TZOB: Bir damla suyu bile boşa harcamamalıyız
TZOB genel Başkanı Bayraktar, "GAP, KOP gibi büyük sulama projelerini bir an önce tamamlamak, kurak toprakları suyla buluşturmak zorundayız" açıklamasında bulundu
ANKARA - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kuraklığın önleminin su tasarrufu olduğunu, Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığını, bir damla suyun bile boşa harcanmaması gerektiğini bildirdi.
Bayraktar, yazılı açıklamasında, bu sene yaşanılan kuraklığın, olası risklere karşı ne kadar zayıf kalındığını göz önüne koyduğunu ve böyle bir ortamda su kaynaklarının öneminin daha iyi anlaşıldığını belirterek, Sakarya nehrinin Polatlı'dan geçen kısmında kuruma meydana geldiğini, su debisinin Kızılırmak'ın bazı bölgelerinde altıda bire, Meriç nehrinde üçte bire kadar indiğini, Sapanca Gölü'nde su seviyesinin çok düştüğünü, çoğu ırmağın debisinde düşüş görüldüğünü, göl ve barajlardaki su seviyelerinin de gerilediğini vurguladı.
İçme suyu kaynaklarında da sıkıntı yaşandığını, İstanbul'a su sağlayan barajlarda su seviyesinin son 9-10 yılın en düşük seviyesine gerilediğini, İzmir ve Manisa'daki barajlarda da sorun bulunduğunu ifade eden Bayraktar, başta İç Anadolu olmak üzere kırsalda içme suyu sıkıntısı çekildiğini kaydetti.
Bayraktar, 2014 Mart ve Mayıs aylarındaki yağışların tarımda kuraklığın verdiği zararı gidermediğini belirterek, şunları bildirdi:
"Doğal afetler içinde ülkemizin en büyük sorunlarından biri kuraklıktır. Ülkemiz bilinenin tersine su zengini bir ülke değildir. Ülkemiz, iklimi, topografik yapısı, jeolojisi, hidrolojisi, bitki örtüsü, arazilerimizin işlemeli tarıma uygun olması veya olmaması, mera ve orman alanlarının özellikleri ve yeterlilik durumu ile nüfusun etkisi değerlendirildiğinde çölleşme riskiyle karşı karşıyadır. Küresel iklim değişikliğinin olumsuzluklarının başında şüphesiz ki su kaynaklarına olan etkisi gelmektedir. Özellikle bu sene yaşanılan kuraklık, olası risklere karşı ne kadar zayıf kaldığımızı göz önüne serdi ve böyle bir ortamda su kaynaklarının önemi daha iyi anlaşıldı. Doğal yollarla yeteri kadar yağış gerçekleşmediği için başta hububat olmak üzere birçok üründe kuraklıktan dolayı rekolte düşüklüğü gerçekleşti. Yağış yetersizliği nedeniyle nehirlerimizde ve barajlarımızda su seviyesi azaldı. Bu durum, hem içme-kullanma hem de tarımsal sulama ihtiyacını karşılamakta sorunlara neden oldu."
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), Konya Ovası Projesi (KOP) gibi büyük sulama projelerini bir an önce tamamlamak, kurak toprakların suyla buluşturulmasını isteyen Bayraktar, kuraklık nedeniyle içme suyu sıkıntısı çekildiğini, bu durumda tarımda su tasarrufunu en iyi şekilde sağlayan yağmurlama ve damla sulama gibi basınçlı sulama sistemlerine geçmesi gerek kaydetti.
Karık sulama yöntemine oranla, damla sulama yüzde 60, yağmurlama sulama sistemi yüzde 30 civarlarında su tasarrufu sağladığını anımsatan Bayraktar, tarımda su tasarrufunun önemli olduğunu, çünkü tarımsal sulamaya yılda 32 milyar metreküp su harcandığını bildirdi.