İhracatın ithalatı karşılama oranında da 24 yılın rekoru

2018'in son üç ayında yüzde 95'in üzerinde gerçekleşen ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2003'ten bu yana ölçülmüş en yüksek oran olarak kayıtlara geçti. (Hüseyin Gökçe)

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

HÜSEYİN GÖKÇE

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) henüz 12 aylık dış ticaret verilerini açıklamasa da, Ticaret Bakanlığı geçici verilerine göre, Türkiye 2018 yılında ihracatını yüzde 7.1 artırarak 168.3 milyar dolara yükseltti, bu aynı zamanda Cumhuriyet tarihinin de rekoruna karşılık geliyor.

Ancak ihracatta sağlanan başarı bununla sınırlı kalmadı. Özellikle yılın ikinci yarasında kurda yaşanan hareketlilik, yıllardır Türkiye'nin yapmak istediği dengeli dış ticaret seviyesine, Ekim, Kasım, Aralık aylarında da olsa ulaşılmasını sağladı. Ekim'de yüzde 97 ile son yılların en yüksek seviyesini gören ihracatın ithalatı karşılama oranı, Kasım'da yüzde 96, Aralık ayında ise yüzde 95.9 seviyesinde gerçekleşti. Yılın tamamında ise ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 77.7 olarak hesaplandı.

                     

İlk kez 1930 yılında yüzde 102.6 ile yüzde 100'ün üzerine çıkan ihracatın ithalatı karşılama oranı, Cumhuriyet tarihindeki en yüksek seviyesini yüzde 180.5 ile 1946 yılında gördü. 1946'da 214.5 milyon dolarlık ihracata karşılık, 118.8 milyon dolar ithalatla, 95.6 milyon dolarlık dış ticaret fazlası verildi. Karşılama oranı en düşük seviyesini ise 1977 yılında yüzde 30.2 ile gördü.

Karşılama oranı kriz dönemlerinde yükseliyor

Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) 21-25 Ocak'ta Davos'ta düzenleyeceği yıllık toplantılarına yönelik IHS Markit tarafından hazırlanan raporda, 2019'un en büyük riskleri arasında ilk sıralarda küresel ticaretteki düşüş, artan faiz oranları, hisse senedi ve emtia piyasasında artan oynaklık ve dünya genelinde finansal koşulların sıkılaşması yer aldı. Küresel ekonomiyi bu yıl nelerin beklediğine dair WEF tarafından yayımlanan bu yılın 10 tahmini raporunda ilk sırada, ABD ekonomisinin büyüme trendinin üstünde kalması yer alırken, bunu Japonya'nın toparlanmasının zayıf kalacağı, Çin'in ekonomisinin yavaşlamaya devam edeceği ve gelişen pazarların büyümesinin yüzde 4,6'ya düşeceği izledi. Küresel ekonomiye ilişkin diğer tahminler de emtia fiyatlarının inişli-çıkışlı yolculuğa başlaması, küresel enflasyonun yüzde 3'e yakın kalması, Fed'in faiz artırımı ve diğer merkez bankaların bunu izlemesi, doların güçlü kalacağı, politika şoklarının riskleri artırdığı ancak 2019'da resesyonu tetiklemesi için yeterli olmadığı şeklinde sıralandı. Raporda, "Dolar; 2018'de olduğu gibi 2019'da da güçlü kalacak" denildi.

İthalatı karşılama oranı, 1980'li yıllardan itibaren, özellikle kriz dönemlerinde, kur hareketlerine bağlı olarak büyük sıçramalar yaşadı. 5 Nisan kararlarının alındığı 1994 yılında yüzde 77.8 olan karşılama oranı, bankacılık krizinin yaşandığı 2001 yılında yüzde 75.7 oldu. 2009 krizinde ise ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 72.5 olarak ölçüldü.

Öte yandan Kocaeli Sanayi Odası (KSO) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Merkez Bankası'nın açıkladığı cari işlemler dengesinde, 4 aydır arka arkaya cari fazla verilmesini olumlu değerlendirerek, "Yıllık cari açıkta baz etkisiyle gerilemenin sürmesini bekliyoruz" dedi.