Ekonomi soğumadı piyasalar 'ısınıyor'

Krediler artıyor, cari açık yükseliyor. Ekonomiyi soğutmaya yönelik sert tedbir bekleyişi piyasaları endişelendiriyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR

İSTANBUL - Seçim sonrasında hükümetin anayasa değişikliğine odaklanması, piyasalarda ekonomi ikinci plana mı atılıyor endişelerine yol açtı.

Hükümetin seçim sonrasında cari açık ile ilgili önlem paketi açıklamaması sermaye piyasalarını olumsuz etkiledi. Ekonomistler, seçim sonrasında cari açıkla ilgili ek tedbirler beklediklerini belirterek, "Piyasada cari açıkla ilgili yeni beklentiler oluştu. Ekonomiyi soğutmaya yönelik gelebilecek önlemler bankacılık, beyaz eşya ve otomotiv gibi sektörleri sıkıştırabilir" dediler. Öte yandan, alınabilecek tedbirlerin bankacılık karlılığında baskı yapacağı endişelerinin de satışları desteklediğini söyleyen ekonomistlere göre, bankacılık sektöründeki zayıflığın borsadaki negatif ayrışmayı desteklediğini ifade ettiler. Ekonomistler, "Eğer acil olarak hükümetten kuvvetli mesajlar gelmezse endeks tekrar 60 binin altına, 58 bine gerileyebilir. Dolar ise tekrar 1.60 TL'yi aşabilir" diye konuştular.

BDDK ve TMSF'den ek tedbirler gelebilir

Piyasalarda, Merkez Bankası'nın önceki dönemlerde aldığı tedbirlere ek olarak TMSF ve BDDK gibi başka kamu otoritelerinin de yeni tedbirler alacağına yönelik beklentiler artmış görünüyor. Bankacılar, BDDK'nın ve TMSF'nin atabileceği adımların çoğunun arzı kısmaya yönelik olduğunu belirterek, "Somut olarak tek çare kredi faizini yükseltmek; talebe yönelik, konut kredisinde yüzde 75 olan kullandırım oranını aşağı çekmek, tüketime dayalı ithalatın büyük kısmının otomotiv olduğunu dikkate alarak, şimdiye kadar sınırlandırma getirilmeyen taşıt kredilerine müdahale etmek gibi önlemlerin dışındakiler bankaların elini kısmak oluyor" dedi.

Bankacılar, banka bazında şube açılışı için gereken sermaye yeterlilik rasyosunu arttırmak, şube bazında hedeflerin değerlendirilmesi gibi uygulamaların bankaların stratejilerine, büyüme hızlarına doğrudan müdahale etmek olacağını söyledi.

PİYASA UZMANLARININ GÖRÜŞLERİ

Piyasalar kuvvetli bir mesaj bekliyor

İş Yatırım Hisse Senetleri Müdürü Orhan Veli Canlı, hükümetin seçim sonrasında anayasa değişikliğini gündemine alması ve piyasalara yönelik mesajlar vermemesinin, ekonominin ikinci planda kalacağına yönelik kaygıları artırdığını söyledi. Canlı, seçimlerden önceki bir haftalık süreçte dış piyasalara göre iç piyasaların güçlü kaldığını belirterek, "Belki klasik seçim rallisi yaşanmadı ama olumlu beklentiyi yansıttık. Bu süre içerisinde yabancı yatırımcılar satış tarafındaydılar. Yerlilerin ise takastaki oran arttı. Yerli yatırımcıların finansman kalitesi yabancılara göre daha düşük. Daha kısa vadeli bakıyorlar. Böyle olunca ufak bir tedirginlikte kar topu gibi satışlar artıyor.

Seçim sonuçları beklentiler dahilinde gelince ilave satın alınabilecek beklenti kalmadı" dedi. Piyasaların cari açığa ilişkin yeni tedbirler alınmasını beklediğini kaydeden Canlı, "Piyasada cari açıkla ilgili yeni beklentiler oluştu. Ekonomiyi soğutmaya yönelik gelebilecek önlemler bankacılık, beyaz eşya ve otomotiv gibi sektörleri sıkıştırabilir. Ayrıca mevduat sigortasıyla ilgili gelişmeler önemli. Bu konuda yapılacak değişikliklerin sektöre etkileri piyasa tarafından fiyatlanacak.. Mevduatlarda büyük bankalardan küçük bankalara doğru yönelme olabilir" dedi. Endeksin 61200-61300 kritik desteğini kırmasıyla 58,500-59000'lere düşebileceğini söyleyen Canlı, yabancının risk iştahının önemli olduğunu, piyasalara kuvvetli bir mesaj gerektiğini ifade etti.

