Altının ucuz kuzeni parlıyor
Atılım MURAT
Finans piyasalarındaki gerginlik devam ediyor. Risk iştahı bir iniyor bir çıkıyor. Geçen haftadan itibaren piyasada Euro-pozitif bir hava oluşmuştu. Dün Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan AB stres testi ile ilgili olumsuz haber Euro'nun havasını bozdu. Fiyatlardaki oynaklık, büyük riskler barındırıyor. Yılın geri kalan kısmı oldukça zor geçecek. Yeni bir tahvil alım programının gölgesindeki Dolar'ın tekrar yükselişe başlayabilmesi için bazı şartların oluşması gerekiyor. Bu şartların ilki; Çin makro verilerinin hayal kırıklığı yaratması. İkincisi, AB ülkelerindeki borç krizinin piyasaları tekrar vurması. Bunlar gerçekleşmedikçe Dolar'ın agresif yükselişler yapması zor. Yeni tahvil alım programının konuşulması, dolar üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor. Mart 2009'da açıklanan ilk tahvil alım programından sonra Dolar hızla değer yitirmişti. Geçen hafta Bernanke, uzun vadeli tahvil alımlarının en sevdiği müdahale şekli olduğunu söyledi. Tabii yeni bir program, ekonomik verilerin durumu ile de alakalı. Son iki aydır genel olarak beklentilerin altında kalan ABD verileri, önümüzdeki haftalarda iyileşme gösterebilirler. Cuma günü yayımlanan ABD istihdam verisi fena değildi. İstihdam rakamlarının beklentilerin üzerinde gelmesi, sanayi üretimi ve kişisel harcamalar verilerini de olumlu etkileyebilir. Gayrimenkul verileri dibe vurdukları için, biraz toparlanabilirler. Önümüzdeki günlerin en önemli verisi olan 'perakende satış verisi' de yukarı doğru bir hamle yapabilir. Bu verilerden pozitif sinyaller gelirse, Fed 21 Eylül'deki toplantıda yeni bir program kararı almaz. Yine de, Fed'in bu yılın sonunda ya da 2011 başında yeni likidite önlemleri açıklayabileceğini düşünüyorum. Bunun dışında, İngiltere Merkez Bankası(İMB) da tahvil alımları konusunda Fed'i izleyebilir. İMB, Mart 2009'da Fed ile birlikte tahvil alım programına başlamıştı. Aslında bu büyük bir tesadüf değil. Fed ve İMB'nin faiz dönemleri, 1999'dan beri benzerlik gösteriyor. İngiliz verileri düşüşteyken, enflasyon oranı son 10 ayın en düşük seviyesindeyken, İMB'nin faiz artırımına gideceğini düşünmek saçma olur. Bütün bunları alt alta koyarsak; sterlin(GBP) konusunda insan pek iyimser olamıyor.
Geçen sene açıklanan tahvil alım programlarından sonra, değerli metaller büyük yükselişler yaşadılar. Hem Fed hem de İMB para basmaya yeniden başlarsa, altın ve gümüşteki yükselişler devam edebilir. Gümüşü altına göre daha avantajlı gördüğümü aylardır vurguluyorum. Gümüş, 2008'deki zirvesinden hala uzakta($21.35). Altın ne zaman yükselişe geçse, bütün ilgiyi üzerine çekiyor. Oysa, altının ucuz kuzeni gümüş, altından daha iyi getiri bırakıyor. Bu, altın/gümüş rasyosundan da açık biçimde görülüyor. Altın yükseliyor, ancak gümüş ondan daha iyi performans gösteriyor. Rasyo düşüyor. Değerli metaller konusunda pozitif görüşlere sahipseniz, altından daha ucuz fiyata sahip olan gümüşü bir alternatif olarak düşünebilirsiniz.