Kırklareli, turizm ve tarımda gelişecek

Kırklareli, artık İğneada'daki longoz ormanlarıyla eko turizmde öne çıkmak, Dupnisa Mağarası, Vize Antik Tiyatrosu gibi antik değerleriyle de kültür turizmine açılmak istiyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

M Nedim ÇAĞLAR

KIRKLARELİ - Sahip olduğu 270 sanayi tesisiyle kent başına düşen GSYH'da  İstanbul ve Kocaeli'nin ardından 3'üncü sırada bulunan Kırklareli,  hayvancılık, tarımsal sanayi ve eko turizmde markalaşmayı hedefliyor.

GSMH'sinin yüzde 60'ını sanayi, yüzde 30'unu hizmet, yüzde 10'unu ise tarımdan sağlayan  kent, sulanabilir alanlarda bağcılık, seracılık, meyvecilik gibi katma değeri yüksek tarım üretimine odaklanmayı amaçlıyor. Vize, Pınarhisar gibi organik tarım açısından önemli alanlara sahip olan kent, hayvancılığını verimli hale getirmek için de kaba yem bitkisi üretimini geliştirecek. Kırklareli OSB'nin Avrupa ve İstanbul'a yakınlık gibi avantajlarını değerlendirmek isteyen kent iş çevreleri, turizmde ise  Karadeniz kıyısındaki İğneada, Kıyıköy gibi turizm bölgelerine odaklanılması gerektiğini düşünüyor. Özellikle İğneada'da milli park ilan edilen longoz ormanlarının eko turizm açısından katma değer yaratabileceğine dikkat çeken iş çevreleri,  Dupnisa Mağarası, Vize Antik Tiyatrosu, Kanlıgeçit kalıtları, Trak höyüklerinin de kültür turizmi çerçevesinde değerlendirilmesini istiyor. İş çevrelerinin bir başka talebi de Bulgaristan kanadındaki sorunlar çözülerek Dereköy sınır kapısının bir an önce TIR trafiğine açılması.  

Geleneksel Garanti Anadolu Sohbetleri'nin 2011 yılındaki ilk durağı Kırklareli oldu. Toplantıda  Kırklareli'nin gelişme ve kalkınma dinamikleri tartışıldı. DÜNYA Gazetesi Başyazarı Osman Saffet Arolat'ın yönettiği, 70'inci toplantı Garanti Bankası Genel Müdür yardımcısı Nafiz Karadere'nin açılış konuşması ile başladı.

Toplantı sonrası istifa eden Kırklareli Eski Valisi Ali Haydar Öner, Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan, Kırklareli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Ziya Çetintaş'ın da birer konuşma yaptığı 70'inci buluşma kapsamında düzenlenen panelde ise Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün, ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çetin Göksu, Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yekta, Bilgi Üniversitesi  İİBF Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asaf Savaş Akat birer sunum yaptı.

Çetintaş: İğneada ve Kıyıköy'ün tanıtımı eksik

Kırklareli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Ziya Çetintaş, kent başına düşen GSYH'da TÜİK verilerine göre İstanbul ve Kocaeli'nden sonra 3'üncü sırada  olduklarına dikkat çekerek, "Gelişmişlik indeksinde Türkiye'de 30'uncu sırada  Türkiye'deki yerimizin kalkınma ve gelişmişlik açısından oldukça iyi olduğunu yönünde bir eğilim ancak ekonomik durumları ne kadar gerçekçi yansıtıyor diye biraz düşünmemiz lazım.

Kentte tarım, sanayi ve turizm sektörleri önde geliyor. Bölgemiz için tarım ve hayvancılık ve  buna bağlı gıda sanayi ve turizmin ön plana çıkması gerekiyor.  GSMH'sındaki yüzde 69 sanayi, yüzde 30 hizmet  ve yüzde 10 tarım gibi rakamlara göre ilimizin sanayi ağırlıklı bir yapısı var.

Tarım fazla bir ağırlığa sahip değil. Süt ve et ürünleri üretimi ön plana çıkıyor. Bu ürünler ilimizin tanıtılması ve markalaşmasında önemli bir yer tutuyor. Bölge çiftçileri,  bitkisel ve hayvansal tarımı beraber yapıyor. Son yıllardaki girdi maliyetlerini yükselmesi, miras yoluyla bölünen topraklar sebebiyle artık bu küçük arazilerde klasik tarımla geçinmek mümkün değil.

