Japonya'ya yatırım seferi
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut Honda'nın Türkiye'deki fabrikasının dönüştürülmesi ile ilgili, "Görüşmelerimiz sürüyor. Önümüzdeki ay Japonya'ya gidiyoruz." dedi. (Özlem Ermiş BEYHAN)
Özlem Ermiş BEYHAN
Honda'nın Civic üretimini durduracağı Gebze fabrikasının cazip teşviklerle Avrupa'nın hibrid ve elektrikli otomobil üretim üssü olabileceği beklentisi dünkü gazetemizin manşetiydi. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut dün yapılan toplantıda konuyla ilgili sorumuzu yanıtlarken Japonya'ya 2019'da yatırım seferleri düzenleneceğini anlattı. Ermut, "Önümüzdeki ay Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi olarak bir Japonya seyahatimiz olacak. Honda da bunun önemli bir parçası olacak. Cumhurbaşkanımızın da bu yıl 2 kez Japonya seyahati var; biri Japon İmparatorunun tahta çıkış merasimi ve diğeri G-20 zirvesi için yapılacak bu seyahatlerde en üst düzeyde yatırımcılarla görüşme imkanı da olacak" ifadelerini kullandı. Yatırım Ofisi Başkanı, Honda'nın Türkiye yatırımı ile ilgili sürece dair bilgi verirken, otomotiv sektörü ile devamlı temasta olduklarını, yeni yatırımları Türkiye'ye çekmenin söz konusu olduğunu belirtti, Honda'dan kendilerine karar öncesi gelen bir talep ya da şikayet olmadığını, kararın bölgesel bir yeniden yapılanma kapsamında alındığını ekledi.
Arda Ermut ve SOCAR Türkiye CEO’su Zaur Gahramanov, dün yatırımlarla ilgili bilgi vermek için ekonomi gazetecileri ile bir araya geldi. Geçtiğimiz günlerde Merkez Bankası tarafından açıklanan 2018 yılı uluslararası doğrudan yatırım verilerinin değerlendirildiği toplantıda, Türkiye’ye son yıllarda gelen uluslararası yatırımlar ile bölgede ve dünyada değişen yatırım eğilimleri paylaşıldı. Türkiye'ye 2018 yılında uluslararası doğrudan yatırım yüzde 14 artışla 13 milyar dolar seviyesini aştı.
Küresel ekonomide artan riskler ve korumacı politikalar nedeniyle global doğrudan yatırımların tüm dünyada yüzde 19 oranında azaldığı bir dönemde, Türkiye’nin yakaladığı yüzde 14’lük artışın çok önemli bir gösterge olduğunu vurgulayan Arda Ermut, bu artışın ayrıca Türkiye ekonomisine duyulan güvenin ve ülkemizin potansiyelinin bir sonucu olduğunu ifade etti. Ermut 2019 için 18 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım hedefi koyduklarını ekledi.
Gelişmiş ülkelerin uluslararası yatırımlardan aldığı payın da giderek azaldığını belirten Ermut, Türkiye’nin de içinde yer aldığı gelişmekte olan ülkelerin payının ise giderek arttığını ifade etti. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü’nün 2018 yılına ilişkin tahminlerine göre, gelişmiş ülkelere giden UDY’de 2018 yılında yüzde 40 oranında düşüş kaydedilirken, gelişmekte olan ülkelere giden UDY yüzde 2 oranında artış gösterdi. Son 16 yılda Türkiye’ye gelen uluslararası doğrudan yatırımların, sektör ve ülke dağılımında da giderek artan bir çeşitlilik gözlemlenmekte. 2018 yılında Türkiye’ye gelen uluslararası doğrudan yatırımın yüzde 59’u AB ülkelerinden gelirken, yaklaşık yüzde 27’si Asya ülkelerinden geldi. Ülke bazında ise, geçtiğimiz yıl Türkiye’ye en fazla yatırım yapan ülke Hollanda olurken, Hollanda’yı Azerbaycan takip etti. Azerbaycan’dan gelen yatırımların önemli bir kısmını, Azerbaycanlı enerji devi SOCAR’ın son yıllarda gerçekleştirdiği yatırımlar oluşturuyor.
Bürokrasiyi rahatlatacak önlemler alınması gerekecek
Arda Ermut, yatırımların hızlandırılması ve bürokrasinin azaltılmasına ilişkin bir soru üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu: “FETÖ ve paralel yapının, devlet içindeki güvenin zedelenmesi anlamında devlete öyle bir zararı oldu ki... İnisiyatif almaktan herkes çekinmeye başladı. Bütün kararı tamamen siyasi iradeden bekliyorlar. Bu da zincirleme, Cumhurbaşkanlığına kadar çıkan ağır bir bürokratik yüke dönüşüyor. Bunun böyle olmaması lazım. Yeni sistemde bunun tersi amaçlandı. Yetkilerin sağlıklı şekilde aşağıya doğru dağılımıyla herkesin inisiyatif alması gereken bir sistem amaçlanıyor. Bunun gün geçtikçe etkilerini göreceğiz ama bürokrasinin kafasının değişmesi anlamında onları da rahatlatacak bazı önlemlerin alınması gerekecek. Yoksa biz devamlı denetleyici kurumlarla bürokratlar arasında al gülüm ver gülüm hiçbir işin oluşmayacağı, herkesin birbirini kontrol altında tuttuğu bir sistemi devamlı kısır döngü olarak devam etmiş oluyoruz. Bu da ne yatırım ortamı ne de ülkenin genel performansı anlamında olumlu sonuçlar vermez. ”
Özel Endüstri Bölgesi olmak için talepler geliyor
Petkim’i 2008 yılında Özelleştirme İdaresi’nden alarak Türkiye pazarına girdiklerini anımsatan SOCAR Türkiye CEO’su Zaur Gahramanov, 11 yılda 15 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Türkiye’nin bölgede potansiyeli en yüksek ülke olduğunu ifade eden Gahramanov, yatırım yaptıkları bölgenin Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmesinin yatırımcı olarak kendileri açısından büyük kolaylıklar sağladığını belirtti. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut, bu ilk modelin ardından Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmek için yeni talepler olduğunu, Sanayi Bakanlığı nezdinde taleplerin toplandığını söyledi. Ermut, kümelenme açısından önemli bir kolaylık sağlayan bu modelde ikincil kiralamalara imkan tanındığını, yatırımcıların kendi tedarikçilerini kiracı gibi bölgeye çekebileceğini söyledi.