Körfez’i Avrupa’ya bağlayacak ‘Kalkınma Yolu’nda aktif rol alacağız

Bakan Bolat "Bölgenin dinamik ekonomisi, uluslararası ticarete açıklığı ve Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesine açılan bir kapı olarak stratejik konumu, iş fırsatları yaratmakta ve bu bölgeyi tüm ihracatçılar için cazip bir pazar haline getirmektedir" değerlendirmesini yaptı.

Suudi 2030 Vizyonu, Abu Dhabi 2030 Vizyonu, Katar Ulusal 2030 Vizyonu, Bahreyn 2030 Ekonomik Vizyonu, Kuveyt 2035 Vizyonu ve Umman 2040 Vizyonu'nun Türkiye için önemli fırsatlar barındırdığını dile getiren Bolat, "Mega projeler barındıran bu kalkınma planlarında Türk firmalarının yer alabilmesi amacıyla büyük çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.

KİK ülkelerinin doğal kaynakları, jeostratejik ve lojistik potansiyelleri ile dünya ekonomisini etkilediğini söyleyen Bolat, Körfez ülkeleri ve Avrupa'yı Irak üzerinden birbirine bağlayacak bin 200 kilometrelik demir yolu ve kara yolu ağından oluşan "Kalkınma Yolu Projesi"nde Türkiye'nin aktif bir rol oynayacağını söyledi.

Bakan Bolat, "Bu proje ile sadece bölgenin lojistik altyapısı güçlenmekle kalmayacak, bölge firmaları için önemli iş imkânları ortaya çıkacaktır. Bu amaçla yakın zamanda Irak'ı ziyaret ettik ve görüşmelerde bulunduk. Türkiye bu projenin geliştirilmesi ve tamamlanması ile ilgili iş birliğine hazırdır" açıklamasını yaptı.

Bölgeyle ticaret hacmi büyüyor

 Son dönemde dünya ticaretinde yaşanan daralmaya karşın, Türkiye'nin ihracatında son aylarda kırılan rekorların ekonomi adına umut verici olduğunu vurgulayan Bakan Bolat, "Türkiye büyümeye, istihdam yaratmaya, mal ve hizmet ihraç etmeye devam ediyor.

İhracatımızın çeşit ve hacmini genişletme hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz" dedi. Türkiye'nin Arap ülkeleriyle ticaret hacminin önemli ölçüde arttığını aktaran Bolat, "2022 yılında Arap ülkelerine ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 15 artarak 46 milyar dolara ulaştı. İthalatımız ise yüzde 31 artarak 36 milyar dolar oldu. Aynı yıl Arap ülkelerinin toplam ihracatımızdaki payı yüzde 18, ithalatımız içerisindeki payı ise yüzde 10 oldu.

Bölgesel ve küresel bir ticaret merkezi olarak KİK ülkeleriyle iş birliğine her zaman öncelik veriyoruz" dedi. KİK’le ticaret hacminin 2022’de 22,7 milyar dolara, bu ülkelere ihracatın ise 9,4 milyar dolara yükseldiğine vurgu yapan Bolat, “2022’de KİK ülkeleri ile ticaret hacminde rekor seviyeye ulaştık ve Türkiye, KİK ülkelerinin en büyük 9'uncu tedarikçisi oldu. 2023 rakamlarında bunun 30 milyar dolara yaklaşabileceğini öngörmekteyiz" diye konuştu.

İİT'ye ihracat artıyor

 Körfez ülkeleri de dâhil olmak üzere İslam dünyası ile yoğunlaşan ikili ilişkiler doğrultusunda Türkiye'nin ticaret hacmini artırmaya yönelik yeni ve iddialı bir strateji geliştirdiklerini vurgulayan Bolat, "İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ülkeleriyle ihracatımız, 2022'de 65 milyar dolara yükselmiştir.

İthalatımız da 2022’de 67,8 milyar dolara ulaşmıştır. Bu kapsamda, İİT ülkeleriyle 2002’de 10,8 milyar dolar olan ticaret hacmimiz, 2022’de 132,8 milyar dolara yükselmiştir. Müslüman ülkelerin Türkiye'nin ihracatındaki payı yüzde 26'ya yükseldi. Bu rakam 2002'de sadece yüzde 11'di. Hedefimiz bu rakamı 5 yıl sonra yüzde 35'e çıkarmaktır.

Türkiye'de 2002'de sadece 5 bin yabancı yatırımcı vardı. Bugün 85 bin yabancı yatırımcı bulunmaktadır. Bunlar içinde çok fazla Arap ve İslam ülkelerinden yatırımcı bulunmaktadır. Bu yatırımların toplamı 252 milyar dolardır. Bunun yüzde 73'ü Avrupa ve ABD gibi batılı ülkelerden gelirken, 16 milyar dolara denk gelen yüzde 7'si ise KİK ülkelerinden gelen yatırımlardır" dedi.