Türk varlıkları güçlü kalmaya devam edecek

Finansinvest Yatırım Danışmanlığı Bölümü'nden Serhan Yenigün, genel seçim sonuçlarının, seçim öncesi anketlere paralel geldiğinden piyasalar için bir sürpriz içermediğini belirterek, İMKB'de bu haftanın genelinde görülen satış baskısını yurtiçinde ve yurtdışında hakim olan bazı gündem maddelerine bağladı. Yenigün, "İçeride cari açık, artan enflasyon, bankalara ve yüksek ithalat rakamları veren bazı sektörlere (otomotiv, demir-çelik vb.) yönelik alınması beklenen yeni sıkılaştırıcı tedbirler baskı yaratırken, yurtdışında ise ABD başta olmak üzere büyümeye yönelik göstergelerin son dönemde bozulma göstermesi, Avrupa'da mali sıkıntıların sürmesi ve Asya'da devam eden sıkılaşma politikalarını sıralayabiliriz. Ek olarak, seçim öncesi iki haftalık dönemde dolar bazında İMKB'nin ABD borsalarına göreceli olarak %9; euro bazında İMKB'nin ise Avrupa borsalarına göreceli olarak %6 daha iyi performans sergilemesi de içeride yabancı yatırımcıların kar satışlarını getiriyor olabilir" dedi.

Yurtiçinde seçim sonrası dönemde, yeni bir anayasa hazırlanması ile ilgili çalışmalar siyasi gündemde önemli yer tutacağını kaydeden Yenigün, "Ancak, yüksek cari açığın frenlenmesi amacıyla ekonomi cephesinde de yüksek konsantrasyonun gerektiğini düşünüyoruz. Bu alanda son gelen haberler çalışmaların ilerlediği ve Merkez Bankası'nın önceki dönemlerde aldığı tedbirlere ek olarak TMSF gibi başka kamu otoritelerinin de yeni tedbirler alacağı yönünde şekilleniyor. Haber akışı netleştikçe ve somut açıklamalar geldikçe kısa, orta veya uzun vadede TL ve TL varlıklar üzerine olası etkilerini ölçmek ve buna bağlı stratejiler oluşturmak daha uygun olacaktır. Ancak genel çerçevede Türk varlıklarının uzun vadeli değerlenme ve güçlü kalma potansiyelini hala yüksek buluyoruz. Yatırımcıların anlık haber akışları ve gelişmelerle oluşan volatilite karşısında risklerini kontrollü tutmaları ve temkinli kalmaları lehlerine olacaktır" dedi.

Yeni tedbirler bankaları olumsuz etkileyebilir

TSKB Portföy Yönetimi Ürün Geliştirme ve Fon Yöneticisi Onur Yurtsever, cari açıkla ilgili endişelerin artması ve Yunanistan ile ilgili kurtarma paketindeki belirsizlikler nedeniyle piyasalarda satışlar görüldüğünü belirterek, "Ekonomiye yönelik alınacak tedbirler bankacılık sektörünü olumsuz etkileyebilir ama cari açığının finansmanı konusunda daha net gelişmeler sağlayabileceğinden önümüzdeki dönemler için olumlu algılanabilir. Seçimler sonrası yeni hükümetin kurulmasıyla birlikte gerekli adımlar atılacaktır. İMKB tarafında zayıf ve satış ağırlıklı seyir devam ediyor. Şu an kısa vadeli düşüş trendinde olan borsanın 60.000 seviyesine kadar geri çekilmesi beklenebilir" diye konuştu.

Mart ayında 201 milyon prim ödendi

Global Menkul Değerler Bankacılık Analisti Sevgi Onur, "Mevduat için uygulanan sigorta primlerinin çıkarabileceği haberinin biraz etkisi olabilir. Bankalar bunlar için prim ödüyor. Yüzde 1 gibi bir rakam. Bankaların daha çok prim ödemesi söz konusu olabilir. Bu da tedirginlik yaratmış olabilir. Likiditede ve karlılıkta bir erime olabilir. Mart ayı itibariyle toplam 201 milyon lira bir prim yatırıldı. Toplam mevduata oranı küçük bir oran ancak bunun biraz yükselmesi söz konusu. Çok büyük bir etkisinin olacağını zannetmiyoruz ama fiyatlaması negatif oluyor" dedi.

Sıkılaştırma devam edecek gibi

Şeker Yatırım Araştırma Müdürü Kadir Tezeller, kısa vadede piyasayı yukarı götürecek pozitif indikatörün olmadığını belirterek, "Bunun yanında negatif beklentiler var. Ekonomiyi soğutmaya yönelik bazı ek tedbirler alabilir beklentisi var. Buna bağlı olarak aşağı yönlü trend biraz daha devam edebilir gibi gözüküyor" dedi. Ekonomiye yönelik sıkılaştırmanın devam edecek gibi göründüğünü söyleyen Tezeller, "Bunlar olmazsa mali tedbirlere başvurulabilir, bütün bunlar bankacılık sektörü başta olmak üzere diğer sektörleri etkiliyor" dedi.

Tezeller, endekste 61,200 seviyelerinde destek olduğunu ve bu destek seviyesinin çalışması durumunda tepki gelebileceğini bu seviye kırılırsa biraz daha aşağı çekilebileceğini kaydetti. Yurtdışında da gelişmekte olan piyasalarda da aşağı yönlü trend olduğunu söyleyen Tezeller, Fed'in parasal genişleme programının Haziran sonunda biteceğine dikkat çekti ve iç ve dış etkenlerin birleşmesiyle yaz sezonunda aşağı yönlü dalgalı seyir izlenebileceğini kaydetti.

Dolar 1.61'i aştı, faiz yüzde 9'un üzerinde

 

Bu konularda ilginizi çekebilir