Terör mağduru esnaf yeni destekler istiyor

Güneydoğu'da uygulanan teşvikler sayesinde çok sayıda yeni fabrikanın açıldığı ve istihdamın hızla arttığı Diyarbakır'da terör saldırıları nedeniyle mağdur olan sanayici ve esnaf, desteklerin artmasını bekliyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hükümetin Güneydoğu'da uyguladığı teşvikler sayesinde yeni iş alanları açılan ve müteşebbislerin yoğun ilgi gösterdiği Diyarbakır'da, terör saldırılarının yol açtığı mağduriyetlerinin giderilmesi için yeni desteklerin verilmesi isteniyor. Bölgesel Teşvik Sisteminde 6. bölge desteklerinden yararlanan Diyarbakır'da, vergi indirimi, sigorta prim, yatırım yer tahsisi ve faiz desteği gibi teşvikler ve yaşanan huzur ortamıyla hızla artan yatırımların terör örgütü PKK'nın saldırıları sonucu durma noktasına gelmesinin endişesi yaşanıyor.  

Güneydoğu'daki yatırımcılar ve esnaf, organize sanayi bölgelerinde doluluğun yüzde 100'lere ulaştığı, yeni yatırımcıların sıraya girdiği, iş adamlarının tesislerini genişleterek yeni istihdamlara yöneldiği dönemlere geri dönülmesi için terör saldırılarının bir an önce son bulmasını ve kendilerine yeni desteklerin verilmesini bekliyor.   

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Ahmet Sayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Diyarbakır'ın teşvik sisteminde en avantajlı bölge konumundaki 6. bölgede yer aldığını, Çözüm Süreci'nde çok sayıda girişimcinin bölgeye yatırım yaptığını, küçük işletmelerin de büyüme yoluna gittiğini söyledi. Terör olaylarının ekonomi alanındaki gelişmelere engel olduğunu anlatan Sayar, "Elbette ekonomik faaliyetlerin olabilmesi için zaman zaman teşvikler uygulanıyor. Çözüm Süreci'nde ekonomide sağlanan pozitif ivme, çatışmalarla birlikte negatife doğru ilerledi. Milyonlarca dolarlık bir ihracat kaybımız var. Normalde daha önce ivme artış yönündeydi. Bu çatışmalı süreçle beraber esnaf çok ciddi anlamda bir sıkıntı yaşıyor çünkü dükkanlarını açamıyor. Sadece Sur merkezinde olaylar yaşanıyor olsa da aslında kentin bütünü bu çatışmalı ortamdan etkilenmiş durumda" diye konuştu. 

Sayar, terör olaylarının bir an önce son bulmasını istediklerini belirterek, "Böylesi bir dönemde esnafın, iş çevrelerinin ayakta kalabilmesi için de bu son dönemlerde yaşanan meselelere dönük de devletin birtakım yeni destekler sunması gerekiyor. Sur'daki esnaf, can suyu kredisine ihtiyaç duyuyor. Vergi, sigorta, KDV ödemelerinin yanı sıra banka borçlarının en az bir yıllık faizinin hazine tarafından karşılanarak ertelenmesini istiyoruz" dedi. 

"Sur'daki ekonomik kayıp 1 milyar lira" 

En öncelikli taleplerin barış ortamının sağlanması olduğunu dile getiren Sayar, en büyük teşviği barış olarak gördüklerini, huzur ve güven ortamının yatırımları arttıracağını vurguladı.  Sayar, Sur'da iş yerlerin kapanmaya başladığını aktararak, "Sur ilçesinde son 6 aydaki ekonomik kayıp 1 milyar lira civarında. Kentin genelinde temel ihtiyaçların karşılanması dışında alışverişin yüzde 30-40 seviyelerine düştüğünü söyleyebilirim. Diyarbakır'da mükellef sayısı daha önce hep artış gösteriyordu. Bu yıl yaşanan olaylardan dolayı mükellef sayısında 3 bin civarında bir azalma olduğunu görüyoruz. Yeni iş yerleri artıp açılmaktayken, şu an mevcut işletmeler kapanıyor" değerlendirmesinde bulundu.  

Diyarbakır'ın teşvik sistemine göre en cazip iller arasında yer aldığını, teşvik paketinde "yatırım yapılacak yerlerin ücretsiz olması", "kredilere devlet desteğinin sağlanması" gibi avantajlarının bulunduğunu aktaran Sayar, sosyo-ekonomik olarak geri kalmış illere özel programlar geliştirilmesini istedikleri ifade etti. 

"Bölge ekonomik olarak afet bölgesi ilan edilmeli" 

Diyarbakır Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği (DESOB) Başkanı ve Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Alican Ebedinoğlu da bölge için tarihin belki de en büyük teşvik yasasının çıkartıldığını, süreçte Diyarbakır'da yatırımların arttığını söyledi. Ebedinoğlu, terör olayları nedeniyle bölgede tarihin en büyük tahribatını yaşadığını, önemli turistik bölgelerden Sur'da esnafın, girişimcinin ve turizmcinin büyük zarar gördüğünü aktardı.   

Bölgede istihdam sorununun artmasından da endişe ettiklerine dikkati çeken Ebedinoğlu, şöyle konuştu: 

"Çatışmalar ilin bütününü kapsıyor. İnsanlar kaygı içerisinde. Dışarı çıkmaya imtina gösteriyor, alışveriş yapmıyor. Bu çatışmaların yaşandığı bölgenin dışındaki esnafımızın cirosu yüzde 70'lerin altına inmiştir. Şu an tahminlerimize göre son 6 ay içerisinde il ve ilçe merkezimizde 2 binin üzerinde iş yeri kapanmış durumda, 10 bine yakın insan da Diyarbakır'da işsiz kalmıştır. Bu kaygıyla bölgede sosyal bir patlama riskiyle karşı karşıyayız. Mutlak suretle bölgenin ekonomik olarak afet bölgesi ilan edilmesi gerekiyor. Aksi takdirde hangi yasal düzenlemeyi yaparsanız yapın bütün kesimin faydalanabileceği bir düzenleme olmaz."  

"Kredi borçlarının ertelenmesi gerekiyor" 

Doğu Güneydoğu Sanayici ve İş Adamları Derneği Federasyonu (DOGÜNSİFED) Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu ise son 2 aydır Diyarbakır'da ticaret ve turizm ekonomisinin dibe vurduğunu söyledi. Kentin ekonomik olarak ağır bir tabloyla karşı karşıya olduğunu ifade eden Bedirhanoğlu, şunları kaydetti: 

"Gerçekten bu ağır tablonun mutlaka hafifletilmesi lazım. Sur'un eski canlılığına geri dönmesini ümit ediyoruz. Bu tablonun hafifletilmesi noktasında özellikle kullanılmış olan banka kredi borçlarının mutlaka ertelenmesi lazım. Bu talebi özelikle sık sık dile getiriyoruz. Çünkü sonuçta iş yerleri kapalı, çalışmadıkları ve üretmedikleri halde insanlan borçlarını ödemekle karşı karşıyalar. Özellikle tüccar ve esnaf açısından bunun dikkate alınması lazım. Yoksa önümüzdeki günlerde birtakım iflasların da yaşanabileceği tabloyla karşı karşıya kalabiliriz." 

Devlet desteğiyle esnafa 3 bin liralık yardım yapıldığını hatırlatan Bedirhanoğlu, bu rakamın mağdur esnaf için nispi yardım olduğunu, hükümet yetkililerine de bu konuda oluşan mağduriyetleri anlattıklarını belirtti.

 Bedirhanoğlu, bölgede ekonominin dibe vurmasıyla adeta afet yaşandığını belirterek, "Bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi, dolayısıyla yasaların tanıdığı kimi muafiyetleri, katkıları alabilmesi bakımından önemlidir. Bu talebimizi sık sık ifade ediyoruz. Hükümet inşallah özellikle olayların yaşandığı bölgeleri afet bölgesi ilan etmek suretiyle buradaki esnafın yaşadığı ağır tabloyu hafifletilmek için yeni adımlar atar. Şiddet ortamıyla kentte sermaye göçü yaşanıyor. Çevremizde birçok iş adamı ve tüccar arkadaşımızın işlerini burada tasfiye etme veya kimisi başka yerlerde de farklı işler kurmak suretiyle yavaş yavaş bölgeden çekildi" değerlendirmesinde bulundu.