2010'da büyüme yüzde 3,5 hedefleniyor
Tüketici Fiyatları Endeksi'nin (TÜFE) 5,3, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) büyüklüğünün 1 trilyon 29 milyar lira olması hedefleniyor
ANKARA - 2010 yılında Tüketici Fiyatları Endeksinin (TÜFE) 5,3, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) büyüklüğünün 1 trilyon 29 milyar lira, büyüme hızı oranının da yüzde 3,5 olarak gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
2010 Yılı Programının Uygulanması, Koordinasyonu ve İzlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Resmi Gazete'nin bugünkü mükerrer sayısında yayımlandı.
Buna göre, 2010 yılında Türkiye'nin yüzde 3,5 oranında büyümesi bekleniyor. Gelecek yıl ihracatın 107,5 milyar dolar, ithalatın 153 milyar dolar olması hedefleniyor.
GSYH, TL bazında 1 trilyon 28 milyar 802 milyon lira, döviz bazında ise 641,3 milyar dolar olarak hesaplandı. Türkiye nüfusunun 2010 yılında 72 milyon 698 bin, kişi başına milli gelirin de 13 bin 647 dolar seviyesine ulaşacağı tahmin ediliyor.
Programa göre 2010 yılı sonunda dış ticaret açığı da 45,5 milyar dolar olacak. Önümüzdeki yıl iş gücüne katılma oranının yüzde 47,4, işsizlik oranının da yüzde 14,6 olması bekleniyor.
Kamu kesimi borçlanma gereğinin GSHY'ye oranı da 2010 programına göre 4,2 olacak. IMF tanımlı kamu kesimi faiz dışı fazlasının GSHY'ye oranı ise -0,3 olacak.
2010 yılı programında, mali kurala ilişkin yasal altyapının tamamlanacağı ve kamu mali yönetiminin, 2011 yılı bütçe döneminden itibaren belirlenen mali kuralla uyumlu olarak yürütüleceği açıklandı.
Mahalli idarelerin genel bütçe vergi paylarından kamuya olan borçlarına mahsuben yapılacak kesintiler düzenli bir şekilde uygulanacak ve kesinti oranı, yeni borç doğmasını engelleyecek ve borç stokunun azalmasına yardımcı olacak bir düzeyde tespit edilecek.
Kamu yatırımları, başta Güneydoğu Anadolu Projesi, Doğu Anadolu Projesi, Konya Ovası Projesi olmak üzere gelişmişlik farklarını azaltmayı hedefleyen ekonomik ve sosyal altyapı projelerine yoğunlaştırılacak.
AB’ye üyelik yönünde ortaya konulan politika ve önceliklerin hayata geçirilmesi için sürdürülen çalışmaların gerektirdiği yatırımlar hızlandırılacak.
Kamu altyapı yatırımlarının gerçekleştirilmesinde özel sektör katılımını artırıcı modellerin kullanımı yaygınlaştırılacak.
Kamu gelir politikası
Vergi mevzuatı ve uygulamalarında sadeliği ve istikrarı sağlayıcı düzenlemeler yapılacak.
Başta vergi denetimi olmak üzere, denetimlerde etkinliğin kurumlar arası çapraz kontrolü de içerecek şekilde sağlanması amacıyla kamu idarelerinin kapasitelerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalara ağırlık verilecek.
Yüksek oranda vergilendirilen ürünler başta olmak üzere vergi kayıp ve kaçağını önlemeye yönelik denetimler artırılacak.
Yerel yönetimlerin öz gelirlerini artırıcı düzenleme yapılacak.
Etkin bir dış denetimin sağlanması için Sayıştay'ın yasal ve insan kaynakları altyapısı güçlendirilecek.
KİT’lerin tüm işletmecilik politikaları, stratejik planlar ile genel yatırım ve finansman kararnamelerinde öngörülen hedeflere ulaşacak şekilde belirlenecek ve etkin bir şekilde uygulanacak.
