Moody's: Doların sistemli düşüşü Türkiye'ye yarar

Moody's: Doların sistemli düşüşü Türkiye'ye yarar

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'e göre dolardaki sistemli bir düşüşten en çok faydalanacak ülkelerden biri Türkiye olacak. Ancak dolardaki düşüş küresel kredi piyasasında bir paniğe yol açarsa yüksek cari açığa sahip Türkiye, ihtiyacı olan yabancı sermaye girişinde büyük sıkıntı yaşayabilecek. Dolar 1971'de Bretton Woods sisteminin çöküşünden sonraki en düşük değerleri görüyor. Derecelendirme kuruluşu Moody's tarafından hazırlanan "Derecelendirme kuruluşunun perspektifinden doların düşüşünden kazananlar ve kaybedenler" başlıklı raporda, ABD dolarında yaşanacak olası bir gerilemenin borçlanan ülkelerin stratejileri üzerindeki etkileri değerlendirildi. Amerikan doları, hem ödeme aracı hem de değer saklama aracı olarak dünyanın en popüler para birimi olmasına rağmen sıkıntılı günler yaşadığı ve önde gelen para birimleri karşısında Şubat 2002'den bugüne yüzde 20'den fazla değer kaybettiğine dikkat çekildi. ABD dolarının düşmesi ABD için ne ifade ediyor? Dolardaki düşüş aşama aşama gerçekleştiği için son yıllarda ABD'nin cari açığında azalma meydana geldiğinin ifade edildiği rapora göre bu durum ABD ekonomisi için pozitif etkiler yaratacak gibi gözüküyor. Raporda, net ihracat rakamları mevcut piyasa dalgalanmalarını dengeleyen önemli bir faktör olarak gösterildi. Dolarda yaşanabilecek daha belirgin bir düşüşün daha aktif olarak yönetilmesi gerekeceği kaydedilen raporda şöyle denildi: "Küresel yatırımcılar hatta ABD'li yatırımcılar düşük kârlara alternatif geliştirmek üzere ABD dışındaki seçenekleri değerlendirecekler. Bu durum, eğer merkez bankalarının ve büyük hükümet fonlarının ABD Doları'na ayırdıkları payı azaltmalarına neden olursa daha kötü etkilere yol açabilir. Bu bağlamda ellerinde büyük miktarda ABD hazine bonosu bulunduran Çin Merkez Bankası ve Japonya Merkez Bankası'nın üstleneceği rol büyük önem taşıyacaktır. Eğer yatırımcılar ABD Doları varlıklarına yatırımı kısarlar ve yatırımlarını ABD dışına kaydırırlarsa yabancı sermayenin ülkeye çekilmesi için sermayenin getirisini artıracak önlemlere başvurmak gerekecektir." Kazananlar ve kaybedenler kimler? ABD Doları'nın düşüşünü sürdürmesi halinde borcu yüksek olan Türkiye, Uruguay ve Filipinler gibi ülkelerin olumlu etkileneceği kaydedilirken Brezilya, Kolombiya, Peru gibi ülkeler için döviz kurunda yaşanan bu gelişmeler, borçlanma eğrisinde en azından olumlu bir rüzgar yaratabileceği belirtildi. Türkiye'nin dolardaki gerilemeden borç rasyosunun yüzde 6.5 ile 16.6 arasında etkilenebileceği tahmin edildi. Raporda, "2007 yılında Türk Lirası'nın dolar karşısında değer kazanması 2008'de de devam etti. Büyük miktarda dış finansman ihtiyacı, büyük cari açığı Türkiye'nin temel makro ekonomik hassasiyetlerini ifade ediyor. Bununla birlikte güçlü iç talep, kısılan yerli tasarruflar ve yüksek emtia fiyatları ile birlikte cari açık uzun süre kalıcı gibi gözüküyor. Eğer Amerikan dolarındaki gerileme sistemli bir halde sürerse bu durumun Türkiye'ye etkisi daha pozitif olacaktır. Ancak eğer bu gerileme küresel kredi krizini kötüleştirirse, bu durumda Türkiye ihtiyaç duyduğu büyük miktardaki yabancı fona ulaşmakta artan zorluk yaşayacaktır" ifadeleri kullanıldı. Ortadoğu, en homojen , Latin Amerika ve Asya ise en heterojen ülkeler arasında yer alırken Baltık ülkelerinde ise ABD Doları'ndaki gerileme, derecelendirmede aşağıya doğru bir baskı yaratabileceği söylendi. Raporda ,"Dikkate değer bir dolar düşüşü yapısal değişimleri gösterse de gelişmiş sanayi ülkeleri gerçek bir dirence sahipler ve etkin politikalarla yaşanan düşüşe tepki verebilirler. Eğer küresel dış borçlanmada ABD Doları'nın payına bakarsak son yıllarda dolarda yaşanan gerilemelerin derece değişimlerinde olumlu bir katkıda bulunduğunu söyleyebiliriz. Böyle bir gerileme -neden olabileceği olumsuz etkilerin yanı sıra- yüksek dış borç yükü altında olan ülkelerin kredi notuna en azından biraz da olsa destek olacaktır. Ancak yaşanan gerileme aşırı ısınmış az sayıda ekonomide negatif bir etkiye sahip olabilecektir. Bununla birlikte dolardaki düşüşün hızına ve çevresel şartlara bağlı olarak ABD Doları'ndaki zayıflama sürecinin uzaması, dünya ekonomisini oldukça büyük ölçüde etkileyecek, piyasalar üzerindeki ABD egemenliğine meydan okunarak çok kutuplu bir dünyaya doğru bir adım atılacaktır" denildi.