Firmalar "kısa çalışma" için İŞKUR kapısında

Aralık ayında "kısa çalışma" talepleri yeniden yükseldi. Çok sayıda firmanın kısa çalışma ödeneğine yönelik başvurusunun İŞKUR'da değerlendirmede olduğu belirtiliyor. (Mehmet Kaya)

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MEHMET KAYA

Büyüme ve ekonomik aktivitenin yavaşlamasının ardından işsizlikle birlikte firmaların işçi çıkarmadan alternatif yollara yönelik eğilimleri de artıyor. İŞKUR verilerine göre 2018'in son ayı olan Aralık'ta kısa çalışma ödeneğinden yararlanan kişi sayısı bin 663 kişi ile son yılların en yüksek aralık ayı düzeyine erişti.

Çok sayıda firmanın kısa çalışma ödeneğine yönelik başvurusunun İŞKUR'da değerlendirmede olduğu, 2019 yılının tamamında bu ödenekten yararlanmanın önceki yıllardan daha yüksek seviyede gerçekleşeceği belirtildi.

Kısa çalışma ödeneği, genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle iş yerindeki, çalışma saatlerinin azaltılması, faaliyetin durdurulması hallerinde işçi ücretinin bir kısmının üç ay süreyle İşsizlik Sigortası tarafından karşılanması anlamına geliyor. Bu ödenekten yararlanma ekonominin sıkıntılı olduğu dönemlerde artış gösteriyor.

İŞKUR verilerine göre Aralık 2018'de kısa çalışma ödeneğinden yararlanan işçi sayısı önceki yıllarda görülmeyen bir yükseliş gösterdi. Sadece Aralık ayında ödemeden yararlanan kişi sayısı bin 663 kişiye ulaştı. Firmaların değerlendirme aşamasında olan çok sayıda kısa çalışma başvurusu olduğu belirtiliyor. Uzmanlar, 2019 içinde de bu ödenekten yararlanan kişi sayısının önceki yılın çok üstünde olacağını öngörüyor.

Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşulları küresel kriz döneminde kolaylaştırılmıştı. Bunun üzerine 2009 Haziran ayında yararlanan kişi sayısı 82 bin 439 kişiye kadar yükseldi. 2009'da bu ödenek istihdamı korumak amaçlı olarak da kullanılmış ve yıl sonunda toplam 190 bin kişi ödenekten yararlanmıştı. Kısa çalışma ödeneğinden 2005'ten bu yana 229 bin 930 kişi yararlandı ve bu kapsamda 213 milyon 861 bin TL ödendi.

İş yeri işçisini, işçi de işini kaybetmiyor

Kısa çalışma ödeneği, zorlayıcı şartlar, genel ekonomik kriz ve bölgesel kriz hallerinde işverenlerce kullanılabilen bir araç iken Kasım ayındaki değişiklikle zorlayıcı şartlar içine "dışsal etkilerden kaynaklanan dönemsel durumlar" da eklendi. Böylece, dışsal etkilerden kaynaklı olarak geçici bir süre olacağı kesin olan nakit zorlukları, ödeme güçlükleri, pazar daralması durumları ödeneğe başvurulabilecek haller arasına girdi.

Kısa çalışma; iş yerinde haftalık çalışma saatinin en az üçte bir oranında azalması veya sürekli olmasa da iş yerinde faaliyetin tamamen veya kısmen dört hafta süreyle durdurulması şeklinde tanımlanıyor. Böyle bir durum ortaya çıktığında işveren sorunlarını çözünceye kadar işçi ücret ve sağlık sigortası prim yükü olmadan ve işçilerini kaybetmeden sorunlarını çözme fırsatı yakalıyor. İşçiler de öncelikle işini kaybetmemiş, kıdem ve işsizlik sigortası gibi süreye bağlı haklarını korumuş ve genel ücretinden az olsa da ücret alabilme fırsatı buluyor.

Ödeme ne kadar?

Kısa çalışma ödeneği işçilere verilen bir ödenek. En fazla üç ay süreyle bu ödenek işçilere veriliyor. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile sürenin 6 aya uzatılması mümkün. İşçiler açısından bir diğer avantaj da kısa çalışma süresince genel sağlık sigortası primlerinin İşsizlik Sigortası Fonu tarafından ödenmesi. Kısa çalışma ödeneği, işçinin son 12 aylık prime esas kazanç ortalamasının yüzde 60'ı kadar veriliyor ancak brüt asgari ücretin yüzde 150'sini geçemiyor. Dolayısıyla alınabilecek en yüksek ücret damga vergisi kesintisi sonrası 3 bin 808 TL düzeyine geliyor.

Bu ödenekten yararlanacak işçinin son 3 yıl içinde en az 600 gün prim ödemiş olma, ve kısa çalışmanın başlamasından önceki son 3 ay içinde kesintisiz çalışmış olma şartı bulunuyor. Kısa çalışma sürerken eğer işçi işini kaybederse veya hemen sonrasında işten çıkarılırsa aldığı tutarlar işsizlik maaşından kesiliyor. İşletme kısa çalışma bildirimini İŞKUR'a yapıyor ve iş müfettişi tarafından uygunluk kontrol ediliyor.