ASKON: Faiz artırımı çözüm olmuyor
İSTANBUL- ASKON Genel başkanı Mustafa Koca, Merkez Bankası'nın faiz artırımı kararına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada,"Faiz artırmanın dövizin kontrol edilmesi anlamında bir çözüme yetmediği anlaşılmaktadır" dedi.
TCMB, PPK'nın yaklaşık üç aydır faiz artırma yönünde kararlar alarak görevini yerine getirmeye çalıştığını ancak dünyada ve özellikle Amerika'da meydana gelen gelişmeler çerçevesinde ekonomiye bakıldığında, eskisinden çok daha derin bir şekilde küresel tesirden bahsetmenin mümkün olduğunu ifade eden Mustafa Koca, alınacak tedbirlerin de sadece alışılmış metotlarla veya ekonominin ulusal çerçevede kontrol edildiği zamanlarda ki gibi olmasının düşünülemeyeceğini savundu.
"Hiç şüphesiz FED kendi ülkesini yani, Amerika'yı önceleyerek kararlarını almaya devam etmektedir" diyen Koca, "Parasal genişlemeden adım adım vazgeçiyorlar. Zira onların reel ekonomi ve istihdamla ilgili verilerinde her geçen gün düzelmeler olmaktadır. Alınan kararlar da bu verilere endeksli olarak alınmaktadır. Ancak gelişmekte olan ülkeler ve dolar akışının etkisiyle büyüme sağlamaya devam eden ülkeler bu kararlardan somut olarak etkilenecek bir konuma gelmiştir. Sermaye akışı yeniden Amerika'ya yönelirken ister istemez bu ülkelerde döviz fiyatları yükselmekte ve ekonomi sarsılmaktadır. Döviz-faiz denklemi eski metotlarla aynı şekilde tutturulabilir mi, yoksa şartlar değişmiştir, tedbirler de değişmeli midir? Sorularına iyi çalışmak gerekmektedir.Hiç şüphesiz bizim gibi ülkelerde faizin de dövizin de çok ciddi yükleri bulunmaktadır. Hangisi yükselirse yükselsin ülkeye faturası ağır olmaktadır.Burada en önemli olan hususun hangisi ile ilgili olarak alınacak derin tedbirlerin daha uzun vadeli istikrara katkı verecek nitelikte olduğuna karar vermektir" şeklinde konuştu.
Faizin uzun vadede büyümeyi olumsuz etkilemesinin kaçınılmaz olduğunun altını çizen ASKON Genel Başkanı Koca,"Döviz kısa vadede borçları da, özel sektörü de, maliyet yapısını da etkileyici özelliğe sahiptir. Ancak faiz, ekonominin ufkunu karartacak özelliktedir. Büyümeyi kökten olumsuz etkileyecek ve bunu tabiat haline getirecek mahiyettedir. Bu yüzden bizim talebimiz odur ki, faiz artırımı metoduyla dövizi kontrol altında tutma konusunu çok ihtiyatlı karşılamak ve diğer enstrümanlarla döviz kontrolüne yönelmek ve ekonomiyi mali konulardan ibaret, finanstan ibaret görmemeyi öncelemek gerekmektedir.Üstelik biz ülke olarak hem büyümeyi sağlayan, hem de enflasyonu düşüren bir beceriyi her şeye rağmen gerçekleştirmeyi başarmış durumdayız. Faizleri de çok büyük mücadelelerle bir yerlere kadar indirdik. Şimdi kolayca yükselmesine fırsat vermemeliyiz" dedi.