Deniz Feneri Derneği'nden açıklama
Dernek, Deniz Feneri'ne karşı yürütülen uluslararası linç operasyonu savcılığın takipsizlik kararı ile son bulmuştur açıklanmasını yaptı.
İSTANBUL - Deniz Feneri Derneği Yönetim Kurulu'ndan yapılan açıklamada, "Deniz Feneri'ne karşı yürütülen uluslararası linç operasyonu savcılığın takipsizlik kararı ile son bulmuştur" denildi.
Açıklamada, Almanya Deniz Feneri e.V isimli kuruluş hakkında Almanya'da 2007 yılında başlayan hukuki süreçle bağlantılı olarak, 2008 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "Deniz Feneri" adıyla başlatılan soruşturmada 9 Nisan tarihi itibarıyla Türkiye Deniz Feneri Derneği'nin tüm yetkilileri hakkında takipsizlik kararı verildiği hatırlatıldı.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Verilen takipsizlik kararı, hayırseverlerimizin emanetlerinin, kılına bile bir zarar gelmeden korunduğunu bir kez daha ortaya koymuş, ileri sürülen tüm iddiaların bir iftiradan ibaret olduğu savcılık kararı ile tespit edilmiştir. Deniz Feneri olayı, Almanya'da planlanıp başlatılan ve Türkiye'de bazı siyasi çevrelerin, kimi medya gruplarının ve derin yapılanmaların çok amaçlı olarak sahneye koyduğu uluslar arası bir operasyondur. Deniz Feneri üzerinden yürütülen bu linç kampanyası, bazı siyasi hesaplaşmalara malzeme yapılmış, toplumda güvensizlik ortamı oluşturmak ve ülkemizde hızla gelişen sivil toplum kuruluşlarının önünü kesmek için fırsat bilinmiştir. Diğer taraftan bu konu, yurt dışında etkin rol oynayan insani yardım kuruluşlarımızın itibarsızlaştırılarak güç kaybetmeleri yönünde kullanılmıştır. Bu süreçte Deniz Feneri konusu, planlı olarak defalarca medyanın ve TBMM'nin gündemine taşınmış, bilinçli bir karalama kampanyası yürütülerek, toplumların en önemli dinamiklerinden olan yardımlaşma ve dayanışma anlayışına ciddi anlamda zarar verilmiştir."
Sorumluluk sahibi kişilere düşen görevin, özellikle dış kaynaklı bu tür iddiaların gerçek yüzünü araştırmak, doğru sonuca ulaşıncaya kadar "zalimin zulmüne yardımcı olacak" her türlü söz, fiil ve davranıştan kaçınmak olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Doğru bilgiye sahip olmadan, şahsi husumetlerinden dolayı mağduriyetimizden kendilerine çıkar elde etmek isteyenleri halkımızın vicdanına ve ilahi adalete havale ediyoruz. İyiliğe sahip çıkanlar, en az hayra mani olanlar kadar azimli, kararlı ve sabırlı olmalılar ki toplumda iyilikler yaşayabilsin. Deniz Feneri, hayırseverlerimizin merhametinin eseridir. Onların destekleriyle, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mağdurlar için iyilik yolculuğumuz devam edecektir. Geçen beş yılda yaşadığımız bütün olumsuzluklara rağmen, hayırseverlerimizin emanetlerinin iyilik köprüsü olan Deniz Feneri Derneği, yılmadan, usanmadan, sabır ve kararlılıkla Türkiye genelinde ve yurt dışında başta Somali, Pakistan ve Filistin olmak üzere gönlü kırık insanların yaralarını sarmayı sürdürüyor. Yaşadığımız zorlu süreçte, iyiliği yaşatma mücadelemize destek veren ve bizleri yalnız bırakmayan bağışçılarımıza, gönüllülerimize, kanaat önderlerine ve sivil toplum kuruluşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Deniz Feneri Derneği'ne karşı yürütülen uluslararası linç operasyonu savcılığın takipsizlik kararı ile son bulmuştur. Bu iftira kampanyasını planlayıp yürütenlerle ve savcılığın takipsizlik kararına rağmen Deniz Feneri Derneği'nin adını, logosunu ve görüntülerini kullanarak derneğimize zarar verenlerle yasal zeminde mücadelemizin devam edeceğinin bilinmesini isteriz."