Sulanabilir alanlarda katma değeri yüksek tarım üretimine geçilmeli. Bağcılık, seracılık, meyvecilik gibi. Vize, Pınarhisar ve kuzey bölümde organik tarım için uygun alanlarımız var. Kuzey bölgelerimizde çayır, mera gibi otlama alanlarından da yararlanılabilir.  Organik tarım işsizlik soruna da bir çözüm olabilir" diye konuştu.

270 civarındaki sanayi tesisinin genellikle tekstil, dokuma, hazır giyim ve konfeksiyon, gıda un ve unlu mamulleri, nebati yağ, yem, çimento, döküm, cam ve maden gibi sektörlerde faaliyet gösterdiğini kaydeden Çetintaş, "Hiçbir borcu olmayan Kırklareli OSB, Çerkezköy'den sonra bu bölgedeki en avantajlı bölge. 

İstanbul'a 2 saat mesafede,  Avrupa'ya karadan lojistik açıdan önemli bir avantaja sahip. OSB'mizdeki arsa tahsisleri 2010 yılında oldukça arttı. Elektrik tüketimi de yüzde 32 arttı" dedi. Karadeniz kıyısındaki İğneada ve Kıyıköy'ün tanıtım eksikliği nedeniyle turizmde fazla gelişmemediğini vurgulayan Çetintaş, "Bulgaristan'ın sahillerindeki tesisler yöre ekonomilerine daha çok katkı sunuyor. Biz de Orman, deniz ve dağlar bir arada.

Milli park ilan edilen İğneada' daki longoz ormanlarının eko turizmi açısında katma değeri yüksek. Dupnisa Mağarası, Vize Antik Tiyatrosu, Kanlıgeçit kalıtları, Trak höyükleri gibi kültür turizmi değerlerimiz de var. 

Dereköy sınır kapısının açılması ilimizin gelişmesi açısından çok önemli.  Bulgaristan tarafının yol problemini çözememesi nedeniyle TIR trafiğine açılması engelleniyor. Kırklareli Üniversitesi de ilimizin gelişmesine katkı yapacaktır" şeklinde konuştu.

Çağlayan: Eğitimli genç göçü veriyoruz

Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan,  Kırklareli'nin turizmde çok daha gerilerde olduğunu belirterek, "Bu alanda gelişme göstermeliyiz. Bölgenin ana arterlerinde yer almamız avantaj. Bunu çok iyi değerlendirdirdiğimiz kanaatinde değilim. Tarım sektöründe ekili arazilerimiz az olmasına karşın Türkiye verim ortalamasına göre çok daha iyiyiz.

Tarım ürünlerin verimi ve çeşitliliğini arttırma yönünde çalışmalar yapmalıyız. Sulama ön plana çıkıyor, barajlar ve göletlerimiz yeterli. Ancak sulamada daha iyi bir sisteme ihtiyacımız var. Arazilerimizin 5'te 1' ini sulayabiliyoruz. Avantajlarımızdan birisi OSB'mizin iyi bir durumda olması. Yatırımlara hazır. 2010 yılında önemli bir talep söz konusu. Bu yıl da yatırım oldu, arazi tahsislerini yaptık ve çoğunlukla büyük enerji yatırımlarıydı. OSB'nin 5 yıl içinde ilimize çok önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyorum. Özelikle çevre kirliliği yaratmayan ve istihdama çözüm üreten yatırımlara öncelik vereceğiz.

"Eğitimli insan potansiyelimiz yüksek. Türkiye ortalamasının üzerinde, ama aynı zamanda bu bir dezavantaj. Eğitimli genç göçü veriyoruz. Turizmdeki potansiyelimiz İğneada ve Kıyıköy.  Yatırımlar artarsa ilimize katkıları olur. İstanbul'dan gelir düzeyi yüksek turistler için doğa turizmi yatırımları yapılabilir.

Kırklareli,  Çatalca'ya  çok iyi bir alternatif olabilir. Mili gelirde 3'üncü sıradayız ama devlet yatırımlarından fazla bir pay alamıyoruz. Gelirde yıllardır artı veriyoruz. Bu nedenle kamu yatırımları daha fazla olmalı. Hizmet sektöründe önemli yatırımlar yapılabilir. Bankalarda  mevduat bakımından bir sıkıntımız yok ama, yatırım yapacak girişimci de bulunmuyor"açıklamasını yaptı.

