İhracatçılara Eximbank ve İGE destekli özel finansman
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, katma değerli teknolojik ürün üreten ve yeşil dönüşüm odaklı çalışmalar yürüten ihracatçı firmalara yönelik özel bir finansman modeli üzerinde çalıştıklarını açıkladı. Bakan Bolat, bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığı ile görüştüklerini belirterek, “Böylece şirketlerin finans problemi kalmayacak" dedi.
Nurdoğan ARSLAN ERGÜN
İhracat ve ticarete dönük adımları hızlandırdıklarını söyleyen Ticaret Bakanı Ömer Bolat, gelecek yıl ihracatı destekleme oranını yüzde 114 artıracaklarını bildirdi. İhracata dayalı büyümeyi desteklediklerini ve bu anlamda hem Merkez Bankası hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ortak çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Bakan Bolat, yüksek teknolojili, katma değerli ürün ve yeşil dönüşümle ilgili çalışmalar yapan ihracatçı firmalara özel kredi programı hazırlığı içinde olduklarını duyurdu. Bolat, “Hazine ve Maliye Bakanlığımızla görüşüyoruz.
Oradan onay çıktığı andan itibaren gelecek yıl katma değeri yüksek teknolojik ürün üretim ve ihracatını yapmak isteyenlerle yeşil dönüşüme uyum sağlamak isteyenlerin finans diye bir kaynak problemi kalmayacak. Eximbank ve İhracatı Geliştirme AŞ (İGE) destekli özel kredi programı oluşturulacak” bilgisini verdi. Bolat, böylece katma değerli ve sürdürülebilir ihracatın yakalanacağını ifade etti.
“İhracatçı rekabetçi, biz ise istikrarlı kur istiyoruz”
İstanbul’da basın mensuplarıyla bir araya gelen Bakan Ömer Bolat, döviz kurundaki artışın devam edip etmeyeceği yönündeki bir soruyu da “İhracatçılarımız kendi açılarından haklı olarak daha rekabetçi bir kur istiyor. Ama biz de şunu soruyoruz; kur arttığında fiyatlara zam yapmama sözü verebiliyorlar mı? Kur artınca genel fiyat seviyesi yükseliyor.
Kur yükselişinin getirdiği avantaj çok kısa bir sürede kaybolup gidiyor. Önemli olan istikrarlı kurla istikrarlı bir ekonomide ve fiyat istikrarının sağlandığı bir ortamda ihracatı artırabilmek” cevabını verdi. Bakan Bolat, böylece ihracatta sürdürülebilir bir ivme yakalanacağına işaret etti.
“2024’te AB ile yeni bir dönem başlayacak”
Türkiye’nin ana ihraç pazarının hâlâ Avrupa ülkeleri olduğunu vurgulayan Bakan Bolat, AB-Türkiye arasındaki Gümrük Birliği anlaşmasın da kapsamın genişletilmesi ve güncellenmesi için girişimlerde bulunduklarını hatırlattı.
Gümrük Birliği’nin 28 yıllık bir anlaşma olduğuna işaret eden Bolat, hizmetler sektörü ve e-ticaretin de anlaşma kapsamına alınmasını talep ettiklerini aktardı. Bolat, “Avrupalı meslektaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde yapıcı, olumlu bir hava hissettik. AB’de siyasi konulardaki eleştirel dil muhafaza edilmekle birlikte ticaret ve yatırım konularında daha yapıcılar. Yeni dönemde Türkiye ile daha fazla ticaret, ekonomik işbirliği ve yatırım işbirliği noktasında daha istekliler.
Önceliğimiz tedarik, lojistik, enerji gibi sektörlerde ülkemize daha fazla yatırım çekmek, sanayicimize, üreticimize daha fazla pazar imkanları açmak” dedi. AB Liderler Zirvesi’nden de benzer sonuç çıkacağına inandığını anlatan Bakan Bolat, “Yeni yılda Türkiye-AB ilişkilerinde Gümrük Birliği’ni modernleştirme, genişletme, vize kolaylıkları gibi konularda yeni bir dönem başlayacak” yorumunu yaptı.
“Körfez ülkeleriyle ‘balayı’ yaşıyoruz”
Her ne kadar AB hâlâ birinci pazar noktasında olsa da Batı’daki talep düşüşü yaşandığını hatırlatan Bakan Ömer Bolat, şunları söyledi: “2020 yılında başlattığımız ‘uzak ülkeler’ stratejisine uygun olarak Uzakdoğu Afrika, Güney Amerika gibi pazarlara daha çok yöneldik. Oraları yapılacak ihracata daha fazla destek ve bütçe ayırdık.
