İbrahim Bodur'a son veda
Dün hayatını kaybeden Türkiye'nin önemli sanayicilerinden, Kale Grubu Onursal Başkanı İbrahim Bodur için ilk tören grubun Levent'teki binasında düzenlendi.
Dün vefat eden Kale Grubu kurucusu ve Onursal Başkanı İbrahim Bodur için İstanbul'da cenaze töreni düzenlendi.
Kale Grubunun Levent'teki binasında gerçekleştirilen törene, Bodur'un eşi Sevim Bodur, kızı ve Kale Grubu Başkanı, Üst Yöneticisi (CEO) Zeynep Bodur Okyay, damadı Osman Okyay, torunu İbrahim Okyay, İstanbul Sanayi Odası (İSO), İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) yetkilileri ile Kale çalışanları katıldı.
Cenaze töreninde bir konuşma yapan Kale Grubu Başkanı ve Üst Yöneticisi Okyay, herkesin acısının derin, üzüntüsünün sonsuz olduğunu belirtti.
Okyay, İbrahim Bodur'un evladı olmaktan daima gurur duyduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"İbrahim Bey'in jenerasyonunda ve şahsında Türkiye bugün küresel anlamda bir takım iddiaların peşindeyse, sahibiyse mutlaka bunun temelinde İbrahim Bey gibi ülkesini, vatanını ve milletini seven ve bu ülkenin kalkınmasına kendini adamış insanların, hayatların, girişimcilerin rolü büyüktür.
Allah'a şükrediyorum, çok şanslı bir insanım. İbrahim Bey hepimizi Kale ailesi çatısı altında toplamıştı. Hepimiz böyle bir ulu çınarın gölgesinde yetişme, onun gölgesinde öğrenme şansına sahip olduk. Ben babamın öğütlerini ömür boyu hatırlayacağım. Bir evlat olarak bu dünyadaki biricik babamı kaybettim, bugün sonsuzluğa uğurluyoruz. Sizler de onun birer evladıydınız. Kale ailesi derken, İbrahim Bey 3 kuşakla çalıştı. Kendi jenerasyonu, onların çocukları ve onların çocukları... Ve her zaman bu büyük ailesiyle gurur duydu.
Ben de her zaman kendimi çekirdek aileye mensup birisi olarak değil, bu büyük aileye, Kale ailesine mensup biri olarak gördüm. İbrahim Bey hepimiz için çok iyi bir rehber oldu. İnsani tarafı çok güçlü biriydi. Her işi layıkıyla yerine getirdiğine ben evladı olarak şahidim. Ben babamdan binlerce kez razıyım. İnşallah siz de ondan razısınızdır. Allah'ım, babamın mekanını cennet eylesin. Ruhu şad olsun. O her gün ülkesi için dua ederdi. Lütfen siz de onun için dualarınızı eksik etmeyin."
Okyay'ın konuşmasının ardından dualar edildi ve helallik istendi. Sonrasında ise törene katılanlar aile bireylerine taziyelerini iletti.
1928 yılında Çanakkale Yenice'de dünyaya gelen Bodur, ilkokulu Yenice İlkokulu'nda, ortaokulu Balıkesir Lisesi'nde okuduktan sonra, İstanbul'da Robert Kolej'e girdi. Robert Kolej'de ekonomi ve edebiyat bölümlerini aynı sürede bitirerek mezun oldu. Amerika Birleşik Devletleri'nde İş İdaresi ihtisasını (MBA) tamamlayıp, 1951'de Türkiye'ye döndü. Babasının ve kayınpederinin ortaklığı ile 1951 yılı sonunda Türkiye'nin ilk 3,200 iğlik 80 numara penye pamuk ipliği fabrikası olan Bodur-Eğinlioğlu Edirnekapı Pamuk İpliği Fabrikası'nı kurdu. 1956 yılına kadar bu fabrikayı bizzat yönetti.
TÜSİAD'ın kurucularındandı
1952'de İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) kuruluş çalışmalarına katılan İbrahim Bodur, 1976 yılından 1992'ye kadar aralıksız 16 yıl İSO'nun Başkanlığını yürüttü. Bodur, TÜSİAD'ın ilk 6 kurucu üyesinden biri oldu.
