3 belediyeden Türk Dünyası Vakfı’na ‘mal varlığı’ tepkisi

Eskişehir’den 3 belediye, Türk Dünyası Ajansı’nın tasfiye edilen mal varlığının Büyükşehir Belediyesi ile İl Özel İdaresi yerine Türk Dünyası Vakfı’na aktarılmasının kanunlara aykırı olduğunu öne sürdü

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DİLEK TOPRAK

ESKİŞEHİR - Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı’nın tüzel kişiliğinin sona ermesinin ardından faaliyetlerine devam etmesi amacıyla yerine Türk Dünyası Kültür Vakfı kurulması Eskişehir’den 3 belediyenin tepkisiyle karşılaştı. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt birlikte yaptıkları açıklamada, Türk Dünyası Ajansı’nın görevi ve yetkisi olmamasına rağmen, Büyükşehir Belediyesi ile İl Özel İdaresi’ne tasfiye yolu ile bırakılması gereken 500 bin TL’yi kuruluş mal varlığı olarak Türk Dünyası Vakfı’na aktarıldığını belirterek, bu durumun kanunlara aykırı olduğunu ileri sürdü. 

3 belediye başkanı adına konuşan Yılmaz Büyükerşen, yasal mevzuat gereğince, Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Yönetim Kurulu’nun 30 Haziran 2014 tarihinden başlayarak 6 ay içinde tasfiyesi ile ilgili işleri, bizzat kendisi yaparak, sonlandırması gerekirken, kanuna aykırı şekilde, Koordinasyon Kurulu kararıyla yarım kalan işleri yetkisi olmayan Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları’na (YİKOB) bıraktığını vurgulayarak, “Dolayısıyla henüz tasfiyeye ait herhangi bir sonuç ortaya konamamıştır. Bu arada, Ajans Yönetimi Kanun ve Bakanlar Kurulu Kararı’nda bulunmayan bir yetkiyi de kullanarak, Eskişehir 2013 Kültür Dünyası Başkenti etkinliklerinde harcanması gereken ve harcanmadığı takdirde Büyükşehir Belediyesi ile İl Özel İdaresi’ne tasfiye yolu ile bırakılması gereken Ajans nakit varlığından 500 bin TL’yi kuruluş mal varlığı olarak “Türk Dünyası Vakfı”- na aktarmak suretiyle vakıf kurmuştur. Ajansın böyle bir görevi ve yetkisi yoktur. Dolayısı ile karar ve eylemi kanunsuzdur” diye konuştu.

Ajans yönetim kurulunun vakıf kurma yetkisi yok 

Ajansın 500 bin TL’sini bir vakfın kuruluşu için veremeyeceğini savunan Büyükerşen, “Söz konusu ajansın parasal varlığının önce Eskişehir Birlik Vakfı adının geçtiği Vakıf senedi ile tescil yaptırılmışken, bilahare tavzih kararı ile Türk Dünyası Vakfı’na dönüştürülmesi dikkat ve şüphe çekicidir, şaibelidir. Ajans yönetim kurulunun vakıf kurma kanuni yetkisinin olmadığı halde vakıf kurup yine kanuni yetkisi bulunmadan 500 bin TL’yi vakfa, mal varlığı olarak vermesi yasal mevzuata tamamen aykırı olduğu cihetle vakıf genel kurul üyesi olmamızı hukuka aykırı bulduğumuz için genel kurula katılmıyor ve durumu vakıf başkanlığı ile genel kurulun yanı sıra kamuoyuna duyurmayı bir görev addediyoruz” şeklinde açıklama yaptı. 

‘Tasfiye edilen ödenek 2 eşit parçaya bölünür’ 

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Hakkında Kanun’un (Kanun no: 6303) Tasfiye başlıklı 6. maddesinde şu ifadeler yer alıyor: (1) Yönetim Kurulu, Türk Dünyası Kültür Başkentliği uygulamasının sona ereceği 31/12/2013 tarihinden itibaren altı ay içinde tasfiye işlemlerini tamamlar. (2) Toplanan ödenek, gelir ve bağışlardan artan meblağ, tasfiyeyi müteakip iki eşit parçaya bölünüp, kültür ve sanat etkinlikleri için kullanılmak üzere Eskişehir İl Özel İdaresi ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi bütçelerine gelir olarak kaydedilir.

Vakıftan suçlamalara gerçeğe aykırı nitelemesi 

Türk Dünyası Vakfı’ndan 3 belediye başkanına cevap niteliğinde yapılan basın duyurusunda ise vakfa ‘hukuka aykırı’ denmesinin yakışıksız ve gerçeğe aykırı olduğu belirtilerek, “4. Asliye Hukuk Mahkemesi 9 Temmuz 2014’te vakfın kuruluşunu tescil etti. Ancak gerekçeli kararda mahkemenin dosyayı özetlediği kısımda sehven Birlik Vakfı’ndan bahsedilmiştir. Gerekçeli kararın hüküm kısmında “Türk Dünyası Vakfı’nın Tesciline” ibaresi yer almıştır. Daha sonra mahkeme tarafından sehven yapılan bu yanlışlık fark edilmiş ve yine mahkeme tarafından 5 Temmuz’da düzeltilmiştir. Mahkemenin Tavzih kararı Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne de tebliğ edilmiştir “ denildi. Açıklamada Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün 12 Temmuz’da 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tavzih kararını temyiz etmeyeceğini bildirdiği kaydedilerek, “Aynı mahkeme 12 Temmuz’da vakfın tescilinin kesinleştiğini tasdik etti. 16 Temuz’da Resmî Gazete’de yayınlandı. Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Koordinasyon Kurulu da 19 Aralık 2014’te vakfı uygun buldu. Vakfımız hem hukuk önünde hem de yetkili devlet kademelerinde geçerli, meşru tüzel kişiliğe haiz bir kurumdur. Süreç ve yapılan işlemler hukuka uygundur. Tescil aşamasında mahkemenin yaptığı yanlışlıktan dolayı Birlik Vakfı ile Vakfımızın ilişkilendirilmesi ise sadece bir itibarsızlaştırma gayretidir” ifadesi kullanıldı.

Bu konularda ilginizi çekebilir