”Strateji belgesi haziranda nihai hale gelecek”
İş dünyası ve meslek örgütleri ile bir araya gelen Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesinin vizyonunu açıkladı
İSTANBUL - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesiyle ilgili olarak haziran ayında strateji belgesinin nihai hale getirilmesini amaçladıklarını, ağustos itibariyle de nihai belgeyi gözden geçirip yayınlanacak hale getirmek arzusunda olduklarını bildirdi.
Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesi çerçevesinde Başbakanlık Dolmabahçe Ofisinde iş dünyası ve meslek örgütleri ile bir araya geldi.
Ekren, toplantı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, strateji belgesi hazırlık çalışmalarına değinerek, İstanbul'un özel kesimi, finans sektörü ve kamu sektörüyle görüşmeyi tamamladıklarını, bu toplantıda sanayi ve iş adamları grubunun düşüncelerini alacaklarını, bu akşam da medya yöneticileriyle genel bir değerlendirme yapıp sürecin yeni aşamasını başlatmış olacaklarını söyledi.
Mayıs ayı itibariyle çalışma gruplarının raporlarının tesliminin tamamlanmasını planladıklarını kaydeden Ekren, "Haziran ayında ise strateji belgesinin nihai hale getirilmesini amaçlıyoruz. Ağustos itibariyle de nihai belgeyi sizlerle gözden geçirip artık yayınlanacak hale getirmek arzusundayız" diye konuştu.
Toplantının gündeminin çalışma grup başkanlarının görevlerini ilgili katılımcılara aktarmak, çalışma grubunun nasıl işleyeceğini belirlemek, özellikle özel ve kamu sektörü koordinasyonunun nasıl sağlanacağını ortaya koymak olduğunu belirten Ekren, finans merkezi açısından İstanbul'un önemine de değindi.
Projenin vizyonu
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesinin vizyonunun, ilk aşamada bölgesel, ikinci aşamada ise küresel bir finans merkezi haline gelmek olduğunu belirtirken, "Bizim düşündüğümüz ilk 10 yıl içinde bölgesel, 30 yıl içinde de küresel bir finans merkezi olmaktır. Ancak, kurgusunu düzgün yaptığımızda, uygulama prosedürünü sağlıklı belirlediğimizde, süreleri çok daha erken şekilde gerçekleştirme ihtimalimiz de oldukça yüksektir" diye konuştu.
Özel sektörün ve kamu sektörünün bu projede iyi bir yönetişim örneği vermelerini de arzu ettiklerini dile getiren Ekren, şunları kaydetti:
"Bu süreçte özellikle valiliğimizin, belediye başkanlığımızın, meslek kuruluşlarımızın, iş dünyamızın, üniversitelerimizin, yabancı paydaşlarımızın tümünün projede kapsanması ilk önceliklerimizden biri olacaktır. bu toplantıda oluşturduğumuz çalışma gruplarına, iş dünyasından, üniversitelerden, meslek kuruluşlarından ve yabancı paydaşlardan en azından birer temsilci bulunmasını, süreci yine birlikte yönetmemizin özel bir önemi olduğunu ifade ediyorum."
"Ciddi bir manivela"
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekren, "Yeni nesil reform sürecinde Türk bankacılık, finans sektörünün, Türk sermaye piyasasının avantajlarını iyi değerlendirip İstanbul Finans Merkezi Projesi kapsamında hukuksal, mali, finansal, fonksiyonel ve kurumsal ihtiyaçlarımızı ve eksikliklerimizi giderip, bölgeye ve çevreye yeni bir finans merkezi sunmayı da arzu ediyoruz. Böylece finans merkezi oluşma sürecinde tasarrufların yön ve şeklini de yeniden şekillendirme söz konusu olacak, büyümeye katkıyla da tasarrufların artırılması da mümkün olacaktır" şeklinde konuştu.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesinin, Türkiye'nin sahip olduğu imkan ve kaynakları hem ulusal hem de bölgesel düzeyde etkin şekilde kullanmalarını sağlayacak ciddi bir manivela olduğunu, bütün imkan ve kaynakları birleştirdiklerinde sadece İstanbul için değil, İstanbul'un, öncelikle Türkiye, bir adım sonra bölge için, daha geniş anlamda da bütün dünya için ciddi bir cazibe merkezi olacağını ifade etti.
Ekren, Merkez Bankası ve diğer kamu finansal kuruluşlarının İstanbul'a taşınması ile ilgili yasal düzenlemenin Meclis'e gönderildiğini, Meclis'teki yoğunluğa bağlı olarak da ilgili komisyonlarda tartışılacağını, Genel Kurul'da parlamentonun takdirine arz edildikten sonra gerekli sonucu alıp karar vereceklerini bildirdi. Nazım Ekren, İstanbul Finans Merkezi Projesi'nin bugünün projesi olmadığını da sözlerine ekledi.