1997 yılında Devlet Üstün Hizmet Madalyası alan Bodur, 2006'da da TBB Üstün Hizmet Ödülü'ne değer görüldü.
Çanakkale'nin Çan ilçesinde 1957 yılında kurduğu Çanakkale Seramik fabrikaları bugün dünyanın en büyük seramik tesisleri haline geldi. Her yıl 27 Temmuz günü "Seramik Bayramı" olarak kutlanmaya başladı.
Müziğe ve edebiyata da merakı olan İbrahim Bodur'un yazdığı şiirler, Türkiye'nin önde gelen bestecileri tarafından bestelenerek, "Yıllarca" ve "Miras" adlı iki CD olarak yayınlandı.
Sanayinin ulu çınarı için ne dediler?
Kale Grubu’nun kurucusu, İSO ve TÜSİAD’ın kurucuları arasında bulunan Dr. H. İbrahim Bodur’un vefatının ardından iş dünyası taziye mesajları yayınladı. İSO yayınladığı taziye mesajında Bodur’u ‘’Türkiye sanayisinin ulu çınarı’ olarak tanımladı.
Türk sanayisinin ve iş dünyasının öncü isimlerinden, Kale Grubu’nun kurucusu Dr. Hacı İbrahim Bodur’un vefatının ardından iş dünyasından taziye mesajları yayınlandı. Bodur’un kurucuları arasında yer aldığı İstanbul Sanayi Odası (İSO) yayınladığı mesajda İbrahim Bodur’u ‘Türkiye sanayisinin ulu çınarı’ olarak tanımladı. İSO’nun yanında TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve DEİK Başkanı Ömer Cihad Vardan da taziye mesajı yayınladı. Öte yandan Bodur’un anısına açılan www.ibrahimbodur. com internet sitesinden de dostlarının Bodur için söyledikleri sözlere yer verildi.
İSO’nun yayınladığı taziye mesajında Dr. H. İbrahim Bodur’un İSO’nun en uzun süreli meclis başkanı olduğuna dikkat çekilirken, şu ifadelere yer verildi: “İstanbul Sanayi Odası’nın kurucularından, sanayimizin ulu çınarı, duayen Meclis Başkanımız, Onur Üyemiz ve İSO Meclis Başkanımız Sayın Zeynep Bodur Okyay’ın muhterem babası Dr. Hacı İbrahim Bodur’u kaybetmiş olmaktan derin bir üzüntü duyuyoruz. Merhum Dr. Hacı İbrahim Bodur, İSO Meslek Komitesi Üyeliğinin ardından, 1963 yılında Meclis Üyeliği görevini üstlendi. 1975 yılında İSO Meclis Başkanlık Divanı’na seçilen Bodur, 1978- 1992 yılları arasında Meclis Başkanlığı’nı kesintisiz olarak sürdürerek İSO tarihinde en uzun Meclis Başkanlığı görevini yapan sanayici oldu. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve Kale Grubu camiasına sabır, metanet ve baş sağlığı diliyoruz.”
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan da Bodur’un vefat haberinin hemen ardından telefonla bağlandığı bir televizyon kanalına konuştu. “Türkiye’nin başı sağolsun” diyen Bahçıvan, Bodur’un Türkiye’nin sanayi lideri olduğunu ifade etti. Türkiye’de bir çok konuda Bodur’un öncülük ettiğine değinen Bahçıvan, İSO gibi köklü bir STK’nın kuruluşuna öncülük ettiğini hatırlattı. Bodur’dan çok şey öğrendiklerini belirten Bahçıvan, Bodur’un oluşturmuş olduğu müesseselerin onun ardından da aynı gücüyle devam edeceğini kaydetti.
