Alparslan Arslan'ın sorgusu 7 saat sürdü

Arslan, ne Cumhuriyet gazetesinin bombalanması, ne de Danıştay'a saldırı için Muzaffer Tekin'in azmettirdiğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Birinci "Ergenekon" davasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan'ın sabah başlayan ve öğleden sonra da devam eden çapraz sorgusu yaklaşık 7 saat sürdü.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada çapraz sorgusuna devam edilen Alparslan Arslan, "ülkücü camiada Veli Küçük'ün adının sürekli geçtiğini, kendisine uzaktan saygı duyduğunu" söyledi.

Veli Küçük'ün adının Türkiye'de "bir sembol" olduğunu, "emekli ettirildiği" iddiaları nedeniyle  ülkücüler tarafından Genelkurmay Başkanlığına tepki duyulduğunu öne süren Arslan, Mehmet Eymür'ün ise sadece adını duyduğunu, bir araya hiç gelmediğini kaydetti.

Bu davanın tutuksuz sanığı Semih Tufan Gülaltay'ı da tanımadığını anlatan Arslan, "Küçükyalı'da bahsedilen yer onun mu? bilmiyorum. Kuvayi Milliye ile ilgili Hüseyin Görüm'ün yapılanmaları vardı. Görüm, ofisi Küçükyalı'ya taşıdı. Sonra ben koptum" dedi.

Arslan, "derin devlet", "İsrail" gibi konularla ilgili "yeşil.org", "atin.org" gibi siteler ile ülkü ocaklarının sitelerine girdiğini, Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin sitelerine ise girmediğini anlattı.

Arslan, savcının sorusu üzerine "Ergenekon örgütünün ne olduğunu bilmiyorum. Ergenekon örgütünün olduğunu zannetmiyorum. Belli insanlar bir araya gelmiş, çay-sohbet için... Varlığı, yokluğu konusunda kesin bilgi sahibi değilim" diye konuştu.

Bulgaristan'a bir defa gittiğini dile getiren Arslan, hayatı boyunca uyuşturucu madde kullanmadığını, doktorların verdiği ilaçları içtiğini kaydetti.

Savcının "Size herhangi bir tehdit yapıldı mı?" sorusuna "hayır" cevabını veren Arslan, kendi dünyasında yaşayan bir insan olduğunu, kendisine ve ailesine hiç bir tehdit gelmediğini vurguladı.

Muzaffer Tekin'le tanışıklığı olduğuna ve bunun saygı, sevgi çerçevesinde gerçekleştiğine işaret eden Arslan, cezaevine girmeden önce de CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı sevdiğini söyledi.

Savcıların sorularının ardından söz alan tutuklu sanık Muzaffer Tekin, savcıların kendilerine hasım gibi davrandığını, kendisini Guantanamo cezaevine gönderseler bile konuşmaya devam edeceğini belirtti.

"Muzaffer Tekin azmettirmedi"

Tekin'in soruları üzerine de Arslan, ne Cumhuriyet gazetesinin bombalanması, ne de Danıştay'a saldırı için Muzaffer Tekin'in azmettirdiğini söyledi.

Arslan, Osman Yıldırım, Tekin ve kendisinin Üsküdar'daki çay bahçesinde hiç bir araya gelmediklerini ifade ederek, Ataşehir'de Veli Küçük, Muzaffer Tekin, Kuddusi Okkır, Oktay Yıldırım, Zekeriya Öztürk ile biraya geldiği iddialarının da gerçeği yansıtmadığını, buradan el bombası almadığını anlattı.

Muzaffer Tekin de "2004 Aralık veya 2005 Ocak aylarından itibaren 1.5 yıl, o dergaha gittiğinden itibaren Arslan'ı hiç görmedim. Bir araya gelmedik. Arslan ile 2006 yılında bir tek telefon görüşmem yok. 2005 Kasım ayında mesaj çekilmiş. Keşke o dönem daha sık görüşseydim de ne kadar hassas olursa olsun, ben onun önüne atılır engellerdim. Tekin'in yanında bir insan, Cumhuriyetin savcısına kurşun sıkamaz" diye konuştu.

Arslan, bir soru üzerine de bilgisayarında bulunduğu iddia edilen 16 sayfalık "Ergenekon" belgesinden haberi olmadığını söyledi.

Arslan, başka bir soru üzerine "Kemalettin Güler benim okul arkadaşımdır. Fethullah Gülen'in yeğeni olarak tanıyorum. Zaten üniversiteye başlamadan cemaatle ilişkim vardı. Işık Evlerinde kaldım. Gidip gelirdim" dedi.

Arslan'ın sabah başlayan ve öğlen arasının ardından devam eden, Cumhuriyet savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından dönüşümlü olarak yapılan çapraz sorgusu 6 saat sürdü.

Diğer sanıkların sorularıyla Arslan'ın çapraz sorgusu yaklaşık 7 saatte tamamlandı.

Mahkeme heyeti, talepleri değerlendirmek için duruşmaya ara verdi.