Uzmanlar enflasyon rakamlarını değerlendirdi

2012 yılı Ağustos ayında tüketici fiyatları yüzde 0,56, üretici fiyatları ise yüzde 0,26 arttı. Uzmanlar rakamları yorumladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarını uzmanlar değerlendirdi. TÜİK 2012 yılı Ağustos ayında Tüketici Fiyatları Endeksinin (TÜFE) yüzde 0,56 oranında, Üretici Fiyatları Endeksinin (ÜFE) ise yüzde 0,26 arttığını açıkladı. TÜİK'in 2003 baz yıllı verilerine göre, Ağustos ayında TÜFE bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,88, ÜFE ise yüzde 4,56 artış gösterdi. 12 aylık ortalamalara göre yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 9,29, üretici fiyatlarında ise yüzde 9,33 düzeyinde gerçekleşti.


Sektör temsilcileri, uzmanlar ve bakanlık enflasyon rakamlarını değerlendirdi:

Garanti Yatırım Stratejisti Tufan Cömert

[PAGE]




"Çekirdek enflasyonda düşüş sürüyor"

Garanti Yatırım Stratejisti Tufan Cömert, manşet enflasyonun beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini ancak çekirdek enflasyonda düşüşün sürdüğünü kaydetti. Cömert, manşet enflasyonun beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini ancak çekirdek enflasyonda düşüş sürdüğünü belirterek, Merkez Bankası'nın da daha önce piyasaya bu konuda sinyal verdiğini söyledi.

Gıda fiyatlarında korkulduğu kadar bir artış olmamasının da olumlu olduğuna dikkat çeken Cömert, "Bu nedenle Merkez Bankası'nın faiz konusundaki tavrını değiştirmesini beklemiyoruz" dedi.
"Net bir şekilde sinyali verildiği üzere 18 Eylül'deki toplantıda faiz koridorunun tavanının 50 baz puan indirilmesini bekliyoruz" ifadesini kullanan Cömert şunları kaydetti:
"Bu da tahvil piyasası için önemli bir destek olacaktır. Kısa vadede gösterge tahvil faizinin yüzde 7,5-7,7 bileşik aralığında dalgalanmasını, enflasyondaki gerilemenin ekim ayı ile birlikte hızlanması sonrasında ise yüzde 7 bileşiğe doğru gerilemesini bekliyoruz"


İntegral Menkul Değerler Analisti Egemen Candır

[PAGE]




"Döviz kurlarında yükselişe neden olabilir"

İntegral Menkul Değerler Analisti Egemen Candır, açıklanan verilerin birincil etkisinin Merkez Bankası'nın 'değerli TL' politikasını gevşek bırakma niyetinde olumsuz etkiye yol açabileceğini, döviz kurlarında yükselişe neden olabileceğini söyledi.
Candır, açıklanan TÜFE verisinin beklentilerin üzerinde yüzde 0,56 olarak gerçekleştiğini belirterek, bunun birincil etkisinin Merkez Bankası'nın 'değerli TL' politikasını gevşek bırakma niyetinde olumsuz etkiye yol açabileceğini, döviz kurlarında yükselişe neden olabileceğini söyledi.
Aktif tahvil faizlerinde ise TL'nin değer kaybı beklentisi nedeniyle faizlerde bir yükseliş görülebileceğini kaydeden Candır şu değerlendirmede bulundu:
"Bu yükselişlerin 10 yıllık tahvil faizinde 7,675 seviyelerine erişilmesine neden olabileceğini düşünmekteyiz. Yükselişlerin devamı durumunda 7,825 seviyelerine varan yükselişlerin beklenebileceğini düşünüyoruz. Merkez Bankası'nın yükselen petrol fiyatlarına paralel olarak dövizlerde yükselişler görmesi durumunda, daha önce açıkladığı 'sıkılaştırmalara mola' uygulamasına devam edemeyeceğini ve 'istisnai gün' uygulamaları ile TL'yi değerlendirmek zorunda kalabileceğini düşünmekteyiz."






