaya ve MOU imzalamaya karar verdik" dedi.
Bu işbirliği ile yerli sanayinin nükleer teknoloji ile tanıştırılmasını amaçladıklarını dile getiren Özdebir, nükleer santralin maliyeti için 22 milyar dolar gibi yüksek rakamlar telaffuz edilmekle birlikte kurulacak MVER 1200 tipi santralin fiyatının 1,6 milyar dolar olduğunu söyledi.
Dolayısıyla yapılacak yatırımın toplam tutarının 6,4 milyar dolar seviyelerinde hesaplandığını anlatan Özdebir, "Biz santrallerin ülkemizde üretilebilecek bölümünün tutarının 2 milyar doları bulacağını tahmin ediyoruz" diye konuştu.
Özdebir, dün Tunceli'deki patlamada şehit olanlara da Allah'tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı diledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir