Geri adım, bunu dikte metodu haline getirir
Başbakan Yardımcısı Babaca, "Gezi Parkı olaylarında geri adım atarsak, hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz" dedi.
İSTANBUL - Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin, "Burada geri adım atarsak, hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz" dedi.
Babacan, Euromoney Eurasia Financial Forum'da yaptığı konuşmada, sosyal hayatın çok aktif olduğu bir dönemde İstanbul'da bu toplantının önemli olduğunu belirterek, "Üstelik toplantının yapıldığı yer öyle bir coğrafi konumda bulunuyor ki Taksim Meydanı'ndan 500 metre uzakta. Uluslararası medyada bir sürede görmekte olduğunuzdan daha farklı bir manzara var" diye konuştu.
Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara işaret eden Babacan, şunları söyledi:
"Olaylar, buradan yürüyerek gidebileceğiniz çok küçük bir parkta başladı. Küçük bir gruptu ve bu insanların çevre kaygıları vardı. Kaygıları gayet haklıydı ve gelişmeleri protesto ediyorlardı. Sonra bazı illegal örgütler ki bunların arasında Ankara'daki ABD Büyükelçiliğine bombayla saldıran örgüt de vardı. Bu protestoyu sömürmeye, istismar etmeye başladılar. Kendi davaları için bir ortam gördüler. Dolayısıyla işin doğası değişmeye başladı. Sonra daha büyük şeyler oldu. Bizim için sürpriz olan buydu. Onun analizini yapmamız ve stratejilerini belirlememiz lazım."
Babacan, televizyon ve gazetelerde görülen kalabalığın çok heterojen bir grup olduğunu ifade ederek, "Çok farklı niyetleri, özlemleri, görüşleri, beklentileri olan insanlardı. Dolayısıyla bunları birbirinden ayırmak zorundayız. Grup grup ayırmak ve olaylara öyle bakmamız lazım. Eğer analizimiz sağlıklı ve stratejilerimiz uygun olacaksa bunu yapmamız lazım" diye konuştu.
"Hiçbir geri adım atılmayacaktır"
Finansal sektörde de farklı farklı müşterilerin bulunduğunu ve bunların birbirinden ayrılarak politikalar uygulandığını anımsatan Babacan, şunları kaydetti:
"Şiddete dayanan illegal örgütler için güçlü durmalıyız ve güçlü davranacağız. Hiçbir şekilde bazı gruplar şiddete başvurdu diye birşey yapmıyor olmayacağız. Arabaları, dükkanları yakıyorlar, otobüsleri deviriyorlar, molotof kokteyli atıyorlar, polise atmak için demir bilyeler kullanıyorlar. Bu konuda hiçbir hoşgörü olamaz. Şiddet varsa hükümet gayet kararlı duracaktır. Hiçbir geri adım atmayacaktır. Çünkü burada geri adım atarsak, o zaman bu bir method haline gelir. Hükümete bir şeyler dikte etmenin methodu haline gelir. Şiddetin bir araç haline gelmesine izin veremeyiz."
Babacan, çevre kaygıları olan insanlara da kulak verdiklerini vurgulayarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sabahlara kadar iki ayrı gün barışçıl göstericilerle görüşmeler yaptığını hatırlattı.
"Şiddete karşı hiçbir hoşgörü olmayacak"
Ali Babacan, Gezi Parkı ile ilgili olarak davanın devam ettiğini ve mahkeme kararının bekleneceğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Amacımız o bölgede zaten olan bir binayi yeniden inşa etmekti. Böylece İstanbul'u eski haline çevirmekti. Ama şimdi şuna karar verdik. Bu binanın yeniden yapılıp yapılmaması için İstanbul'un sakinleri tarafından oylama yapılacak. Olayların yatışmasını bekliyoruz. Şiddete karşı hiçbir hoşgörü olmayacak."
Babacan, hükümet olarak görevlerinin bu bölgede yaşayan veya Türkiye'nin başka bir yerinde yaşayanlar için güvenliklerini sağlamak olduğunu ifade ederek, "Hükümetimiz kurulalı 10 yıl 8 ay geçti. Çok çaba gösterdik. Tuğla üzerine tuğla koyduk. İstikrarın ve güvenin öneminin farkındayız. Halkımızdan aldığımız destekle Türkiye'deki değişikliği gerçekleştiren biziz. Hiçbir şiddeti araç yapan grubun, bunu Türkiye'den çalmasına izin vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.