Oyak Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin

[PAGE]




"Piyasa beklentilerinin üzerinde geldi"

Oyak Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin, ağustos ayı enflasyon rakamlarının piyasa beklentilerinin üzerinde geldiğini söyledi.
Alt kalemlere bakıldığında bunun gıda kaynaklı olduğunu dile getiren Girgin, "Ayrıca, son petrol artışlarıyla beraber ulaştırma tarafında da beklentilerin üzerinde bir aylık artış olduğunu görüyoruz. Bu ikisiyle beraber ağustos ayı enflasyonu piyasa beklentilerinin üzerinde geldi" diye konuştu.
Ağustos ayında yıllık enflasyonun 8,9 olarak gerçekleştiğini ve bu rakamın bir önceki ay 9,1 olduğunu hatırlatan Girgin, şöyle devam etti:
"Genel olarak bakıldığında zaten bizim yıl sonu enflasyon beklentimiz yüzde 8. Merkez Bankası'nın tahmini de 6,2 civarlarında. Yani ağustos rakamı sürpriz bir rakam değil. Zaten Merkez Bankası, enflasyon raporunda; gıda tarafında, aynı şekilde petrol tarafında da risklerin devam ettiğini, bu iki emtianın önümüzdeki dönemde de risk olmaya devem edeceğini söylemişti. O anlamda çok sürpriz yapacak ya da para politikasındaki duruşu değiştirecek bir şey değil."
Merkez Bankası'nın yıl sonu enflasyon beklentisinin 6,2 olduğunu hatırlatan Girgin, "Yıl sonunda son 3 aydaki gelişmeler de baz etkisiyle beraber bu rakamı aşağıya itecek olsa bile, 2012 yılı için enflasyon gerçekleşmesinin, Merkez Bankası'nın üzerinde kalacağını düşünüyorum. Bu data, para politikasına herhangi bir etkisi olacak bir gerçekleşme değil. Çünkü Merkez Bankası Başkanı son yaptığı konuşmada eylül ayı itibariyle faiz bandında bir daralmaya gideceklerini söyledi. Bu anlamda da 18 Eylül'deki toplantıda bir indirime gitmesi bekleniyor" değerlendirmesinde bulundu.
Ağustos'taki artışta gıda fiyatları içerisinde Ramazan etkisi olduğuna işaret eden Girgin, önümüzdeki dönemde özellikle mevsimsel olarak gıda fiyatlarının genel enflasyon görünümüne çok fazla yardımcı olmayacağını ve özellikle son çeyrekte doğalgaz ve elektrikte fiyat ayarlamalarının olmasını beklediklerini dile getirdi.
Ağustos ayında tarım tarafındaki Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) rakamlarını takip etmenin değişik trendler verebildiği için çok zor olduğunu ifade eden Girgin, "Ama dünyanın genel gidişatına bakıldığı zaman gıda tarafında da kuraklık baş gösterdi ve o da bize yardımcı olacak gibi görünmüyor" dedi.
Önümüzdeki dönem için petrol fiyatlarının da enflasyona yardımcı olacağını düşünmediğini aktaran Girgin, "Çünkü öncelikle Fed'den bir genişleme sinyali verildi. Ayrıca Ortadoğu'daki ve diğer ülkelerdeki politik gelişmeler ve politik tansiyon da düşünülürse, ben önümüzdeki dönemde petrolün yardımcı olacağını düşünmüyorum. Risk faktörü olarak devam edeceğini düşünüyorum. Para politikasında bir gelişme görmeyeceğiz. Genel olarak faizlerde bir düşüş göreceğiz önümüzdeki dönemde" şekilde konuştu.





