Gerilimin ilk kurbanı Suriye barış görüşmeleri olabilir

Suudi Arabistan ve İran'ın haftasonu yaşamaya başladığı gerginliğin altında, ABD Başkanı Barack Obama'nın Suudi Arabistan ile beraber Suriye'deki savaşı sonlandırma çabalarına darbe vurabilecek daha derin bir fay hattı bulunuyor.

Suudi hükümetinin ABD hükümetinin uyarılarına rağmen Şii lider Şeyh Nimr al-Nimr'i Cumartesi günü idam etme kararı, ABD'nin Suudi krallık üzerindeki etkisinin sınırlı olduğunu gösteriyor.

Ayrıca Suudi Arabistan'ın İran'daki büyükelçiliğinin protestocular tarafından yakılması sonrası diplomatik ilişkilerin kesilmesi, ABD'nin iki ülke arasında ilişkilerin özellikle Suriye konusunda iyileştirilmesine dair girişimlerinin aksi yönünde bir gelişme.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin yaklaşık beş yıldır devam eden Suriye iç savaşını sonlandırma çabaları, artan gerilimin ilk kurbanı olabilir.

Suudi Arabistan'ın Birleşmiş Milletler (BM) büyükelçisi Abdullah el Muallimi dün yaptığı açıklamada Suudilerin Cenevre'de 25 Ocak'ta gerçekleştirilecek Suriye görüşmelerine katılacağını fakat başarılı olup olmayacağı konusunda çok iyimser olmadığını söyledi.

ABD'li yetkililer Suudi-İran diplomatik gerginliğinin Suriye'de barış sürecinin şansını azalttığını doğruladı. Yetkililerden bir tanesi, "İşleri çok daha zorlaştıracak" derken, bir diğer üst düzey ABD'li yetkili sürecin net bir şekilde çok kırılgan olduğunu belirtti.

Silah satışları devam edecek

Eski ve şimdiki ABD'li yetkililer Riyad ve Washington'un petrol akışı, El Kaide ve İslam Devleti ile mücadele ve silah satışları gibi birçok ortak çıkarının olduğunu ve dolayısıyla ilişkilerde önemli bir bozulmaya izin vermeyeceklerini söyledi.
              
Sektör ve askeri kaynaklara göre ABD'li ve Suudi yetkililer, Suudi Arabistan'ın ABD'den Kasım ayında onaylanan 1.29 milyar dolarlık silah alımına dair çalışmalarını devam ettiriyorlar.
              
Yine kaynakların verdiği bilgilere göre Suudi Arabistan'ın 11.25 milyar dolarlık savaş gemisi alımı konusunda da ilerleme gerçekleşiyor.