Sanat, hayat ve girişimcilik

Ünlü sanatçı Ai Weiwei yaptığı porselen çalışmalarıyla Sakıp Sabancı Müzesi’nde… Müzede sergilenenler, eserlerinin yanında Weiwei’in sanat gibi ortaya koyduğu hayat biçimi ve duruşu… “Hayat sanattır.Sanat hayat. İkisini hiçbir zaman ayırmam” diyor Ai Weiwei.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Volkan Akı

Davet Sakıp Sabancı Müzesi’ndeydi (SSM) ve öncesinde Ai W eiwei sergisini gezecektik. Sözünü ettiğim davet, girişimcilik alt yapısı Endeavor’ın sonbahar buluşmasıydı… Sergiden çıkmış ve aslında biraz da sarsılmıştım. Bu kadar etkileneceğimi tahmin etmedim… Sonuçta aktivist özelliklerini bilseniz de “Çok yetenekli bir porselen sanatçısı” diye de biraz klişelendirmiş olabilirsiniz. Fakat âdeta tüm yaşamı bir sanat olan ve sanatı da aslında böyle değerlendiren, her eserde bir hayat dersi veren bir sanatçıdan etkilenmemek mümkün değil. Porselenler onun elinde porselen olmaktan çıkıp sanat olmanın yanında, felsefe ve vizyona dönüşmüş… “En büyük sanatım duruşum ve yaşam biçimimdir” diyor. Ve bunu bizzat yaşadıkları ve yaptıklarıyla kanıtlıyor.

Girişimcilik ve Ai Weiwei...
Yaşam çok geçici ve Ai Weiwei insanoğlunun geleneklerle hayata tutunduğunu vurgulasa da, geleneklerin oluşturduğu değişmezliğe, dogmalara, statükoya da karşı… Bu yüzden aslında hiçbir şey değişmiyor. “Odysseia” adlı duvara yaptığı eserde; savaş, harebeler, yolculuk, denizi geçmek, sığınmacı kampları ve Ortadoğu’da savaşı aynı düzlemde resmediyor. Antik Yunan’dan, Mısır’dan bu yana hiçbir şey çok fazla değişmiyor. İnsanlar, tarihler, araçlar değişse de kavga hep aynı. İşte bu noktada hep düzene karşı oluyor.
Bunlara bakıp Endeavor toplantısına geçtiğimde Başkan Emre Kurttepeli de aynı vurguları yapıyordu. Girişimcinin mevcut düzen içinde daha iyiyi nasıl aradığını, araması gerektiğini anlatıyordu. Ortak payda-mevcut payda, mevcut düzene bağlı kalmamak, kabul etmemek ve yeni yollar aramak… Aslında her şey belli bir anlam içinde…

Bir sanat olarak hayat!
Ai Weiwei’in hayatına bir sanat olarak bakıldığında, pek çok şeyi bilinçli yaşadığını ya da tarihe not düşmeye çalıştığını ve biraz ironik sembollerle bunu anlattığını görüyoruz. Çin’de yönetim tarafından atölye yapması için verilen arazide, daha yapı tamamlanmadan yıkım kararı çıkması bugün hepimizin yaşadığı yönetim anlayışlarına örnek…
Ai Weiwei’in bu yıkımdan önce verdiği yengeç yeme partisini ve binlerce yengeci porselen bir yığın şeklinde bir sanat eserine dönüştürmesi ise ölümsüz bir protesto gibi… Hayatı böyle sanat gibi yaşamanın pek çok örneği Ai Weiwei’de var. Örneğin ilk kez bir arada sergilenen Kaplan, Kaplan, Kaplan; Ai Weiwei’in hem geleneksel sanatlara hem hem de çağdaş sorunlara duyduğu ilginin bir göstergesi. Bu eser yaklaşık 3 bin porselen kırığından oluşuyor. Burada ortaya çıkan kaplan motifi, Gazze’de bir hayvanat bahçesinde açlık ve susuzluktan ölen hayvanlara bir gönderme içeriyor.

Çaydanlık Emzikleri
Ai Weiwei’in yıllarca toplanan parçalardan oluşan eseri Çaydanlık Emzikleri, Song Hanedanı dönemine ait çaydanlıkları bir araya getiriyor. Ai Weiwei’in tekrarlama ve çoğaltma uygulamaları dikkate alındığında, bu çalışma çağrışımlarıyla ve yapısıyla farklı düzeylerde işlev görüyor. Etrafındaki duvar kağıdında yer alan motifl eri de hatırlatan emzikler, ağız benzeri özgün işlevleri düşünüldüğünde, ifade özgürlüğünü ya da bu özgürlüğün sınırlanışının metaforu olabilir.

Gelenekleri dönüştürmek
“Gelenek sadece hazır bir nesnedir. Yeni bir jestte bulunmak, onu bir referans olarak, sonuçtan çok başlangıç noktası olarak kullanmak bize düşer. Tabii ki geçmişimiz ve geçmişle ilgili anılarımız karşısında tutumlarımız ve yorumlarımız çok farklıdır. Geçmişimiz asla bir bütün olmadı, parçalandı. Hem Çin’de hem çalışmalarımda…” Evet Ai Weiwei geleneği böyle tanımlıyor. Ai Weiwei sanat yaşamı boyunca, var olan değer sistemlerini sorgulamak için faklı dönüştürme yöntemleri kullanmış. Ölülerin küllerinin saklandığı kadim kapları parçalamaktan bu kapların neredeyse tıpkılarını yapmaya doğru uzanan bu yöntemler, sanatçının kendisine geleneksel formları kullanarak yeni bir dil yaratma olanağını sunan bu malzemeye bağlılığının arkasında yatan nedenleri gösteriyor. Kısaca porselen onun için bir kendini ifade etme aracı… Son bir not; pek çok eserde Ai Weiwei Çin porselen üretiminde yer alan organik formları taklit ediyor. Karpuz ve Pazar çalışmalarında olduğu gibi… Aslında burdan da yola çıkarak hayatta neyin gerçek neyin taklit olduğunu ayırt etmenin zorluğuna dikkat çekiyor.

28 OCAK'A KADAR
“Ai Weiwei Porselene Dair” sergisi, Sakıp Sabancı Müzesi’nde 28 Ocak 2018 tarihine kadar görülebilecek.

SSM'DE BULUŞTULAR
Endeavor’ın Türkiye ofisinin Yönetim Kurulu Üyeleri (yanda) Mentor Ağı ve Girişimcileri, “Endeavor On Board” etkinliği için The Seed’de bir araya geldi. Buluşmanın öncesinde Sakıp Sabancı Müzesi’nde yer alan “Ai Weiwei Porselene Dair” sergisi gezildi.