Baykal'dan 'Balyoz' yorumu: Siyasal hesaplaşma

CHP lideri Baykal, "Balyoz Güvenlik Harekatı Planı" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmanın hukuk süreci olmadığını söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Balyoz Güvenlik Harekatı Planı" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmayı, "Bu hukuk süreci değil, siyasal hesaplaşma sürecidir" diye değerlendirdi. Baykal, "faşizmden demokrasiye geçen ülkelerde, bu çapta bir tasfiye, sindirme operasyonu gerçekleşmediğini" belirterek, "Sabaha karşı 4'te kapınız çalındığında 'olsa olsa sütçüdür' diyebiliyorsanız demokrasi vardır" dedi.

Baykal, partisinin TBMM grubunda ekonomideki gelişmeleri ve eski kuvvet komutanlarının gözaltına alınmasını değerlendirdi.

Türkiye'nin, Cumhuriyet tarihi boyunca isyanlar, darbeler, çok köklü acılar, travmalar, iç çekişmeler yaşadığını, ihtilal girişimleri yapıldığını vurgulayan Baykal, "Ama bu 80 yılı aşkın tarihi süreç içesinde 1 gün bile Türkiye'de, dün, önceki gün yaşanan olaylarla karşı karşıya kalınmamıştır" dedi.

Baykal, ilk kez Türkiye'de, yargının, yargı karşısına Hükümet kararıyla çıkarıldığını öne sürerek, "Kimse bir aldatmacaya alet olmasın, bu olayların arkasında sanmayın ki hukuk duyarlılığı içinde harekete geçen başka hukukçular vardır. Bu olayların arkasında, doğrudan siyaset vardır. Türkiye'nin bu içine girdiği süreç; adaletin, yargının siyasalaşmakta olduğunu, siyasetin, yargıyı kendi amaçları için artık fiilen kullanmaya başladığını bize göstermektedir. Bunun sonucunda Türkiye'de ilk kez kuvvet komutanları, ordu komutanları gözaltına alınmıştır" görüşünü savundu.

"Korku ruhunuza işlediyse, ülke demokratik olmaktan çıkmış demektir"

Baykal, bildiği kadarıyla hiçbir demokratik ülkede, bu kadar büyük, çarpıcı bir operasyon olmadığını ifade etti.

Deniz Baykal, ihtilaller, isyanlar yaşayan Türkiye'de böyle bir olay gerçekleşmediğini, büyük olayların yaşandığı ülkelerde dahil böyle bir manzara ortaya çıkmadığını, askeri müdahalenin olduğu Yunanistan'da böyle bir tablonun görülmediğini söyledi. Baykal, faşizmden demokrasiye geçen ülkelerde, bu çapta bir tasfiye, sindirme operasyonu gerçekleşmediğini dile getirdi.

Demokrasi ve hukuk devletini, "öngörülebilirlik rejimi" olarak nitelendiren Baykal, "Sabaha karşı 4'te kapınız çalındığı zaman, 'olsa olsa sütçüdür' diyebiliyorsanız, demokrasi vardır. Sabaha karşı 4'te ister hukuk adamı, ister siyaset adamı, gazeteci, emekli asker, görevde asker olun, kapı çalındığında 'eyvah geldiler' demek durumunda kalıyorsanız, eğer korku sizin ruhunuza işlediyse ve bunda haklıysanız, o ülke demokratik ülke olmaktan çıkmış demektir" görüşünü dile getirdi.

"7 yıl boyunca neyi beklediniz?"

Tutuklamalar karşısında vatandaşın doğal olarak "Niçin?" diye sorduğunu vurgulayan Baykal, şöyle devam etti:

"(Bunlar, önümüzdeki aylarda darbe yapacaklardı, bir darbe girişimi içindeydiler, şimdi elleri tutuldu, o nedenle gözaltına alındılar) mı diyoruz? Aklı başında hiç kimse bu insanların böyle bir darbe gerçekleştirme çalışması içinde şu anda bulundukları kanaatinde değil. Bunlar, geçmişte güç ellerindeyken, darbe yapmaya fiilen giriştiler ve yapamadılar, bu anlaşıldı, şimdi hesap sormak üzere mi gözaltına alıyoruz? 2003'te bu iş olmuş, 7 yıl boyunca bu insanlar, bu darbe projesini ortaya koyduklarında, bunu kendi Silahlı Kuvvetler düzeni içinde birilerinden mi sakladılar, o zamanki askeri hiyerarşi, Genelkurmay Başkanı, diğer askeri yetkililer bundan haberdar değil miydi? Onların yaptıkları iş, Silahlı Kuvvetlerin bir kurum olarak, ortak sorumluluğu içinde yapılmış bir iş miydi değil miydi? Bunlar onlardan ayrı bir iş yapıyordu, gizli mi yapıyorlardı? Bir askeri tatbikat vesilesiyle, aslında bir askeri darbeye yönelik bir proje ortaya koymuşlar. Bu tatbikattan, Genelkurmayın, bütün yetkililerin, Milli Savunma Bakanı'nın haberi var, saklı gizli bir şey değil. Bu arada 'sen askeri darbe planlaması yapıyorsun' diye düşünmüşler? 7 yıl sonra mı düşündünüz? O zaman niye harekete geçmediniz? 7 yıl boyunca neyi beklediniz? 'Bilmiyorduk, yeni öğrendik' Allah Allah, her şey ortada, resmi bir tatbikat uygulaması, gizli, kapalı bir olay yok, açık bir olay var. O açık olay, darbe hazırlığıymış. Bu hazırlığı sadece bu 48 kişi mi yapmış? Bu 48 kişi bunu yaparken, onların kumandanları, amirleri, onların bakanları, başbakanları neredeymiş?"

Bu konularda ilginizi çekebilir