İstanbul'da gıda zehirlenmesi vakaları arttı: Acil servislere başvurular yoğunlaştı
Son dönemde kamuoyunda sıkça gündeme gelen gıda zehirlenmesi vakaları, acil servis başvurularında belirgin artışa neden oldu. Uzmanlar, özellikle dışarıda tüketilen tavuk, midye ve bekletilmiş gıdalarla ilişkili vakaların arttığını, vatandaşların tedirginliğinin de başvuruları yükselttiğini belirtiyor.
Biruni Üniversite Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Alp Batuhan Öztürk ile
İstinye Üniversitesi Medical Park Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Ayşegül Akçebe, gıda zehirlenmesine ilişkin son durumu değerlendirdi.
Dr. Alp Batuhan Öztürk, özellikle yaz aylarında sıcaklık nedeniyle hızla bozulan gıdaların risk oluşturduğunu, son dönemde ise midye, kokoreç, kumpir, pilav-makarna ve kremalı tavuk ürünlerinin şüpheli gıdalar arasında öne çıktığını söyledi.
Öztürk şunları kaydetti: “İshal, bulantı, kusma ve halsizlik en yaygın şikayetler. Son haftalarda zehirlenme şüphesiyle başvurular ciddi ölçüde arttı. Çocuklarda hafif şikâyetler bile paniğe yol açıyor. Vatandaşlarımızın endişesini anlıyoruz, ama bekletilmiş gıdalardan uzak durmak, güvenilir yerlerden tüketim yapmak çok önemli.”
Gıda zehirlenmesinin, tüketimden 1–2 saat sonra başlayabileceğini belirten Öztürk, bazı durumlarda bulguların birkaç gün sonra ortaya çıkabileceğini aktardı.
“Herkeste aynı soru var: Hocam zehirlendim mi?”
Son dönemde tedirginliğin arttığını belirten Dr. Ayşegül Akçebe, özellikle uygun koşullarda saklanmayan et, tavuk, balık, midye, sakatat ve işlenmiş gıdaların başlıca risk grubunda olduğunu söyledi.
Akçebe'nin öne çıkan uyarıları şöyle:
“Başvurular belirgin şekilde arttı. Özellikle yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalığı olanların çok dikkat etmesi lazım. Bozuk gıdalar yalnızca mide-bağırsak sistemini değil, ileri safhalarda böbrek ve kalp gibi organları da etkileyebilir. Ev yapımı konservelerde yanlış saklama koşulları botulizm gibi ölümcül sonuçlara yol açabiliyor.”