Ortadoğu ve Körfez bölgesinde atılan siyasi ve ekonomik adımlarla bölgeye ihracatımız arttı. Türkiye-Körfez ülkeleri arasında hem siyasi hem de ekonomik ve ticari ilişkilerde adeta bir bahar, bir balayı dönemi yaşanıyor. Sadece BAE’ne ihracatımız kasım ayında yüzde 179’dan fazla arttı.”
"STA’lar konusunda temkinli davranıyoruz"
2024’te yeni serbest ticaret anlaşmaları (STA) imzalanıp imzalanmayacağı yönündeki soruyu yanıtlayan Bakan ÖmerBolat, şunları söyledi: “Bakanlık olarak dünyanın 200 ülkesi ile anlaşmalarla ikili ticareti yürütmekle görevliyiz. Tüm kurum ve kuruluşlarımızla ihracatı artırmaya dönük çalışmalar yürütüyoruz.
Şu anda 22 tane serbest ticaret, 4 tane de tercihli ticaret, AB ile de Gümrük Birliği anlaşmamız var. İhracatçılarımıza pazar açma arayışımız sürüyor ancak STA’larda dikkatli gidiyoruz. Tavizler verildiği noktada Türkiye’nin de bir ithalat cenneti olmasını istemiyoruz. Olaya tek taraflı bakan ülkelere ‘dur’ diyoruz. Amacımız kazan-kazan ilkesiyle ticareti artırmak yoksa ülkemizi hiçbir ülkeye pazar yapmak istemiyoruz.”
"Fahiş fiyata karşı mücadelemiz sürecek"
Yüksel enflasyonu fırsat bilerek fahiş fiyat uygulayan şirket ve sektörlere yönelik denetimlerinin devam edeceğini dile getiren Ömer Bolat, “Otomotiv sektöründe başta stokçuluk olmak üzere ikinci ellerdeki fiyatların birinci elin üzerine çıkamayacağına dair sınırlama getirdik. Ağustosun 15’inden sonra otomotiv sektöründe bir intizam gelmeye başladı. 600 bin araç bir anda piyasaya çıkmaya başladı. İthalatta neredeyse 14 milyar dolarlık ekstra bu yıla mahsus ilave artış vardı. Bunda bir yavaşlama başladı.
Oto piyasası çok büyük ölçüde düzene girdi. 6 ayda bulunamayan sıfır araç 6 saatte bulunur hale geldi ve ikinci elde fiyatlarda büyük düşüş oldu. Bunun benzerini gayrimenkulde de görmeye başladık. Hazır beton ve çimentoda da özellikle deprem bölgesinde fahiş fiyat uygulamasının önüne geçtik ve ilkbahara kadar zam yapılmayacağı hatta yüzde 5 indirim yapılacağının sözünü aldık” dedi. Bolat, fiyatların düşmesiyle piyasada ürünlerin bollaşmaya başladığını da söyledi.
Kümelenme modeline ihracat desteği veriliyor
Kümelenme amacıyla bir araya gelen 3 şirketin ortaklığıyla kurulan, asgari 5 milyon TL sermali şirketlere ihracat konsorsiyumu statüsü verdiklerini açıklayan Ömer Bolat, “Yani 3 şirket bir araya gelip 5 milyon TL sermayeyle bir konsorsiyum oluşturduğunda biz onlara ihracat konsorsiyum statüsü veriyoruz. Paydaşlarını ve aracılık ettiği imalatçı şirketlerinin ürünlerini ihraç etmek amacıyla yurt dışında pazarlama faaliyetleri yapıyorlar. Biz de onlara hibe destekleri, pazarlama, danışmanlık ve tanıtım destekleri veriyoruz” dedi.
Elektrikli araçta uyum zorunluluğu getirildi
Elektrikli araç konusunda bazı ithalatçı firmaların Türkiye pazarına yoğun bir açılım gösterdiğini söyleyen Bakan Ömer Bolat, “Talep eden vatandaşlarımız zarar görmesin diye bu hafta bir yönetmelik çıkardık. Elektrik araçlarda servis açma, yeterli teknik personel ve ekipman bulundurma, çağrı merkezleri kurma zorunluluğu getirdik. Buna uymayanların pazara girişleri noktasında kısıtlama olacak. Tedbirlerimizi Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde hem de tüketici olan vatandaşlarımızın zarar görmemesi adına yaptık” şeklinde konuştu.
“Tekstil-konfeksiyon bizim göz bebeğimiz”
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, küresel resesyonundan en fazla etkilenen tekstil ve konfeksiyon sektörünü değerlendirdi. Bolat, “Tekstil ve konfeksiyon, bizim göz bebeğimiz, vazgeçmemiz asla söz konusu olmaz. Bugün 120 bin istihdam kayboluyor söylemi var ama küresel talep 3-6 ay sonra kıpırdamaya başladığında, talepler artmaya başladığında hemen o istihdam çok hızlı bir şekilde geri alınır” diye konuştu.