”İran'a yeni yaptırım zamanı değil”

Davutoğlu, "Bölgemizde nükleer silah istemiyoruz, bölgemizde yeni yaptırımlar istemiyoruz, çünkü yaptırımlar ekonomimizi etkiliyor" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL- Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'a yeni BM yaptırımlarını ele alma zamanı olmadığını söyledi.

Reuters'a yaptığı açıklamada, Tahran yönetiminin, nükleer programı ile ilgili olarak Batı ile girdiği görüş ayrılığını çözümlemeye yönelik siyasi iradesini, dünkü uranyum takası mutabakatı ile ortaya koyduğunu belirten Bakan Davutoğlu, "Herkes şunu anlamalı ki İran dün, hiç kimsenin beklemediği kadar büyük bir esneklik ortaya koymuştur ve bu esneklik, yeni bir diplomatik adım için bir fırsattır" dedi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, İran'ın dünkü taahhüdü nedeniyle "bu ülkenin nükleer bomba yapmayı planlamadığından emin olduğunu" ifade etti.

Davutoğlu, "Bölgemizde nükleer silah istemiyoruz, bölgemizde yeni yaptırımlar istemiyoruz, çünkü yaptırımlar ekonomimizi etkiliyor, enerji politikalarımızı etkiliyor, komşularımızla ilişkilerimizi etkiliyor" diye konuştu.

"İlk anda gelen tepkileri doğal karşıladım"

Davutoğlu, İran'ın, Türkiye ve Brezilya ile imzaladığı Ortak Bildiri ile ilgili Batı'dan ilk anda gelen tepkileri "doğal karşıladığını" ve gelecek günlerde İran'a yaptırım uygulanmasını mümkün görmediğini söyledi.

NTV'de yayınlanan "Canlı Gaste" programına katılan Davutoğlu, İran'la uranyum takası anlaşması ve diğer dış politika konularına ilişkin soruları yanıtladı.

Anlaşmanın imzalanmasının ardından taraf ülkelerde temkinli bir tutum olduğunu belirten Davutoğlu, "bir yandan da bütün tarafların Türkiye'nin olağanüstü çabasını takdir ettiklerini" söyledi. Türkiye'nin bu çabaları takdir edilmek için göstermediğini kaydeden Davutoğlu, "Sonuçta biz uluslararası toplumun talep ettiği herşeyin anlaşmada mevcut olduğundan eminiz" diye konuştu.

İran'ın verdiği sözü eyleme dönüştürüp dönüştürmeyeceği konusunda da şüpheler bulunduğunu belirten Davutoğlu, İran'ın da kendi haklarının korunması konusunda şüpheleri olduğunu, iki tarafa da "tansiyonu yükseltecek, kamuoyunu tahrik edecek açıklamalardan kaçınmayı" tavsiye ettiklerini söyledi.

"Lügatımda hayal kırıklığı yoktur"

Davutoğlu, süreci söz verildiği şekilde sürdürmek gerektiğinin altını çizerek, "Rehavete kapıldığınız anda, o kadar emek boşa gidebilir" dedi.

İran'a yaptırım uygulanmasının hala gündemde olmasını nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine Davutoğlu, "Eğer dün anlaşma olmasaydı, bu hafta ciddi bir yaptırım girişimi olacaktı. Yaptırımlar, bir anda olacak bir mesele değil" ifadesini kullandı. Davutoğlu, son gelişmenin ardından BM'nin daimi üyelerinin daha temkinli davranması gerektiğini belirterek, "Önümüzdeki günlerde bir yaptırımı mümkün görmüyorum. Şu anda yaptırımların tartışılacağı bir zemin yok" diye konuştu.

Davutoğlu, Batı'nın yaptırım konusunda ısrarlı olmasının, Türkiye'nin çıkarlarına zarar vereceğini ve bunu mazur görmeyeceklerini de sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, imzalanan anlaşmaya tepkilerin gelmesi sonucunda hayal kırıklığına uğrayıp uğramadığı sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Benim lügatımda hayal kırıklığı yoktur. Karşı tarafın şu andaki durumunu da anlıyorum. İnsanların yeni duruma hemen intibak etmesi mümkün olmaz. Bu birkaç gün için ilk tepkiler olması, beklenen bir sonuçtur."

