Gül'den yeni büyükelçilere öğle yemeği
Çankaya Köşkü'ndeki basına kapalı yemeğe, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da katıldı
ANKARA - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yeni atanan büyükelçilere öğle yemeği verdi.
Çankaya Köşkü'ndeki basına kapalı yemeğe, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin sadece bölgesinde değil tüm dünyada barışın hakim olması için etkin faaliyetlerde bulunduğunu, yeri geldiğinde inisiyatif aldığını belirterek, yeni atanan büyükelçilere "Görevinizi ifa ederken küresel seviyede ağırlığı giderek artan, bir dost olarak diğer devletler nezdinde varlığı daha da fazla aranan güçlü bir ülkenin temsilcisi olduğunuzu asla unutmayacaksınız" diye seslendi.
Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya Köşkü'nde yeni atanan büyükelçilere verdiği öğle yemeğinde yaptığı konuşmada, bugünkü dünyada uluslararası gelişmelerin görülmemiş bir hıza ulaştığını, küresel düzeyde karşılıklı etkileşimin kuvvetlendiğini, bilim ve teknolojinin çok ileri seviyelere geldiğini ifade ederek, bu dönemin her zaman var olacak risklerin yanı sıra tüm insanlığın yararına işbirliği fırsatlarını da ortaya çıkardığını belirtti.
"Ulusal çıkarlarımızı hassasiyetle takip etmek asli görevimiz, vazifemizdir" diyen Gül, bunu yaparken dünyada barışın tesisi ve sürekli kılınması, refahın artırılması ve çevrenin korunmasını da birer hedef olarak görmek gerektiğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, "Giderek küçülen dünyamızda başkalarının gibi görünen sorunların kısa süre sonra kendi sorunlarımız haline dönüştüğünü de görüyoruz" dedi.
"Yurtta sulh, cihanda sulh"
Cumhurbaşkanı Gül, evrensel değerleri benimsemiş, AB ile bütünleşme sürecine girmiş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye'nin bu hedefler doğrultusundaki yaklaşımının içe kapanık bir anlayış değil, yeri geldiğinde inisiyatif alan, aktif, proaktif olan bir anlayışı simgelediğini söyledi. Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün bütün bunları bir cümle içerisinde topladığını anlatan Gül, büyükelçilere şöyle seslendi:
"Bunlar şüphesiz ki şimdiye kadar görev yaptığınız süreler içerisinde sizin devamlı uğraştığınız, konuştuğunuz, başkalarına daha geniş bir şekilde anlattığınız hususlardır. Sizlerin köklü bir diplomasi geleneği olan ve yoğun bir dış politika gündemi bulunan ülkemizi dışarıda en iyi şekilde temsil edeceğinizden hiç şüphem yok. Görev yaptığınız ülke veya uluslararası kuruluş hangisi olursa olsun genel dış politika yaklaşımımıza uygun olarak yoğun bir mesainin sizleri beklediğini herkes bilmektedir. Bunları söylerken değerli Bakanlığınızın başında uzun yıllar bulunmuş bir kimsenin sergilemesi doğal olan güven ve gururla konuştuğumuzu eminim ki biliyorsunuz.
Türkiye artık sadece bölgesinde değil tüm dünyada barışın hakim kılınması için etkin faaliyetlerde bulunmaktadır, yeri geldiğinde inisiyatif almaktadır. Bu çerçevede yardım elini dostlarına uzatmaktan geri kalmamaktadır. Küreselleşme nimetlerinden herkesin daha fazla ve adilane yararlanması için büyük çabalar gösterilmektedir. Türkiye artık dinler ve kültürler arasında husumet tohumları ekilmesinin önüne geçmeyi temel bir öncelik olarak belirlemiştir. Türkiye gelecek nesillere her bakımdan daha iyi yaşanabilir bir dünya bırakabilmeyi şiar edinmiştir. Kökleşmiş ve kronik hale gelmiş bazı sorunların aşılması için yoğun bir çaba harcanmaktadır. Bu nedenle görevinizi ifa ederken küresel seviyede ağırlığı giderek artan, bir dost olarak diğer devletler nezdinde varlığı daha da fazla aranan güçlü bir ülkenin temsilcisi olduğunuzu asla unutmayacaksınız."
"Güçlü bir Türkiye"
Türkiye'nin geniş vizyonlu dış politika anlayışına uygun olarak bazı yeni bölge ve ülkelere açılımda bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Gül, uzun zamandır beklenen açılımın gerçekleşmekte olduğunu, Afrika ve Güney Amerika'nın bunların başında geldiğini söyledi.
Yeni atanan bazı büyükelçilerin açılım kapsamındaki ülkelerde ilk kez Türkiye'yi temsil edeceğine dikkati çeken Gül, birçoğunda ağır koşulların yaşandığı bu ülkelerdeki büyükelçilik görevinin zor, meşakkatli ancak bir o kadar da şerefli bir görev olacağını vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, bu ülkelerde tarihi, kültürel ve dini bağlardan dolayı güçlü bir Türkiye imajı bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bu imajın ilk somut örneğini artık sizin şahsınızda görecekler. Bütün Türkiye'yi orada ilk defa siz temsil edeceksiniz. O bakımdan çok şerefli, çok anlamlı, büyük sorumluluk taşıyan bir göreve başlıyorsunuz. Sizler diplomasi geleneğimizin geçmek üzere olduğu bu yeni merhalesinin bayraklarısınız. Zaman içinde bu ülkelerle ilişkilerimiz karşılıklı fayda temelinde gelişip çeşitlenirken sizlerin bu temele koyacağı ilk harç daima şükranla anılacaktır.
Meslek hayatınız boyunca bugüne kadar sergilediğiniz özveri ve başarıyı görevlerinizde de artan şekilde göstereceğinizden hiç şüphem yoktur. Bu noktada sizlere her zaman destek sağladığını bildiğim ve bu anlamda başarınızda vazgeçilmez bir rol oynadığına inandığım eşlerinize takdir duygularımı ifade etmek istiyorum. Görevlerinizi sağlık ve mutluluk içinde tamamlamanızı, görevlerinizin sizlere, ailelerinize, devletimize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum."