Erdoğan'dan KHK çıkışı: Üzüldük, yapmamaları gerekirdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan tartışma yaratan KHK için,"Yayımlanan son KHK'da daha önceki ifadelerin aynısıyla düzenleme yapılmıştır. Büyük bir gürültü kopartıldı bana göre büyük bir gürültü değil. İçimizden bazıları da bu kampanyaya katıldı. Üzüldük yapmamaları gerekirdi" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun tek tip kıyafet ile ilgili eleştirilerine yanıt veren Erdoğan, "Tek tip elbise ile ilgili 'Onların yakınları yok mu, üzülmeyecekler mi' diyor. Ya sen ne cins adamsın be! Sen benim 251 şehidimin yakınlarını düşünmüyorsun. 'Onların acaba yakınları, kardeşleri şehit olduğu zaman ne yaptılar' diye soruyor musun? Niye düşünsün ki, havalimanına gelip Bakırköy'deki belediye başkanının evinde istirahate çekilip televizyondaki darbeyi seyreden bir adamdan başka ne bekleyebilirsin ki. Utanmadan 'Cumhurbaşkanı bana haber verseydi beklerdim' diyor. Ben haberi tüm milletime verdim. Biz telefonlarla haberi verdiğimizde on binler, yüz binler meydanlara yürüdü. İstanbul Atatürk Havalimanı'na indiğim zaman on binler oradaydı. Ama sen öyle bir tipsin ki orada on binleri görüyorsun, tankların sorumlularıyla ekibin görüşüyor, anlaşıyor. Oradan kaçıp Bakırköy'e gidiyorsun. Bu karakter meselesi. Bu cibiliyet meselesi. Bir de 'Darbe olsa karşısına dikilirim' diyorsun. Sevsinler... İspatı ortada, kaçtın gittin" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından diğer satırbaşları şu şekilde:
- Milletim seni iyi tanıyor. Nasıl yalancı olduğunu da çok iyi biliyor. Bu kişi hayatının hiçbir döneminde milletimizin, devletimizin hakkını hukukunu savunmamıştır. Hep fitnenin, ayrıştırmanın peşinde olmuştur. Tüm terör örgütlerine destek vermiştir. PKK'nın destek verdikleriyle kol kola yürüyen kişi değil mi? Onlar destek verdi, güya Hakkari'de miting yaptı. Bu iş yürek işi. Bu öyle lafla yürümüyor.
- Madem Suriye'de her şey güllük gülistanlık, 3 milyonun üzerinde insan niye bizim topraklarımızda yaşamaya devam ediyor Çünkü biz de bu insanlar da biliyor ki sınırın öte tarafında sadece örgüt isimleri, sadece örgüt işaretleri değişiyor, zulüm baki. Dün zalimin adı rejimdi, dün zalimin adı DEAŞ'tı, bugün zalimin adı YPG/PYD'dir. Biz DEAŞ'a ne yaptıysak bu örgüte de aynısını yapacak ve mutlaka sınırlarımızın ötesini güvenli hale getireceğiz.
- Yüzümüze başka konuşulmasından gözümüzün önünde başka işler yapılmasından bıktık usandık. Dürüst olun. Bunlarda dürüstlük yok. Bizzat şahsıma bölgedeki örgütlere silah verilmeyeceği söylendiği günden beri 4 bini aşkın TIR silah yüklü Suriye'de sınırlarımızın boyu dağıtılmaktan kalınmadı önümüzdeki yılın bütçesine ödenek konuldu. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonra sadece icraata uygulamaya bakacağız. Sorun Amerika'nın bizimle çalışmak isteyip istemeyeceğidir. Amerika bizimle çalışırsa memnun oluruz. Aramızda çözemeyeceğimiz hiçbir sorun da yoktur.
- Vize krizini kendileri başlattılar kendileri de bitirdiler. Biz böyle bir vize krizi istemedik ki. Olması gereken buydu zaten. Suriye meselesinde de aynısının olmaması için bir mesele yoktur. Biz bu terör örgütünü çok da uzak olmayan bir tarihte öyle veya böyle tepeleyeceğiz.''
- Yayımlanan son KHK'da daha önceki ifadelerin aynısıyla düzenleme yapılmıştır. Büyük bir gürültü kopartıldı bana göre büyük bir gürültü değil. İçimizden bazıları da bu kampanyaya katıldı. Üzüldük yapmamaları gerekirdi. Bu katılanların 16 Nisan'da da aynı kampanyaya katıldığını görüyoruz. 16 Nisan'da da bugün bu kampanyaya katılanlar o zaman evet demediler hayır dediler. Biz bir yolda aynı dava arkadaşı değil miyiz? Nasıl oluyor da bir anda gidip Bay Kemal'in kayığına biniyorsunuz? Ana muhalefetin Muğla milletvekili var ki ahlaksız terbiyesiz benim milletime saldırmıştır.
Bu husumet kervanına bizim dava arkadaşlarımız nasıl katıldı katılıyor? Yazıklar olsun. Birilerinin zil takıp oynamalarına vesile oldukları için yazıklar olsun.''