"Dikteyle uzlaşma olmaz"

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, İran konusunda Ekim ayından beri yoğun bir diplomatik çaba içinde olduklarını, diğer uluslararası sorunların çözümünde de pratik içinde öğrendiği bir hususun önemli olduğunu ve "taraflar arasındaki psikolojik eşik aşıldığı zaman çözüme ulaşılabilindiğini" kaydetti.

"Bir ülkenin önüne kağıt koyduğunuzda, dikte ettiğinizde, kamuoyu önünde onu zor duruma düşürecek açıklamalar yaptığınızda ya da sopa gösterdiğinizde her onurlu insanın göstereceği tepkiye benzer şekilde karşı tepki verir" diyen Davutoğlu, içinde bulunduğu bütün çözüm çabalarındaki önemli hususun, onlarla aynı dünyayı paylaşması olduğunu bildirdi.

"Satranç İran'dan çıkmış bir oyundur"

Bakan Davutoğlu, İran ile Türkiye'nin birbirini çok iyi tanıyan iki ülke olduğunu hatırlatarak, "İran'la müzakere zordur, satranç İran'dan çıkmış bir oyundur" dedi.

Uranyum takası anlaşmasının içine bakılınca İran'ın kaygılarını ve Batı'nın 3 şartını kapsadığının görüleceğini ifade eden Davutoğlu, nükleer enerjinin barışçıl amaçlar için kullanılmasında ülkeler için olumlu ya da olumsuz istisnalar olmaması gerektiğini bildirdi.

Davutoğlu, "Kurallara uyduğu sürece İran da Türkiye de her ülke bu hakka sahip" diyerek, teknolojinin insanlığın malı olduğunu, bunun doğal gazı ve petrolü olmayan ancak gelişen bir teknolojisi olan Türkiye gibi bir ülke için de önemli bir husus olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Brezilya'nın da nükleer zenginleştirme yapmış, ancak nükleer silah üretmemiş bir ülke olduğuna dikkati çekerek, Brezilya'nın sürece girmesini kendilerinin de bu nedenle istediğini ve bu fikri Ocak ayında Brezilya ile paylaştıklarını söyledi.

İran'ın avans olarak 1200 kilogram uranyumu vererek aslında büyük bir taviz verdiğini ve anlaşma ile Batının istediği 3 koşulun da gerçekleştiğini belirten Davutoğlu, 18 saat süren müzakerelerin sorulması üzerine, görüşmeleri çok yoğun bir haftanın ardından yorgun bir şekilde yemek bile yemeden sürdürdüklerini anlattı. Davutoğlu, başkalarının şüphelerine ve zor anlara rağmen kendisinin başından beri bu anlaşmanın gerçekleşeceğine inandığını ifade etti.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, bu yoğun tempoya nasıl dayandığının sorulması üzerine, kendisiyle birlikte çalışan ekibe ve ailelerine teşekkür ederek, "Zihninizde bir dünya ve bu dünyada Türkiye'ye biçtiğiniz bir misyon varsa büyük bir enerjiye sahip oluyorsunuz" dedi.

"Yunanistan'la anlaşmalar devrimdir"

Yunanistan ile yapılan anlaşmalara da değinen Bakan Davutoğlu, bu anlaşmaların "devrim niteliğinde" olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Cumhuriyet tarihi boyunca, 87 senede Türkiye ile Yunanistan'ın 55 anlaşma yaptığını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son Yunanistan ziyaretinde, bir günde 22 anlaşma imzaladıklarını söyledi.

Yunanistan Türkiye arasında "yeni bir dönemin başladığını, paradigmanın değiştiğini" belirten Davutoğlu, "21. Yüzyılın Türk-Yunan ilişkilerini yeniden inşa etmenin temeli atıldı" dedi. 

Türk-Rus ilişkilerinin de doğasını değiştirdiklerini kaydeden Davutoğlu, sömürge ve Soğuk Savaş döneminin oluşturduğu anormalliklerin kalkmasını ve tarihle yeniden buluşarak geleceği inşa etmek istediklerini bildirdi.

Ermenistan'la da tüm sosyo-ekonomik süreçlerin yeniden kurulmasını istediklerini ifade eden Davutoğlu, Ermenistan'la ilişkilerin normalleştirilmesi sürecinin "donduğu" iddialarının doğru olmadığını kaydetti. Davutoğlu, "Eğer dondu ya da öldü diye baksaydık, süreç ilerlemezdi" dedi.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir