Dışişleri'nden Şangay Beşlisi açıklaması

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ünal: Şanghay İşbirliği Örgütü'nde gözlemci üye, yani ikinci kategoride olmak istiyoruz. Bu örgütün imkanları nispetinde, bu örgütle işbirliğini geliştirmeyi arzuluyoruz.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal, Türkiye'nin Şanghay İşbirliği Örgütü'ne gözlemci üye, yani ikinci kategoride üye olmak istediğini belirterek, "Bu örgütün imkanları nispetinde, bu örgütle işbirliğini geliştirmeyi arzuluyoruz" dedi.
 
Ünal, Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanghay İşbirliği Örgütü'ne ilişkin açıklamaları konusundaki sorular üzerine, örgütün 2001 yılında kurulduğunu, altı kurucu üyesi, beş gözlemci üyesi ve üç diyalog ortağı bulunduğunu anımsattı.
 
Türkiye'nin örgütün diyalog ortağı olan üç ülkeden biri olduğunu ifade eden Ünal, "Bizim Şanghay İşbirliği Örgütü ile ilişkilerimiz, öncelikle çok taraflı dış politikamızın, her alanda, her bölgesel örgüte mümkün olduğu mertebede katılınması, gözlemci olunması veya bunların faaliyetlerinin izlenmesi yönündedir. Bu zaten çok taraflı diplomasimizin esaslarından bir tanesidir" dedi.
 
Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarına ekleyecek herhangi bir hususun bulunmadığını belirten Ünal, "Orada, sizin de gayet iyi bildiğiniz gibi, kendisinin de söylediği gibi, Türkiye-AB ilişkileriyle ilgili bir hayal kırıklığını yansıtıyor. Tabii ki gözlemci üye, yani ikinci kategoride olmak istiyoruz. Bu örgütün imkanları nispetinde, bu örgütle işbirliğini geliştirmeyi arzuluyoruz" diye konuştu.
 
Bir köşe yazısında, Şanghay İşbirliği Örgütü ile ilgili Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesindeki bilgilerin değiştirildiği haberlerinin yer aldığının anımsatılması üzerine Ünal, konuyla ilgili bilgisi olduğunu ve bu köşe yazısını okuduğunu ifade etti.
 
İnternet sayfasında güncellemelerin zaman zaman yapıldığını, bu güncellemelerin toplu ya da münferit olabildiğini bildiren Ünal, bu değişikliğin toplu yapılan güncellemenin bir parçası olarak gerçekleştirildiğini, siteye daha güncel bilgilerin konulduğunu kaydetti.
 
"Bence çok doğru bir tartışma değil"
Şanghay İşbirliği Örgütü'yle ilgili benzer sorular üzerine Ünal, Türkiye'nin dış politikasının çok boyutlu dış politika olduğunu anımsatarak, Türkiye'nin pek çok örgüte çeşitli statülerde üye olduğunu, Arktik Konsey'e de üyelik daveti aldığını söyledi.
Ünal, "Bir örgüt diğerinin ikamesidir, tartışması bence çok doğru bir tartışma değil. Çünkü burada Türkiye'nin çok taraflı dış politikası söz konusu. Türkiye Afrika Birliği Örgütü'ne de gözlemci üye, Arktik Konsey'e bizzat bu örgütün üyeleri tarafından davet edildik, gözlemci olmak üzere" diye konuştu.
 
AB ile müzakerelerde yeni bir faslın açılıp açılamayacağı yönündeki soru üzerine Ünal, Türkiye ile AB arasındaki ilişkinin stratejik bir proje olarak görüldüğünü söyledi.
Türkiye'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) dönem başkanlığındaki tutumunun herkesin malumu olduğuna işaret eden Ünal, GKRY dönem başkanlığının sona ermesinden hemen sonra Fransa dahil pek çok AB yetkilisinin Türkiye'nin AB ile ilişkisinin tekrar hızlandırılacağı yönünde açıklamaları olduğunu anımsattı.
 
Müzakerelerde fasılların açılması veya somut bir aşama kaydedilmesini beklediklerini ifade eden Ünal, "Bunun olup olmayacağı konusunu şu anda net bir çerçevede söylemek mümkün değil. Amacımız, temelimiz, bu ilişkilerin tabiatıyla daha da ileriye götürülmesi ve AB ülkelerinin bazılarının bize yönelik haksız uygulamalarının kaldırılmasıdır. Sonuçta bizim çabamız da buna yöneliktir" dedi.
 
Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun İsrailli yetkililerle yaptığı görüşmelerin devam edip etmediğine ilişkin soru üzerine Ünal, İsrail ile bu konuda yapılmış yeni bir görüşme bulunmadığını bildirdi.
 
Atina'ya cami
Atina'da cami yapılmasına ilişkin soruyu yanıtlarken Ünal, Atina'nın Avrupa'da AB üyeleri arasında ya da Avrupa kıtasında Müslüman topluma, vatandaşlara ve azınlığa sahip olup da camisi olmayan tek başkent olduğunu anımsattı.
Bu konuyu uzun zamandır takip ettiklerini söyleyen Ünal, Başbakan Erdoğan'ın Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras ile yaptığı görüşmede de bu konuda olumlu sinyaller alındığının belirtildiğini anlattı.
Ünal, "Bu konuda, daha sonraki aşamada kim neyi, nasıl yapacak? Bunu Yunan tarafından bekliyoruz tabii ki. Ama Sayın Başbakanımızın açıkladığı gibi, atılabilecek herhangi bir adım varsa tarafımızdan, biz zaten buna hazır olduğumuzu en üst düzeyde belirttik" diye konuştu.
Sözcü Ünal, iki ülke arasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi toplantısının da 5 Mart'ta Türkiye'de yapılacağını bildirdi.
Suriye ile rehin takasında Türk rehinelerin de olduğu yönündeki haberlerin hatırlatılması ve bu konudaki gelişmelerin sorulması üzerine Ünal, Türkiye'nin her yerde bulunan ve serbestliğinden, özgürlüğünden mahrum bırakılan tüm vatandaşlarının ve tüm dünya vatandaşlarının serbest bırakılmasına yönelik her türlü çabayı desteklediğini ifade etti.
Ünal, "Burada bizim bilgimiz dahilinde olan iki vatandaşımız vardı. İki vatandaşımızın da değişik kanallardan bize ulaşan bilgilerden Suriye içinde özgürlüklerinin kısıtlandığını biliyorduk" dedi. Sözcü Ünal, bu sabah itibarıyla bu vatandaşların döndüğüne dair bir bilgileri olmadığını kaydetti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Mali'deki gelişmelerin İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) çerçevesinde ele alınmasına yönelik girişimlerinin anımsatılması ve bu konudaki gelişmelerin sorulaması üzerine Ünal, İİT Zirvesi öncesinde konunun Addis Ababa'daki Afrika Birliği Zirvesi'nde görüşüldüğünü ve Türkiye'nin orada da temsil edildiğini söyledi.
Ünal, İİT'nin gelecek günlerdeki toplantılarında bu konunun gündeme geleceğini ve konunun Türkiye tarafından da izleneceğini belirtti.
 
Suriyeli muhalifi kaçırma girişimi
Hatay merkezde oturan Suriyeli avukat bir muhalifi önceki gün kaçırma girişiminde bulunulduğunun hatırlatılması ve bu konudaki gelişmelerin sorulması üzerine Ünal, buna benzer olayların ve bu kadar cüretkar bir olayın bugüne kadar yaşanmadığını söyledi.
Hatay Valisi'nin bu konuda açıklama yaptığını anımsatan Ünal, "Güvenlik kuvvetlerimizin müdahalesiyle akim bırakılan bu olay bile Suriye rejiminin kendi vatandaşlarına karşı nasıl bir zihniyet içinde olduğunu bence gayet iyi gösteriyor. Dolayısıyla silahlı bir şekilde adam kaçırma girişiminin kabul görmesi söz konusu değildir. Zaten güvenlik kuvvetlerimiz de gerekli müdahaleyi yapmıştır" dedi.
Bakan Davutoğlu'nun olayın duyulmasıyla birlikte Hatay Valisi ile görüştüğünü belirten Ünal, ilgili makamlarla halen bilgi alışverişi yaptıklarını ve olayı yakından takip ettiklerini bildirdi.
Suriye'de gözaltına alınan ve kendisinden henüz haber alınamayan Başşar Kaddumi ile ilgili bir gelişme olup olmadığı sorusu üzerine de Ünal, Kaddumi tıpkı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıymış gibi bütün kanallardan temaslarını sürdürdüklerini kaydetti. Ünal, "Ancak şu anda elimizde kamuoyu ile paylaşabilecek nitelikte somut bir veri olduğunu söylemek güç" dedi.