Jeopolitik risk baskı yapmaya devam ediyor
MB Başkanı Başçı'nın faiz indirimlerinin temkinli, ölçülü ve kademeli olacağını belirtmesi TL'deki baskıyı kısmen azalttı. Ancak, TL'deki değer kaybı azalsa da Türkiye jeopolitik risklerden daha belirgin etkilenmeyi sürdürüyor
İSTANBUL - Irak kaynaklı jeopolitik riskler nedeniyle TL'nin dolar karşısındaki değer kaybı devam ederken, TCMB Başkanı Erdem Başçı'nın olası bir faiz indirimin temkinli, ölçülü ve kademeli olacağını belirtmesi siyasilerden gelen bir kerede sert faiz indirimi talebinin gerçekleşmeyeceğine işaret etmesiyle TL'deki baskı azaldı.
Hükümet kanadından özellikle Başbakan Erdoğan'ın TCMB'nin daha yüksek faiz indirimi yapması gerektiği yönündeki açıklamaları ve eleştirileri Merkez Bankası'nın bağımsızşığı ve faiz kararlarına yansıma konusunda piyasada tedirginlik yaratıyordu.
Güne Irak kaynaklı artan jeopolitik risklerin etkisiyle 2.1350'lerde başlayan ve son 1.5 ayın en yüksek seviyesi olan 2.1455'i test eden dolar/TL, Başçı'nın açıklamaları ardından 2.2370/2.1375 seviyesine geriledi.
Bir bankanın döviz masası müdürü, "Başçı'nın açıklamaları TL'yi destekledi. 'İndirim olur ise ölçülü olur' açıklaması önemli. Enflasyona odaklanacağına dair açıklamalar önemli. Bağımsızlığa yapılan vurgu ve hükümete yönelik açıklamaları çok net. Tüm bunlar TL için olumlu ve piyasada etkisi hissedildi" dedi.
Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı, Konya Ticaret Odası'nda yaptığı konuşmada TCMB'nin aslında hükümetin vekili olduğunu bir vesayet kurumu olmadığını ve siyasetin dışında olduğuna dikkat çekti.
Faizlerin yüksek olmasını kendisinin de istemediğini ancak bunun bir politika aracı olduğuna dikkat çeken Başçı, politika araçlarını kullanmaktan çekinmeyeceklerini söyledi. Başçı temkinli ölçülü ve kademeli indirimin geçmişte 25,50 ve 75 baz puan olduğunu da belirtti.
Başçı'nın açıklamaları TL'deki değer kaybını azaltsa Türkiye jeopolitik risklerden daha belirgin etkilenmeyi sürdürüyor. Bankacılar bunun en önemli nedenlerinin ise bölgeye yakınlık, petrol fiyatlarına bağımlılık ve rehinelerin henüz serbest bırakılmamış olması olarak belirttiler.
