Kozmetikte organik ürünlere ilgi artıyor

Yapılan araştırmalara göre; kadınlar her yıl ortalama, kozmetik ürünlerinde bulunan 2 kilogram zararlı kimyasal maddeyi vücutlarına alıyor. Son dönemde ise tüketicilerin kimyasal kozmetikten organik ürünlere yöneldiği izleniyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - 2012 yılında, uzun yıllar yurtiçinde ve yurtdışında ilaç sektöründe çalışmış Bora Önen ve Kemal Ozan Özyörük tarafından kurulan Ailemicinsaglik. com, bugün üçüncü ortak Kemal Macit’in de katılması ile doğal ve organik ürün sektöründe hizmet veriyor. 

Aslında hikaye, 2011 yılında Bora Önen’in, eşinin hamileliği döneminde, gıdalarda kullanılan sentetik maddeler, tarım ilaçları ve hormonlar üzerine araştırmaya yönelmesiyle başlıyor. Bu maddelerin insanlar ve çevre üzerindeki kısa ve uzun dönemdeki zararlarının yanı sıra insan vücudundan atılamayarak, anneden bebeğe aktarıldığını gören aile, yaptıkları araştırmalarda; gelişmiş ülkelerde, insanların her gün kullandıkları kozmetik, temizlik ve kişisel bakım ürünlerindeki kimyasallar ve toksin maddelerden uzaklaşma trendinde olduklarını ama henüz Türkiye’de bu bilincin oluşmadığını fark ediyorlar. Bunun üzerine ABD’nin ve dünyanın en büyük doğal ve organik zincirlerinden biri olan Wholefoods’un wholebody konseptini benimseyerek, bu ürünleri Türkiye’ye getirmeye başlıyorlar. Hedefleri Türk tüketicileri, doğal ve organik konusunda bilinçlendirerek doğru seçim yapmalarını sağlamak. 

Ailemicinsaglik.com kurucusu Bora Önen’e kulak verelim ve Türkiye’de kozmetik sektöründe organik ve doğal kavramlarına nasıl yaklaşıldığını dinleyelim: “Tüketiciler organik ürünler konusunda ilgililer ama ürünler ulaşılabilir olmadığından ister istemez bu ilgileri dağılıyor. İlgiyi arttırmanın ve daha geniş bir perspektifte bakabilmenin yolu tüketicilere doğru bilgi vermek. Ama ne yazık ki çoğu satış noktası doğru bilgilere sahip değil. Bunun en önemli nedeni ürünleri Türkiye’ye getiren firmaların yaklaşımı. Şu anda nasıl olsa sertifikalar bilinmiyor diye adında organik geçen ürünü organik olarak tanıtıyorlar ve satış noktaları da aynı şekilde tüketiciyle paylaşıyor. 

Ne yazık ki Türkiye’de henüz doğal ve organik ürün bilinci oturmadı çünkü çok yeni bir gündem maddesi ve kamuoyunda gerektiği kadar yer bulamıyor, doğru şekilde anlatılmıyor. 'Ürünü bahçemde yetiştiriyorum organik olarak yetiştiriyorum' diyorlar ama kullandığınız tohumdan, ekildiği toprağa, suya, etrafınızdaki çevre kirliliğine kadar her şey üretim sürecini etkiliyor. Hormon, kimyasal gübre ve tarım ilacı kullanılmayan ürünlere ‘organik’ demek hata. Kafa karıştıran bir diğer konu ise markaların isimlerinde geçen ‘organik’ kelimesi. Bu, sadece ürünün ya da markanın ismi. Oysa ürünün gerçekten organik olması için üzerinde sertifika ile belirtilmiş olması gerekiyor. 

Organik kozmetik üretebilmek için öncelikle içeriğinin organik olması gerekiyor. Bunun için bitkilerin organik şartlar altında üretilip sertifikalandırması gerekiyor. Taşınması ve prosesi aşamalarında aynı şekilde ürünlerin herhangi organik olmayan maddelerle temas etmemesi gerekiyor. Bütün bu süreç boyunda ürün takip edilerek sertifikalandırılıyor. Organik kozmetik zararlı kimyasallar, toksin madde, sentetik koku benzeri insana ve çevreye zarar veren içeriklerle formüle edilemez. Piyasada adında ‘Organic’ geçen ama üzerinde hiçbir sertifika olmayan ve gerçekte organik olmayan birçok kozmetik ve temizlik ürünleri mevcut, insanların buna dikkat ederek bu oyuna düşmemeleri gerekir. 

Dünyada belli başlı sertifikalar var. Bu konuda en üst standartlar Amerika ve İngiltere tarafından belirlenmiş durumda. Örneğin ABD’de ‘USDA Organic’ sertifikası alan bir ürün minimum yüzde 95 organik içeriklidir, ‘NSF’ sertifikalı bir ürün minimum yüzde 70 içeriklidir. Bunların yanında çok sık görünen EcoCert sertifikası hem doğal hem de organik sertifikası verir. Logolar aynıdır doğal ürünün logosunun altında ‘Natural Cosmetic’ organik ürünün logosunun altında ‘Organic Cosmetic’ yazar. ECOCERT ‘Organic Cosmetic’ sertifikasını alabilmek için %5-%10 arasında organik içerik kullanmak yeterlidir. Bunun gibi birçok sertifika vardır ve hepsinin standartları farklıdır. Tüm sertifikaları internetten girip araştırmanızda fayda var.”

Bu konularda ilginizi çekebilir