'Darbe başarılı olsaydı Gülen Türkiye'ye gelirdi'

Adalet Bakanı Bozdağ, darbe girişiminin başarılı olması halinde Gülen'in Türkiye'ye gelme ihtimaline ilişkin, "Benim kanaatim, gelirdi. Çünkü darbeyi yapan Fetullah Gülen, 40 yıldır bu darbe için hazırlanıyor." dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Habertürk televizyonunda katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Darbe girişimi gerçeğe dönüşseydi Fetullah Gülen, örgüt lideri olarak Türkiye'ye gelecek miydi?" sorusuna Bozdağ, şu karşılığı verdi:

"Benim kanaatim gelirdi. Çünkü darbeyi yapan Fetullah Gülen, 40 yıldır bu darbe için hazırlanıyor. Devletin kılcal damarlarına kadar sızdıran ve bunların hepsini vakti için hazırlayan bir beyin o. Orduya, ülkeye, yargıya, devletin her kademesine sızacaksınız, gün geldiği zaman devleti kilitleyeceksiniz ve darbe yapılacak ve yeni bir dünya kurulacak. Onların hedefi bambaşka. Ben daha önce söyledim. Humeyni Paris'te nasıl döndüyse, Fetullah Gülen de Türkiye'ye öyle dönecekti ve Türkiye'de sadece anayasa rafa kaldırılmış olmayacaktı, bana göre rejim de değişecekti."

'15 Temmuz'dan sonra herkes bu işe inandı'

Bu örgütün Türkiye'de okullarda, dershanelerde, üniversitelerde yetiştirdiği kişilerin Türkiye için "tehlike, tehdit ve ölüm makinesine" dönüştüğüne dikkati çeken Bozdağ, örgütün yabancı ülkelerde yetiştirdiği kişiler için de durumun farklı olmadığını belirtti.

Bozdağ, "Yarın Amerika'da bir iktidar kavgasında kendi istikametinde bir yapı oluşturmak için kendi yetiştirdiği elemanlarla Amerika'nın içinde de Türkiye'de yaptığını yapabilir. Başka ülkelerde de yapabilir." dedi.

Bugüne kadar Fetullahçı Terör Örgütü'ne dair pek çok şeyin kendilerine söylendiğini, anlatıldığını ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"CHP'si anlattı, başkası anlattı. Biz bunlara inanmadık. Hatta 'alnı secdeye gelen insanlardan zarar gelmez.' dedik, bunlara farklı bir gözle baktık, biz reddettik. 17 Aralık'tan sonra da biz anlattık dilimiz döndüğü kadar, yüksek sesle herkese anlattık. Bu sefer de 'AK Parti kendine operasyon yapıyor, bunlar o yüzden canı yandığı için bunu söylüyor.' dedi ve bizi abartmakla, paranoyaya kapılmakla suçladılar. Bu sefer 17 Aralık'a kadar bize bu işi anlatanlar inanmadı. Ama 15 Temmuz'dan sonra herkes bu işe inandı. 

Artık diyoruz ki, 'bizim hep beraber birbirimizi itham etmek, dün senin şu kadar taksiratın vardı, benim bu kadar taksiratım vardı, siz bunu yaptınız, biz bunu yaptık.' Kim yaptıysa yaptı, sonuçta bu ülke için büyük bir tehlike, tehdit, kötülük, vahşet ortaya çıktı. Bizim yapacağımız şey, bu tehlikeyi, tehdidi bundan sonrası için bertaraf etmektir. Kim bu bertaraf etme sürecinde hükümetle beraber olursa millet ona büyük değer verecektir. Benim ondan hiç şüphem yok."