Banka kredileri üretimi değil tüketimi fonluyor!

Son yıllık dönemde imalat sanayii kredilerinin payı yarı yarıya azalarak yüzde 20'nin altına inerken, 40'a katlanan bireysel krediler ve kredi kartlarının payı yüzde 33 seviyesini aştı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

 
 
 
Talip AKTAŞ
 
İSTANBUL - Bankalar üretim yerine ağırlıklı olarak tüketimi fonluyor. Son 10 yıllık dönemde, bankacılık sektörünün toplam kredileri içinde imalat sanayii kredilerinin payı yarı yarıya azalarak yüzde 19.2'ye gerilerken, bireysel krediler ile kredi kartları toplamının payı yaklaşık 40'a katlandı ve yüzde 33'ü aştı.
DÜNYA'nın Merkez Bankası ve BDDK verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, bankaların kullandırdığı kredilerin sektörler itibarıyla dağılımında 2003-2012 arası 10 yıllık dönemde çarpıcı bir değişim yaşandı.
2003 yılında 83 milyar TL düzeyinde bulunan bankacılık sektörünün toplam brüt kredilerinin 30 milyar TL'lik bölümünü imalat sanayiinin kullandığı krediler, 7 milyar TL'lik bölümünü ise tüketici kredileri ve kredi kartları oluştururken, 2013 yılında 837 milyar TL'ye ulaşan kredilerde bu rakamlar sırasıyla 161 milyar TL ve 280 milyar TL olarak belirlendi. Buna göre, bankaların brüt kredileri toplamı son 10 yılda yüzde 909 oranında artarken, bireysel krediler ve kredi kartlarındaki artış yüzde 3 bin 800'ü aştı. Bu dönemde imalat sanayiindeki kredilerin büyümesi ise yüzde 440 ile ortalamanın yarısı düzeyinde kaldı.
 
talip_aktas_05032013-001.jpg
 
Bankacılık sektörünün brüt kredi stoku içinde yüzde 4 payı bulunan tarım sektörüne yönelik kredilerin ağırlığında herhangi bir değişiklik gözlenmezken, hizmetler sektörünün krediler içindeki payında ise son 10 yılda 2.2 puanlık artış kaydedildi ve  2012 sonunda yüzde 35.8 olarak belirlendi.
 
En hızlı artış nakit bireysel kredide
 
Bireysel kredilerde asıl büyük sıçrama, uzun vadeli konut kredilerinin yoğun olarak devreye girdiği 2005 yılı ve sonrasında yaşandı. İpotekli konut kredileri 2005 yılında bir önceki yılın kredi hacmini beşe katladı. 2006'da yüzde 100'ü aşan konut kredilerindeki yıllık artış, izleyen dönemlerde de ortalama yüzde 30'un üzerinde seyrederek hızlı büyümesini sürdürdü.
 
Bireysel kredilerde en hızlı artış ise, çoğunluğunu borçlanma amaçlı nakit kredilerin oluşturduğu "diğer" başlığı altında toplanan kalemde yaşandı. Bireysel kredilerin toplam brüt krediler içindeki payı 2003 yılında yüzde 1 düzeyinde iken, bu oran 2012 yılı sonunda 103.5 milyar dolarlık hacimle yüzde 12.4'e yükseldi. Bu kredi türündeki 10 yıllık artış, ortalama kredi hacmi büyümesinin 10 katı düzeyinde gerçekleşti. Diğer bir ifadeyle nakit bireysel krediler 10 yıl öncesine göre yaklaşık 100 kat artış kaydetti. Bireysel kredilerde payı gerileyen tek kalem otomobil kredileri oldu. Otomobil kredilerinin toplam krediler içinde 2003 yılında yüzde 3.7 olan payı, 2012 yılı sonunda yüzde 1.0'e geriledi.
 
Kredi kartlarının hacmi 63 kat arttı
 
Bireysel kredilerde en büyük ikinci artış ise kredi kartlarında yaşandı. Kredi kartının, bireysel kredi kullanma aracı olarak kullanılması eğilimine paralel olarak kredi kartı bakiyesi son 10 yılda 600 kat artarak 81.5 milyar liraya yükseldi. Böylece 2003 yılında 1.3 milyar TL ile toplam kredilerin yüzde 1.5'ini oluşturan kredi kartları bakiyesi 2012 sonunda toplam kredilerin yüzde 9.7'sine ulaştı. Kredi kartlarıyla gayri nakdi kredilerin büyüklüğü ise, 2012 sonunda 121.6 milyar TL'yi aşarak yüzde 33.5'lik oranla toplam gayrinakdi kredilerin en yüksek kalemini oluşturdu. Bu rakam, 2012 sonunda 73.6 milyar TL düzeyinde bulunan imalat sanayiinin gayrinakdi kredileri toplamından 48 milyar TL daha fazla bir büyüklüğe işaret ediyor. Tekstil en fazla payı azalan sektör oldu Toplam kredi hacminin yarısı düzeyinde bir artış gösteren imalat sanayii  kredilerinde  en düşük oranlı artış yüzde 163'le tekstil ve tekstil ürünleri sanayinde yaşandı. Düşük oranlı kredi artışında tekstili kömür üretim sanayii ve diğer metal dışı madenler ile deri ve deri ürünleri sektörleri izledi. Ağaç ve ağaç ürünleri, kauçuk ve plastik ürünler ile ana metal sanayii dışındaki tüm sektörlerde kaydedilen kredi artış hızı, ortalama kredi büyümesinin altında
kaldı.