Değişen fazla birşey yok...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

                                                                                             

KAYSERİ'DEN / Mahmut SABAH

 

Henüz başındayız 2009'un. Kısmette varsa, yaşanacak günler var önümüzde. Ancak, umut dolu özlemlere karşın, sorun yüklü günlerin bizleri beklediği de bir gerçek. Bu nedenle olsa gerek; yeni yıl için gönül rahatlığı ile 'hoş geldi, safalar getirdi' demeye dili varmıyor insanın nedense.

Nitekim, terör ülkemiz için hâlâ kapanmayan bir yara. Üniversitelerde, kentlerin meydanlarında 'gösteri' adı altında yine ideolojik eylemler yapılıyor, yine eski kavgalar kaşınıyor. Ekonomik kriz bir başka dert. İşyerleri, fabrikalar kapanıyor. İnsanlar işsiz kalıyor. İnsan karnı tok, sırtı pek olduğu sürece mutlu sayılır. Oysa geride kalan yıllar; ülkemizde karnı tok, sırtı pek insandan yana hep kayıp yılları olmuş. Buna karşın rüşvet, çıkar çatışmaları, yolsuzluklar hep birbirini kovalamış!..

Geride kalan yıllardan 2009'a sarkan, ülkenin genel sorunları kısaca böyle özetlenebilir. Peki; ya Kayseri… 2009'a sorunlarından arınmış olarak mı girdi dersiniz? Doğalgaza rağmen gündemde yine hava kirliliği var. Develi Sulama Projesi tozlu raflardan inmeyi bekliyor. Yamula, Sarıoğlan, Bahçelik barajları çoktan tamamlandı ama işe yaramıyor. Çünkü, sulama kanalları yok.

Güya; 2008'de tramvaya binip, Kadir Has Stadı'nda maç seyredecek; Erciyes Kış Sporları Turizm Merkezi'nin temelini atacaktık. Maalesef, terütaze bu umutlar da şimdilik bir başka bahara kaldı. Tarım alanları su özlemiyle yanıyor. Toprağın suya, sayıları giderek artan işsizlerin  yatırıma ihtiyacı var. Oysa, ne hayati önem taşıyan sulama projelerinin, ne de istihdam ortamı yaratacak, üretime odaklı yatırımların önü açılabiliyor.

Yatırım bahsinde, özel sektörün üzerine düşen görevi yerine getirdiği bir gerçek. Ancak buna karşın, devletçe ele alınması gereken projelerin, yıllar yılı yetersiz ya da kısıtlı ödenek engeline takılarak, kalkınmanın uyum içinde yürümesine gölge düşürdüğü de bir başka gerçek. Kısacası; Kayseri düne kadar bulunduğu  coğrafyada, gerek ticaret gerekse sanayide öncülük misyonu üstlenmiş bir merkez olarak bilinirdi. Oysa şimdi bu misyona gölge düşürmemek için mücadele ediyor. Üstelik, hem Teşvik Yasası dışında bırakılmış olmanın sıkıntısını çekerek hem de kamu yatırımlarından payına düşeni gereği gibi alamamış olmanın ezikliğini yaşayarak…