Büyükelçi Bass'in sözleri ne anlama geliyor?

Uzmanlar Türkiye'den ayrılacak olan ABD Büyükelçisi Bass'ın sözlerini değerlendirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beril Dedeoğlu ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, hafta sonu Türkiye'den ayrılacak olan ABD Büyükelçisi Bass'ın sözlerini değerlendirdi.

Prof. Dr. Dedeoğlu, Bass'ın açıklamalarının olumlu ve olumsuz olarak iki yönden ele alınması gerektiğini belirterek, ABD'nin uluslararası terörizm konusunda Türkiye ile iş birliği içerisinde olmasının ve bunun devamını arzu etmesinin olumlu olduğunu vurguladı.

"Fakat sayemizde bu işler olmuyor gibi bir anlam da çıkıyor." diyen Dedeoğlu, bu ifadenin bir taraftan "Elimizi çekersek eylem olabilir", diğer taraftan da "DEAŞ üzerinde bu kadar etkiliyiz" anlamına gelebileceğine işaret etti.

"Büyükelçi'nin sözleri 'örgütü yönlendiririz' iması taşıyor"

ABD'nin, DEAŞ üzerinde etkisi olduğu izlenimi oluşturmasına rağmen iddia edildiği şekilde bir etkisinin bulunmadığına vurgu yapan Prof. Dr. Dedeoğlu, "John Bass bir diplomat ve sözleri 'Biz istediğimiz terör örgütünü yönlendirebiliriz' gibi bir ima taşıyor. Bu çok doğru değil." ifadelerini kullandı.

Bass'ın ifadelerinin, Türkiye ve ABD arasındaki müzakerelerdeki konuşma konularını belli bir alana sıkıştırma amacı taşıdığının altını çizen Prof. Dr. Dedeoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"(Bass ifadeleriyle) Vize meselesi ile ilgili çözüm yolunu da daraltmış vaziyette. Yani sorunu küçültmüş, iki devlet arasındaki ilişkilerde de 'gerilimi artırmayın' demeye çalışıyor. Vize meselesinde çıkış bellidir. Bizi tatmin edecek gerekçeleri verin, biz de kimseyi saklamadık. El sıkışalım ayrılalım diyor. Ama iki ülke arasındaki genel sorunlara işaret edecek noktayı da DEAŞ çerçevesine bağlıyor."

Prof. Dr. Dedeoğlu, bu ifadelerle Bass'ın hedefinin ABD'nin terör örgütü DEAŞ'ı tutabilecek ve yönlendirebilecek bir kapasitesi olduğu izlenimini yaratmayı hedeflediğine dikkati çekerek, "Hiçbir diplomat inceliğine yakışmayacak tehdit ve itiraf, hepsi mevcut bu cümlenin içinde." dedi.

Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar:
Bu cümle pek çok spekülasyonu beraberinde getiriyor

Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar ise "Türkiye'de 9,5 aydır DEAŞ saldırısı olmuyor" diyen Büyükelçi Bass'ın, söz ettiği tarihten itibaren DEAŞ ile mücadelede iş birliğine bağlı ABD'nin hangi tehditleri engellediklerine dair veriler ortaya çıkarsa ancak sağlıklı bir muhakemenin kurulabileceğini dile getirdi.

"Bütün bu yaşananlar ABD'nin Türk halkı gözündeki dostluğunu zedeledi" diyen Ağar, "Bunu gidermenin yolu Bass çıkıp, Türkiye'ye DEAŞ ile ilgili ne tür istihbarat sağladıklarını, hangi desteği verdiklerini söylemeli ki bu konuda insanların kafalarındaki ABD ile ilgili şüpheler ortadan kalksın" açıklamasında bulundu.

ABD'nin başlattığı hibrit işgal

Türkiye ile ABD arasında küresel terör ve özellikle DEAŞ konusunda hali hazırda iş birliği ve istihbarat paylaşımının söz konusu olduğunu anımsatan Ağar, "Ancak sahadaki duruma bakıldığında bunun ilişkilere çok yansımadığını görüyoruz. Kırılganlığın sahadaki temel sebebi, ABD’nin YPG/PYD/PK ile girdiği doğrusal ve asimetrik ilişkiler ile onlara himaye sağlama, destekleme, donatma, yönetme ve yönlendirmedir." vurgusunda bulundu.

Ağar, ABD'nin DEAŞ’ı gerekçe göstererek sahada büyük bir kaosu ve tehdidi oluşturacak hamleler yapmasının "DEAŞ ile mücadele ediyorum." gerekçesiyle sahada hibrit işgal başlattığının göstergesi olduğunu ifade etti.

ABD'nin başlattığı hibrit işgal ile terör örgütlerinin küresel güçler tarafından kullanıldığının görülmeye başlandığına değinen Ağar, bu fotoğrafın Türkiye'nin bekasıyla ilişkili olduğu ve Türkiye'yi çok rahatsız ettiği uyarısında bulundu.

Ağar, Büyükelçi Bass'ın açıklamalarının herkesi gerdiğini belirterek, ABD'nin normalleşmeye dair adımlar atmasının, iki ülkenin iş birliği ve bölgenin geleceği açısından faydalı sonuçlar üretebileceğini söyledi.