Çöpten 126 bin aileye elektrik çıktı

İstanbul'daki çöp depolama tesislerinde geçen yıl 348 bin 232 megavatsaat elektrik üretildi. Bu üretim 4 kişilik 126 bin ailenin yıllık elektrik tüketimine karşılık geliyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İstanbul'daki çöp depolama tesislerinde yaklaşık 126 bin ailenin yıllık elektriği üretildi.  

İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İstanbul Çevre Yönetimi Sanayi ve Ticaret AŞ (İSTAÇ), 2001-2013 yıllarında Hasdal, Kömürcüoda ve Odayeri arıtma enerji üretim tesislerini devreye aldı. Yapılan yatırımlarla söz konusu tesislerde depolanan çöp gazı (metangazı) elektrik enerjisine dönüştürülmeye başlandı.  

Hasdal Depolama Sahası Enerji Üretim Tesisi ile Odayeri Arıtma Tesisi'nin tüketimini karşılayan enerji üretim tesisi 2 megavat, Odayeri Enerji Üretim Tesisi 34 megavat ve Kömürcüoda Enerji Üretim Tesisi 14 megavat kurulu güçle elektrik üretti. 

Hasdal Depolama Sahası Enerji Üretim Tesisi geçen yıl 383 megavatsaat, Odayeri Arıtma Tesisi 11 bin 944 megavatsaat, Odayeri Enerji Üretim Tesisi 239 bin 263 megavatsaat, Kömürcüoda Enerji Üretim Tesisi 96 bin 644 megavatsaat elektrik üretimi gerçekleştirdi. 

İSTAÇ tarafından işletilen söz konusu tesislerde geçen yıl toplam elektrik üretimi 348 bin 232 megavatsaati buldu. 

4 kişilik bir ailenin aylık ortalama 230 kilovatsaat elektrik tükettiği dikkate alındığında, söz konusu tesislerde 126 bin ailenin yıllık elektrik tüketimine karşılık gelen üretim yapıldı. 

Katı atık düzenli depolama sahalarında depolanan atıkların oksijensiz çürümesiyle "depo gazı" oluşuyor. Gazın oluşumu katı atık içerisindeki organik atık miktarı ile orantılı olarak değişiyor. Depo gazının yanıcı ve patlayıcı özelliğinin yanında, içeriğinde bulunan metan, karbondioksit gazına oranla 23 kat daha fazla güçlü sera gazı etkisine sahip bulunuyor. Depo gazının, zararlı etkilerinin ortadan kaldırılması için uygun tekniklerle toplanıp bertaraf edilmesi gerekiyor. 

Depo gazının yönetilmesiyle, oluşan gazın çevreye ve insan sağlığına olumsuz etkilerinin önüne geçiliyor. Böylece patlayıcı ve parlayıcı özelliği olan depo gazının kontrolü sağlanıyor. Toplanan depo gazı, enerji ve arıtılarak doğalgaz geri kazanımında kullanılabiliyor. Bu şekilde sera gazı emisyonlarının da azaltımı mümkün oluyor.