Ata Yatırım Kıdemli Ekonomisti Özlem Derici

[PAGE]




"TÜFE'deki düşüş hareketinin başlaması önemli"

Ata Yatırım Kıdemli Ekonomisti Özlem Derici, TÜFE'deki düşüş hareketinin başlamasının önemli olduğunu ve enerji fiyatlarının yüksek seyretmesinin özellikle yıl sonu enflasyon hedeflerini bozabileceğini söyledi.
Derici, ağustos ayın TÜFE beklentilerin bir miktar üzerinde geldiğini, özellikle gıda ve enerji fiyatlarının baskıda bulunduğunu belirtti. Yıllık enflasyonun ise yüzde 9,07'den yüzde 8,88'e gerilemesinin olumlu bir sinyal olduğunu ifade eden Derici, "Bu düşüş hareketinin başlaması önemli. Enerji fiyatlarının yüksek seyretmesi özellikle yıl sonu enflasyon hedeflerini bozma tehlikesi var. Ama Merkez Bankası fonlama maliyetini biraz gevşek tuttuğu için eli şu an güçlü. Merkez Bankası, beklentilerin bozulacağı sinyalini aldığı zaman fonlama maliyetini biraz yukarı çekerek enflasyondaki olası bozulmayı kontrol altına alabilir. Bunları söylemek için erken, biraz beklemek gerekiyor. Gıda ve enerjideki bozulmalar kademeli olarak geliyor. Beklentilerin bozulup bozulmayacağını görmek için gelecek ay enflasyon rakamlarını da görmek lazım. Petrol fiyatlarının yüksekliği nedeniyle risklerin yukarı yönlü olduğunu söyleyebilirim" şeklinde konuştu.
Çekirdek enflasyondaki gerilemenin birincil etkilerinin TÜFE'ye yansıdığını ancak ikincil etkilerinin henüz görülmediğini kaydeden Derici, ancak çekirdek enflasyonun aşağı yönlü olmasını olumlu bir gelişme olarak nitelendirdi.



Piramit Menkul Kıymetler Araştırma Müdürü Belgin Maviş

[PAGE]





"Türkiye'nin enflasyondaki yüksekliğe ihtiyacı var"

Piramit Menkul Kıymetler Araştırma Müdürü Belgin Maviş, ekonomide sürdürülebilir bir büyüme açısından Türkiye'nin bir parça enflasyondaki yüksekliğe ihtiyacı olduğunu belirterek, "Dolayısıyla biz sanayi kesimindeki durgunluğu düzeltemezsek, bu ilerde bastırılan bir top etkisi oluşturup, enflasyonda yukarı yönlü hareketlere sebep olabilir" dedi.
Maviş, enflasyon rakamlarına bakıldığında sanayi kesiminde ciddi bir yavaşlama eğiliminin olduğunu söyledi.
Bununla birlikte tüketicilerde hem ekonomik, hem de bu Suriye ve sınırda yaşanan bu olası siyasi gelişmelerden dolayı tasarruf eğilimi olduğuna dikkati çeken Maviş, Merkez Bankası'nın bu ay enflasyonda düşüş eğilimi beklediğini ama genel olarak bu 2 önemli hususun dikkate alınması gerektiğini ifade etti.
Tüketicilerin Ramazan'dan çıkması neticesiyle tasarruf eğilimine yöneldiğini aktaran Maviş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Önümüzdeki süreçteki belirsizlikler de enflasyona düşüş eğilimi olarak yansıdı. Tabi bununla beraber ekonomide sürdürülebilir bir büyüme açısından Türkiye'nin bir parça enflasyondaki yüksekliğe ihtiyacımız var. Dolayısıyla biz sanayi kesimindeki durgunluğu düzeltemezsek bu ilerde bastırılan bir top etkisi oluşturup, enflasyonda yukarı yönlü hareketlere sebep olabilir. Çünkü enerji başta olmak üzere ithal ağırlıklı bir ülke ekonomisine sahibiz. Dolayısıyla ben bu rakamların ilerleyen aylarda bu kadar istikrarlı olamayacağı kanaatindeyim. Karamsar bir tablo çizmiyorum ama buna dikkat etmek gerekiyor. Ekonomi direktörlerinin bütçe hedefini tutturamama ihtimali, Merkez Bankası'nı daha radikal kararlar almaya itebilir. Bu kararlar faiz koridorunu daraltmak ya da ortadan kaldırmak gibi piyasayı daha likit tutmak gibi öngörüler olursa, Merkez Bankası yıl sonu enflasyon hedefini yakalayabilir. Ama bunda ince ayar yapmadığı taktirde, enflasyonun özellikle kış dönem etkisiyle yukarı yönlü hareketini görebiliriz. Eski dönemlerdeki gibi çok korkulacak yüksek enflasyon, yüksek faiz yaşanmayacaktır. Burada önemli olan büyüme üzerinde baskı oluşturabilecek bir enflasyon etkisinden arınmamız. Onu da ekim kasımdaki enflasyon datalarında daha rahat görebileceğiz."


Garanti Yatırım Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç

[PAGE]


"Düşüş 2013'ün ilk çeyreğinde de devam edecek"


Garanti Yatırım Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, hesaplarına göre, enflasyondaki düşüşün 2013'ün ilk çeyreğinde de devam edeceğini ve Nisan 2013 döneminde yüzde 5,5'lere kadar gerileyeceğini söyledi.

Halen yıl sonu yüzde 6,5 olan tahminlerine ilişkin aşağı yönlü risklerin korunduğunun altını çizen Altınsaç, "Merkez Bankası'nın tahmini ise yüzde 6,2. Çekirdek enflasyon ise yıllık bazda yüzde 7,5'ten yüzde 7,2'ye geriliyor. Yıllık enflasyonun 2013 Mart Nisan döneminde yüzde 5,5-6 bandına gerileme olasılığını yüksek görüyoruz" dedi.
Detaylara bakıldığında gıda enflasyonunun aylık bazda bekledikleri gibi yüzde 1,5 seviyesinde, giyim fiyatlarında mevsimsellik kaynaklı düşüşün aylık yüzde 4,6, ulaştırma kaleminde yüzde 1,6 fiyat artışı, eğitimde ise yine yüzde 1 fiyat yükselişi göründüğüne dikkate çeken Altınsaç, şunları söyledi:
"Merkez Bankası yarın Ankara'da ekonomistlerle toplanıyor olacak. Orada yapılacak olan açıklamalar yakından takip edilecek. Son gelen Merkez Bankası açıklamaları kapsamında piyasada 18 Eylül'deki PPK toplantısında yüzde 5-11,5 olan koridorun üst bandının 50-100 baz puan düşürülmesine kesin gözüyle bakılıyor. Beklentimiz 50 baz puan indirim.·Buna ek olarak faiz tarafı yıl sonuna kadar 150 baz puanlık indirimi ve enflasyonun yüzde 6,5'lere gerilemesini fiyatlamış durumda. Hesaplarımıza göre, enflasyondaki düşüş 2013'ün ilk çeyreğinde devam ediyor; Nisan 2013 döneminde yüzde 5,5'lere kadar geriliyor. Yeni bir zam yad da Türk Lirası'nda kalıcı değer kaybı olmazsa, bu tahmin Kasım Aralık aylarında piyasada beklentilere yansır ve faizde bir tur daha yani yüzde 7'lere doğru gerileme görebiliriz."


Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan

[PAGE]




"Yıl sonu tahminim yüzde 6"

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, enflasyon rakamlarını değerlendirerek, "Orta vadeli program hedefini yakalayamayacak olsak dahi, yakın bir seyirde olacağımızı bilhassa ifade etmek istiyorum. Benim tahminin yüzde 6 enflasyon ile Türkiye yılı kapatacak" dedi.
 

Bu konularda ilginizi çekebilir