Öner: Avrupa'nın en büyük longoz ormanlarına sahibiz

Kırklareli Eski Valisi Ali Haydar Öner, CNN Bussiness dergisinin yaptığı "En yaşanabilir Kentler" araştırmasında Kırklareli'nin' 2008 yılında 19'uncu sıradayken 2009 yılında 21'inci sıraya düştüğünü  dile getirerek, "Burada bir geriye gidiş var, daha ileriye gidebilecek potansiyeli varken bunun böyle olması kabul etmek güç. Kırklareli'nin çok önemli avantajları var. İstanbul'un yanı başında, Tekirdağ'a yakın. Avrupa'nın en büyük longoz ormanlarına sahip. Tarım alanın önemli gelişmeler kaydediyor. Ancak doğru tarım teknikleri henüz uygulanmıyor. 

Sulama konusunda yeterli alt yapı yok. Damlama sulamada 2011'in atılım yılı olmasını diliyoruz. Bölgemizde hızla çoğalan hayvancılık yatımları, büyük hayvancılık işletmeleri kaba yem bitkisine olan ihtiyacı patlatacak durumda. Konya'dan yem getirtiyoruz. Eğer kaba yem bitkisi üretimini çoğaltmasak hayvancılıktaki maliyetleri düşüremeyiz, karlı hayvancılık yapamayız" dedi.

Üstün: Tarım, çevre dostu enerjiye öncelik vereceğiz

Trakya Kalkınma  Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün

Kırklareli rakamsal olarak geriye gidiyor. Ancak kendi içinde ileriye doğru bir hareket var. Diğer illerle rekabet edebilecek bir seviyede. Ancak beklenen hızı sağlayamadığı için geriye gittiği gözüküyor. Bu anlamda rekabet edebileceği alanlarla avantajlı bir konuma gelmesi sağlanabilir. Kırklareli girişimcisi daha aktif olmalı. Bölgede ulaşım, lojistik ve sanayi altyapısının güçlendirilmesi, sürdürülebilir tarım, çevre dostu enerji gibi alanlarda gelecek projelere öncelik vereceğiz. 

Kırklareli'nde KOBİ ağılıklı bir yapı var. Kırklareli proje başvurularında 3'üncü sırada yer alıyor. Kırklareli 84 proje göndermiş durumda.  Bu rakamlar bizim için umut veriyor. Daha da artmasını ümit ediyoruz.

Göksu: Eko turizm halkın ekonomiye katılımını sağlar

ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çetin Göksu

Eko turizm bölge kalkınmasına katkıda bulunacak, halkın ekonomiye katılımını sağlayacak bir konumda yer alıyor. Bu, Kırklareli'nin doğal ve kültürel olanaklarını kullanmak için çok önemli bir fırsat. Bu kırsal alanların doğal değerlerinin ekonomiye kazandırılmasıdır. Doğaya duyarlı bir sürdürülebilir yerel bir turizm olan eko turizmi, biyo çeşitliliği ve geleneksel mirası korumak  için de fırsat oluşturan bir model.

Fransa, İspanya, Macaristan, Yunanistan, İtalya gibi ülkelerde yapılıyor. İstanbul'un turizm taleplerini karşılayabilecek bir potansiyeli olan Kırklaerli'nin bir 8 bin yıllık kültür mirası var. Köy kültürünü turizme açarak bir kırsal kalkınma modeli uygulanabilir. Bu konuda Kırklareli için bir master planını yapılması gerekiyor.

 

Üretici büyük ölçekli hayvancılık için birleşmeli

Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin

Kırklareli'nin et ve süt üretiminde sahip olduğu avantajları kullanılabilmesi,  Türkiye'nin bu konudaki sürdürülebilir bir politikaların uygulanmasına bağlı. Eğer 1 litre süt 1,5 kilogram yem alıyorsa bu iş karlıdır, ama bugün bunun tam yarısı var.

Bu şekilde tarım ve hayvancılık karlı olmayacağı gibi rekabet etmesi ise mümkün değil. Sütte piyasayı düzenleyici mekanizma kurulmalı. Türkiye'deki 12, 6 milyon ton süt üretiminin yaklaşık 8 milyon tonu tüketiliyor. Geri kalan açıkta gözüküyor. Buna da bir çözüm üretilmeli.  Bu sektörün arz talep dengesini sağlayan bir mekanizma kurulmalı. Kırklareli'nde üreticilerinden sütü özel sektör alıyor. Üreticinin kümeleştiği bir pazarlama zinciri yok. Bu kötü durumun çözülmesi gerekiyor. Kırklareli'nde üreticiler bir araya gelerek daha büyük ölçekli hayvancılık yapmalı.

