Gönül ister asgari ücret bin TL olsun

 

ANKARA - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Benim de gönlümden geçen asgari ücretin bin lira olması ve asgari ücretin en kısa süre içerisinde vergi dışı bırakılmasıdır" dedi.

 

Kurtulmuş, parti genel merkezinde Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ve beraberindekileri kabul etti.

 

Özellikle memur sendikacılığının içinde bulunduğu durumu yakından bildiğini ifade eden Kurtulmuş, bundan sonraki süreçte memur sendikalarının taleplerine destek vereceklerini kaydetti.

 

Türkiye'nin ekonomik performansıyla dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline geldiğini belirten Kurtulmuş, milli gelirin 10 bin dolar seviyesini aşmasının sevindirici olduğunu vurguladı.

 

Adaletli paylaşımın, fukaralık sınırına gelmiş olan ücretlilerin alım güçlerinin artırılarak sağlanacağına dikkati çeken Kurtulmuş, "Bunun en başında asgari ücret meselesi geliyor. Tabii ki asgari ücret reel şartlara göre belirleniyor. Benim de gönlümden geçen asgari ücretin bin lira olması ve asgari ücretin en kısa süre içerisinde vergi dışı bırakılmasıdır" diye konuştu.

 

Türkiye'nin ciddi bir vergi reformuna ihtiyacı olduğunu anlatan Numan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Kazanandan daha çok vergi alındığı, az kazanandan az alındığı, kazanamayandan da vergi alınmayan bir ekonomik yapıyı oluşturmak durumundayız. Bu çerçevede vergi reformunun temelinde, dolaylı vergilerin mümkün olduğu kadar kısa sürede ve mümkün olduğu kadar çok miktarda aşağı çekilmesi yatmaktadır. Yani bir bardak suyu bir holding patronu da sokaktaki vatandaş da bir öğretmenimiz de aynı KDV'yi ödeyerek edinebilmektedir. Bu zaten kendi başına bir haksızlıktır. Yani Türkiye'nin vergi gelirlerinin içerisinde dolaylı vergilerin payı olağanüstü yüksektir."

 

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da memurlarla yapılan toplu sözleşmenin 6 ay gecikmesi nedeniyle gerekli verimliliğin alınamadığını, sürecin en mağdurlarının da öğretim görevlisi ve öğretmenler olduğunu savundu.

 

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun çalıştığını hatırlatan Gündoğdu, "Asgari ücretin en az bin 89 lira olmasını ve artı yüzdelik zam istiyoruz. Standardını bin 89 liraya çıkarıp yüzdelik zam ilave etmek lazım ki çalışanlar hiç değilse açlık sınırının altında ücret almasın" dedi.

Vergi ile ilgili de düzenlemeler yapılmasını talep eden Gündoğdu, dar gelirlinin vergisinin zaten devletin elinde olduğunu ancak zenginlerin kendilerini vergiden muaf tutacak yolları bulabildiklerini ileri sürdü.

Gündoğdu, "Herkesin gelirine göre bir kritere ihtiyaç var. Aksi takdirde yine dar gelirliye yüklenilmiş olacak" ifadesini kullandı.

 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, konuşmalardan sonra gazetecilerin sorularını da yanıtladı.

Bir basın mensubunun 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili Adli Tıp Kurumu'nun raporunu hatırlatması üzerine Kurtulmuş, Özal'ın vücudunda zehir olduğunun çok net şekilde ortaya çıktığını söyledi.

 

Olayın bütünüyle aydınlatılması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bu şunun için önemlidir hem Özal'ın şahsı, kişiliği, millet tarafından seviliyor olması ama onun ötesinde fiilen en üst noktada yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin en üst noktasında olan birisi 'görevi sırasında zehirlendi mi, zehirlenmedi mi' şüphesi bu milletin içinde, içini kemiren bir şüphe olarak kalmamalıdır. Eğer bu şüphe büyürse toplumsal vicdan dediğimiz şey fevkalade ciddi şekilde yaralanır."

 

Kurtulmuş, Türkiye'nin geçmiş dönemlerine bakıldığında birçok faili meçhul cinayetlerin bulunduğunu hatırlatarak, bu cinayetlerin "karanlık bir oda" tarafından düzenlenmiş olduğunun görüldüğünü söyledi. Kurtulmuş, şöyle devam etti:

 

"Soruşturmanın bütün aydınlıklarıyla ortaya çıkartılması, bütün cepheleriyle ortaya çıkartılması, eğer gerekiyorsa bir Meclis araştırma komisyonu açılması ve milletin içini kemiren bu şüphenin, mahşeri vicdandan alınması, çıkarılması lazım ki 'evet bu memlekette hangi odak ne iş yaparsa yapsın, ne pis kirli iş yaparsa yapsın bu gün yüzüne çıkar' diye bu millet buna inansın. Bunun için bir kere daha aynı şekilde söylüyorum; Özal meselesinin aydınlatılması Türkiye'nin faili meçhuller kapısının, o karanlık odanın anahtarını açan önemli anahtarlardan birisidir. Eğer bu anahtarı açıp o odanın içine girebilirsek biliyorum ki Türkiye'de birçok karanlık, faili meçhul de ortaya çıkacak."

Özal'ın zehirlendiği kanaatinin yaygın olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Bir millet bu kadar büyük endişeyi kendi içinde taşıyamaz. Söz konusu olan bir cumhurbaşkanıysa. Bir devlet de böylesine çok şüphenin taşındığı bir ortamda, ortamı flu olarak bırakmamalıdır" diye konuştu.

Bireysel faili meçhullerin ve Çorum, Maraş, Sivas ve Başbağlar gibi olayların bir bütün olduğunu ve aynı zihniyet ve merkezlerce yönlendirildiğinin bilindiğini savunan Kurtulmuş, "Bunun aydınlatılması herhalde bir dönemin de üstündeki bütün sisi ortadan kaldıracaktır" dedi.