'Sanayinin Anadolu’ya yayılmasının öncülerindendi’
İş dünyasının İbrahim Bodur’un kaybıyla çok değerli bir duayen ve hayırsever büyüğünü kaybettiğine dikka çeken Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Bodur’un Türk girişimcileri için değerli bir ağabey, rol model ve yol gösterici olduğunu bildirdi. Vefat haberini derin bir üzüntüyle aldığını anlatan Hisarcıklıoğlu, “Sanayinin Anadolu’ya yayılmasının, Anadolu’nun markalaşmasının öncülerindendi. Yeri dolmayacak, yeni nesillerin adından söz edeceği bir girişimciydi. TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinde de bulunan Sayın Bodur, iş hayatında Türkiye’nin en önemli gruplarından birisinin temelini attı. Binlerce insana iş vererek, dünyanın en hayırlı işlerinden birisini gerçekleştirdi. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve Türk iş dünyasına başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun” dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan ise, Dr. Hacı İbrahim Bodur’un DEİK şeref üyesi ve hayırsever bir iş adamı olduğunu hatırlatarak, vefatından derin bir üzüntü duyduklarını ifade etti. Bodur’un Türk sanayisinin öncü liderlerinden olduğunun altını çizen Vardan, “Türk ekonomisi ve sanayisinin gelişimine büyük katkıları bulunmuş Sayın İbrahim Bodur’a Allah’tan rahmet; Başta DEİK Yönetim ve İcra Kurulu Üyesi Sayın H. Zeynep Bodur Okyay; DEİK/Türkiye-Kanada İş Konseyi Başkanı Sayın Osman Okyay; Bodur Ailesi ve yakınlarına; Kale Grubu camiasına ve Türk iş dünyasına, DEİK ailesi adına sabır ve başsağlığı diliyoruz” dedi. ASKON Genel Başkanı Mustafa Koca da, “Kurmuş olduğu markayı dünya çapında bir ulusal marka haline getiren, ülkemizin yegane iş adamlarından Kale Grubu Kurucusu ve Onursal Başkanı olan Dr. İbrahim Bodur Bey’i hep çalışkanlığı ve mütevazı kişiliğiyle tanıdık. Tüm sevenlerine sabırlar dileriz” açıklamasını yaptı.
‘Dostlarının Gözüyle’ Kale Grubu ve onun kurucusu İbrahim Bodur
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık
“Sadece sanayicilerimize değil, başta gençlerimiz olmak üzere herkese örnek olacak bir ömrü geride bırakan merhum İbrahim Bodur’un yokluğu elbette her zaman derinden hissedilecektir. Kale Grubu’nun merhumun miras bıraktığı ilke ve değerlere sarılarak ülke ekonomisine yaptığı değerli katkıları artırarak sürdüreceğine inancım tamdır. Bu vesileyle, duayen sanayicimiz merhum İbrahim Bodur’a Allah’tan rahmet, başta kederli ailesi olmak üzere tüm yakınlarına, dostlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.”
Sanayi ve Ticaret Eski Bakanı Ali Coşkun
"Böyle bir hareketin içinde Anadolu’ya adeta sanayi çıkartma hareketidir. Milli mücadeledeki anlayışın sanayileşmede gerçekleştirildiği bir hareket olarak değerlendiriyorum. Bir de kalkınma modelinde halk şirketlerinin gelişmesi, çünkü bir işletmenin başarıya ulaşması için üç temel unsur vardır. Müteşebbis girişimci, iki sermaye, üç emek. Bu emeği ve sermaye birikimini halktan oluşturan bir harekettir."
Collorobbia Industria Bitossi Yönetim Kurulu Başkanı Loreano Boccini
"Doğal kaynaklara sahip olması ve yüzlerce yıllık seramik geleneğiyle Türkiye, seramik sektöründe dünya lideri olmaya baş aday. Sayın Bodur, bu seramik üretiminin büyükelçisi oldu, dünyaya Türkiye’yi ve onun seramik üretimini tanıttı."
Devlet Eski Bakanı Faruk Özak
"Kale’nin güçlü aile bağları takım ruhuna da yansımış, yirmiden fazla grupta fabrikası var, değişik markalarda. Onlarla ilişkileri bir ağabey-kardeş gibi, bir baba-oğul gibi, yani bilim-teknolojiyle beraber, maddeyle beraber manayı da birleştirebilmiş, saygı sevgiyle bu hamur yoğrulmuş ve başarı ortaya çıkmış."
Sacmi İmola Eski Genel Müdürü Guilio Cicognani
“Türk seramik endüstrisi bu son 25 yıl içerisinde uluslararası pazarda Kale Grubu’nun ülkesinde yapılan bütün yeniliklerde başı çekiyor olmasının verdiği referansla çok önemli bir yere geldi. Kale Grubu üretim miktarının yanı sıra üretim kalitesini de yükselterek seramik sektöründe Avrupa’da, İtalya ve İspanya’dan sonra üçüncü olmayı başarak dünya pazarında çok önemli bir rol üstlendi.”
Seko LTD. Tedarikçisi Ersin Eti
"Kale Grubu niye Kale Grubu? Nedeni şu: Ben Kale’de çalışırken benimle birlikte çalışan on yedi mühendis arkadaşımızın bugün otuz üç sene sonra, Türkiye’de gördüğünüz en az dört fabrikanın başında genel müdür, fabrika müdürü ve fabrika sahibi olması Kale’nin bir mektep olduğunun göstergesidir. Orası seramik sanayinin temeliydi. …Yani hakikaten Kale bir ailedir. Yirmi altı senedir ayrı olduğum bir şirketten hala ben Kale Ailem diye bahsediyorum."
Seramik sanatçısı Hamiye Çolakoğlu
"Çanakkale Seramik’in yapmış olduğu büyük şeyler var. Mesela havuzlar için yapılan seramikler. Çanakkale Seramik’in dış uygulamalarda, havuzlarda çok güzel renkleri var; detayları var. Doğaya dayanıklı, sürtünmesi, aşınması çok iyi. Ayrıca bizim etnografik motifl erimizden yararlanarak yapılan yalın şeyler var. Etnografik ve diğer kültür öğelerimizden alınan motifl erin çağdaş zevklere uyarlanmış biçimleri var."
LB Officine Meccaniche sahibi Ivona Ligabue
"Bir işadamı kendini riske atar. Sayın Bodur da yenilik için riske girmekten çekinmedi. Yenilik için riske girmek okullarda öğrenilebilen bir şey değildir, kişinin içinde hissettiği, en fazla babadan oğla geçebilecek bir şeydir ve onun durumunda babadan kızına geçti."
Sanayici Hüsamettin Kavi
"Ekmeğini taştan çıkaran insanlar diyarı” derim. Seramik, taş, toprak... Siz ordan insanın emeğiyle, onların heyecanıyla, onların sadece sanayi boyutuyla değil, sanat boyutuyla da ona şekil veriyorsunuz. Oradan bir değer, bir katma değer yaratıyorsunuz. Bu, “ekmeğini taştan çıkarmak” değil de nedir?"
Sanayici Haydar Akın
"Anadolu’ya yayılmasına, kendi memleketine bildiği insanlara ve iş sahası olmayan, işsizliğin olmadığı bir yerde iş sahası açmasıyla sanayicilere öncülük yapmıştır."
Sanayici Mehmet Şuhubi
"Girişimcilikten de öte ülkesinin gelişmesine katkının mutlaka sanayiden geçtiğine inanan bir insanın hareketlerini görüyoruz onda. Bıkmayan, devam eden, hala devam eden. Çocuklarına da sirayet etti, ondan sonra da devam edebilecek olan bir ruh bu."
Sanayici Şinasi Ertan
"1970’lerin sonunda Türkiye krize girmişti ve bu krizde devlet bile döviz bulamaz hale gelmişti. İbrahim Bodur, kendisine gösterilen güvenin bir örneği olarak kredi ile yatırım malı almayı başarmıştı. Teknolojiyi sürekli takip ediyor, kapasitesini her yıl büyütüyor ve daha çok yatırımlarını da o bölgede yapıyor. Çanakkale öylesine gelişmiş bir il haline geldi ki hani ben kendi kendime şunu söylüyorum: Çanakkale, Türkiye’nin kaderini değiştirdi."