İrtifa kaybında İstanbul'a yakınlık etkili

İstanbul Bilgi Üniversitesi  İİBF Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asaf Savaş Akat

Kırklareli Türkiye'nin gelişmiş bölgelerinde biri.Rakamlara bakıldığında bir irtifa kaybı var. Yukarıya bir çıkışın olması için bazı unsurların gelişmesi gerekiyor. Bu irtifa kaybında İstanbul'a yakınlığın bir etkisi söz konusu. Metropole yakınlığı ilin göç vermesine neden oluyor. Çok uzak olunca, metropolün bir cazibesi olmuyor. Ancak yakınlık da buna neden oluyor. Kırklareli bu anlamda kendi dinamiklerini geliştirilebilmeli. Bölgede bir cazibe merkezi haline gelmeli.

Kente 122 milyon TL kredi desteği vermişiz

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere

2011 yılındaki Anadolu Sohbetleri'nin ilkini Kırklareli'nde yapıyoruz. 70'inci toplantıyı gerçekleştiriyoruz. Kırklareli'nin gelişme potansiyelinin tartışılacağı bu toplantı konusunda 2 öngörüde bulunayım:

Kırklareli bugün dünya çapında bir peynir markası geliştirebilir veya eko turizmi alanında dünya çapında çekim merkezi olabilir. Bana inanmayacak mısınız? Bence inanın. Dünya çapında olmak ulaşılması zor bir hedef olabilir ama imkansız değildir. Örneğin Fransa'da dünya çapında gıda markası yaratan kentler Kırklareli'nden daha fazla mı değerlidir? İspanyollar turizm de marka kentler, marka köyler yaratmak için yola çıktıklarında buradan daha iyi şartlara sahiptiler. Sahip oldukları avantajların dünyada kabul görmesi için kalite anlayışını standartlaştırdılar ve pazarlama anlayışını çok iyi uyguladılar. Kırklareli de bunları yapabilir. Sadece Kırklareli'nin kabuğunu kırmaya ve yapacağına inanmaya ihtiyacı var.

Garanti'nin ocak 2011 itibariyle Kırklareli'ndeki operasyonları şöyle, 122 milyon TL kredi desteği vermişiz. Toplamda 9,4 milyon TL 293 KOSGEB kredisi vermişiz. 24 milyon TL mevduat verdik. 

Kent önderleri yeni projelerle ortaya çıkmalı

DÜNYA Gazetesi Başyazarı Osman Saffet Arolat

Ortak akıl toplantısında ortaya çıkan bazı sonuçlar var. URAK' ın 2007-2008 ve 2008-2009 yıllarında yaptığı "İllerarası Rekabetçilik Endeksi" araştırmasında Kırklareli 81 il arasında 28'nci sırada yer aldı. Yaşam kalitesinde 34'üncü sıradan 39'uncu sıraya düştü. Marka ve yenilikçilikte 39'dan 40.sıraya düştü.

Ticari beceri ve üretim potansiyelinde 29'uncu sıradan 39'uncu sıraya düştü. Erişilebilirlik açısından ise 21'inci sıradan 24'üncü sıraya düştü. Bu araştırma sonuçları ilin küçük  de olsa geriye gitttiğini ortaya çıkarıyor. Kentin önderleri ve yöneticileri yeni projelerle ortaya çıkarak kenti çok daha iyi duruma getirebilirler. Ortak akıl toplantısı sonuçlarına  göre il, hayvancılık, tarımsal sanayi ve kültür turizminde gelişme kaydedebilir. Hayvancılık ülke genelinde önemli bir gerileme gösterirken Kırklareli'nde gelişme gösteriyor. Bölgede kaba yem konusunda mutlaka bir şeyler yapılması gerektiği, sütte arz fazlası olduğu söyleniyor.

Sonuçlar  örgütlenmede bir dağınıklı olduğunu ortaya koyuyor. Hayvancılıkta ortak projelerin olması gerektiği vurgulanıyor. Kırklareli'nin kültür ve eko turizm konusunda gelişme göstereceği söyleniyor. TOBB'un Dereköy Sınır Kapısı'nı faaliyete geçirmesi gerektiği söyleniyor. Longoz ormanlarının  turizm potansiyelinden söz ediliyor. Kentin gelişmesinde bu hususlara dikkat edilmesi gerekiyor.

 

Bu konularda ilginizi çekebilir