EMO: Elektrikte ihale faturasını halk ödeyecek

Elektrik Mühendisleri Odası, elektrik dağıtım ihaleleri yapılmadan önce alıcı şirketlerin kârlarının garanti altına alındığını savundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) dağıtım hatları özelleştirilmesinin alıcı şirketlerin karları gözetilerek hazırlandığı ve ortaya çıkacak işletme ve yatırım maliyetlerinin halka yansıtılacağını savundu.

EMO’dan yapılan yazılı açıklamada, "Dağıtım şirketleri, satın aldıkları enerjinin maliyetini, işletme giderlerini, kayıp ve kaçak bedellerini, yatırım için kullandıkları kredileri ve bu kredilerin faizlerini, eğer kendi sermayesini kullanacak olursa da bu sermaye üzerinden getirisini tarifeye yansıtacaklardır" ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, özelleştirme işlemlerinin elektrik fiyatlarının artmasına yol açtığı ifade edilerek, "dağıtım özelleştirmeleri yapılmadan önce, alıcı şirketlerin karlarını garanti altına alan bir tarife metodolojisinin uygulamaya konulduğu" kaydedildi. Buna göre dağıtım şirketlerinin, satın aldıkları enerjinin maliyetini, işletme giderlerini, kayıp ve kaçak bedellerini, yatırım için kullandıkları kredileri ve bu kredilerin faizlerini, eğer kendi sermayesini kullanacak olursa da bu sermaye üzerinden getirisini, tarifeye yansıtacağı anlatıldı. Konuya ilişkin diğer detaylara da yer verilen açıklamada, "Bu kadar ince ince detaylar düşünülerek dağıtıcı şirketlerin karlarının garanti altına alınmış olması nedeniyle ihalelerde ortaya çıkan yüksek fiyatlar şaşırtıcı değildir" denildi ve özetle şu görüşler kaydedildi:

"Gerçekleştirilen özelleştirme ihalelerine ilişkin olarak da ne şeffaflıktan ne de rekabet ortamından söz etmek mümkün değildir.

İhalede rakip olan şirketler, ihale sonrasında ortak yapılmakta; ihaleyi kazanan şirketin yüzde 49’a kadar başka ortak almasına izin verilerek, ihalelerin üzerine şaibe düşürülmekte; pazarlık masasında tüm şirketler birden çekilip, tek bir şirket kalabilmektedir.

Elektrik üretiminin özelleştirilmesi ve piyasada elektrik alım-satımının başlamasıyla birlikte elektrik fiyatları fahiş düzeylerde artış göstermiştir. Elektrik üretim yatırımları piyasaya bırakılmış, ancak piyasa beklenen yatırımları yapmamış, işi lisans tüccarlığına dökmüş, bunun karşılığında ülkemiz enerji arz güvenliği sorunuyla karşı karşıya kalmıştır. Günümüzde yaşamsal öneme sahip olan elektrik gibi bir kamu hizmetinin piyasanın kar hırsına bırakılmasının cefasını çekmeye başlayan halkımız, yakın zamanda içinden çıkılamaz kaos ortamlarına sürüklenmesi de şaşırtıcı olmayacaktır."

Yatırım harcaması geri kazandırılacak

TEDAŞ‘ın özelleştirilmesiyle ilgili tanıtım dökümanında "yatırım yükümlülükleri" başlığı adı altında şu ifadelere yer veriliyor: "Özelleştirmelerin öncelikli amaçlarından biri de dağıtım sistem ve şebekesi üzerinde geçekleştirilmesi gereken yatırımların özel sektör tarafından karşılanması ve bu sayede devlet bütçesi üzerindeki yüklerin azaltılmasıdır. Elektrik dağtımında sürekliliğin ve yüksek hizmet kalitesinin sağlanması açısından yatırımlar büyük önem taşımaktadır. İlk tarife uygulama dönemi olan 2006-2010 yılları boyunca, 20 dağıtım bölgesinin her birinde gerekli olan yıllık genişleme, yenileme ve iyileştirme yatırım harcamaları tarife metodolojisinin hazırlanması esnasında belirlenmiştir. Buna göre 20 dağıtım bölgesinde toplam 2.750 milyon TL yatırım yükümlülüğü geçiş dönemi yıllarına eşit olarak paylaştırılıyor. Söz konusu yatırımlar, EPDK onaylı tarifelerin içine dahil edilmek suretiyle, dağıtım şirketine zaman içinde geri kazandırılacaktır."

Yıldız: EÜAŞ, serbest piyasada üretim yapmak zorunda

Termik santrallerinin çalışabilir durumdaki ünitelerinin çalıştırılmayarak, özel sektörden elektrik alınmasının nedenini soran CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek'in sorusuna Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, EÜAŞ ve bağlı ortak santrallerinin ve özel sektöre ait santrallerin serbest piyasa koşullarında üretim yapma durumunda olduğunu söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek'in, "Elektrik Üretim A.Ş‘nin, yani kamunun termik santrallerinin çalışabilir durumdaki üniteleri çalıştırılmayarak, özel sektörden elektrik almasının bir nedeni var mıdır? Bu durumun yaratacağı yüksek maliyet, elektrik faturalarına yansıtılarak vatandaşımızın mağduriyetine yol açmayacak mıdır?" sorusunu yanıtladı. EÜAŞ ve bağlı ortaklık santraller ve özel sektöre ait santrallerin serbest piyasa koşullarında üretim yapma durumunda olduğuna işaret eden Bakan Yıldız, "EÜAŞ ve bağlı ortak santrallerinin üretimlerinin yaklaşık yüzde 80'i ikili anlaşmalarla 21 EDAŞ ve TETAŞ‘a satılmaktadır. Kalan yüzde 20'lik kısmı ise piyasanın talebi doğrultusunda satışı gerçekleştirilmektedir" dedi. Bakan Yıldız, şöyle dedi:

"EÜAŞ'ın hidroelektrik santrallerinde su gelirlerinin fazla olması nedeniyle termik santrallere göre daha düşük maliyetli üretim yapıldığından öncelikli olarak hidroelektrik santraller çalıştırılmaktadır. Ancak bu durum, termik santrallerin çalıştırılmadığı anlamına gelmemektedir. İkili anlaşmaları karşılayacak şekilde termik ve hidroelektrik santrallerde teknik kısıtlar ve üretim maliyetleri değerlendirilerek optimizasyon yapılmaktadır."

 

Bu konularda ilginizi çekebilir