Ödemeler dengesi
Yurt içi piyasaya kaliteli ve güvenli ürün arz edilmesini sağlamak üzere mevzuatımızın AB teknik mevzuatına uyumu kapsamında Ürün Güvenliği Kanunu başta olmak üzere mevzuat çalışmaları yapılacak.
Programda, "Türkiye ekonomisinde gelişmeler ve hedefler" başlığı altında değerlendirmelerde de bulunuldu.
Programda, küresel ekonomik krizin Türkiye ekonomisini üç kanaldan etkilediği ifade edilirken, bunlar, dış ticaret imkanlarındaki daralma, finansman ve likidite koşullarındaki sıkılaşma ile beklentilerdeki kötüleşme olarak sıralandı.
İhracata yönelik üretim yapan taşıt araçları, ana metal, demir-çelik, makine-teçhizat ve radyo-tv haberleşme alt sektörlerinde ihracatın reel olarak hızlı bir biçimde azaldığı ve yurt içi üretimin olumsuz yönde etkilendiği belirtildi.
Küresel kriz sürecinde tüm dünyadaki talep daralması nedeniyle, cari dengenin 2009 yılında da açık vermeye devam etmesinin beklendiği kaydedildi.
Bu gelişmeler sonucunda, 2008 yılının son çeyreğinde GSYH'de yüzde 6,5, 2009 yılının ilk çeyreğinde yüzde 14,3 küçülme gerçekleştiği, 2009 yılının ikinci çeyreğinde ise GSYH daralma hızının yavaşlayarak yüzde 7 olduğuna işaret edildi. 2009 yılının ikinci yarısında, özellikle son çeyreğinde, ekonomideki toparlanmanın devam etmesinin beklendiği kaydedildi.
Krizin ekonomiye olumsuz etkilerini gidermek için, özel kesim temsilcilerinin önerilerinin de dikkate alınarak ekonomiyi canlandırmak ve işsizlikle mücadele etmek için bir dizi destek paketinin devreye sokulduğu belirtilen programda, çeşitli gelir ve harcama tedbirlerini içeren destek paketlerinin bütçeye maliyetinin, GSYH’ya oran olarak, 2008, 2009 ve 2010 yılları için sırasıyla yüzde 0,8, yüzde 2,1 ve yüzde 1,6 civarında olacağının tahmin edildiği kaydedildi.
Ekonomideki gelişmelerin son dönemde sürekli azalmakta olan AB tanımlı genel yönetim nominal borç stokunun GSYH’ya oranının artmasına yol açtığı, 2008 yılı sonunda yüzde 39,5 olan bu oranın, 2009 yılı sonunda yüzde 47,3'e yükselmesinin beklendiği ifade edildi.
Sanayi sektörü katma değeri 2009 yılında yüzde 8,5 oranında azalabilir
Programa göre, 2009 yılında yüzde 2,7 düzeyinde geçekleşmesi beklenen tarım sektörü katma değerinin 2010 yılında yüzde 3 seviyesinde artış göstereceği öngörülüyor.
Ekonomik krizin etkisini en yoğun hissettirdiği sanayi sektörü katma değerinin 2009 yılında yüzde 8,5 oranında azalması, 2010 yılında yüzde 4,4 oranında artması bekleniyor.
Hizmetler sektörü katma değerinin 2009 yılında yüzde 6,2 oranında daralması, 2010 yılında ise yüzde 3,3 oranında artması öngörülüyor.
2010 yılında, öngörülen büyüme ve yatırım artışlarına bağlı olarak istihdamın yaklaşık 308 bin kişi artması, işsizlik oranının ise yüzde 14,6 olarak gerçekleşmesi bekleniyor.
Gelecek yıl özel kesim tüketim harcamalarında yüzde 2,5, kamu kesimi tüketim harcamalarında ise yüzde 2,4 oranında artış olacağı öngörülüyor. GSYH büyümesine; özel tüketimin 1,8 puan, kamu tüketiminin 0,2 puan, özel kesim sabit sermaye yatırımlarının 1,2 puan, kamu kesimi sabit sermaye yatırımlarının ise 0,5 puan katkı yapması bekleniyor.