Kürtçe savunma krizi büyüyor

KCK davasında, Mahkeme Başkanı Yılmaz "Savunmamı Türkçe yapacağım diyeni dinlemeye hazırız" dedi. Sanıklarsa bu isteği reddetmöeye devam ediyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

DİYARBAKIR - Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması olduğu iddia edilen "Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi (KCK/TM)" ile ilgili davaya devam edildi. Sanıklar, yeniden Kürtçe savunma yapmak istedi. Buna izin vermeyen Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, "Ben savunmamı Türkçe yapacağım diyeni dinlemeye hazırız" dedi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya 96 tutuklu sanık katıldı. 8 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.

Mahkeme Başkanı Yılmaz, sanık avukatlarının itirazı üzerine geçen duruşma 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilen mahkemenin Kürtçe savunma ve tercüman atanmasına ilişkin ret kararının değerlendirildiğini ve mahkemenin söz konusu itirazı yerinde bulmadığını anlattı.

İtirazı inceleyen 4. Ağır Ceza Mahkemesinin kararında "Türkçe bilen kişinin Türkçe haricindeki bir dil ile savunma yapma ve tercüman atanması talebine yönelik mahkemenin ret kararına karşı itiraz yoluna gidilebilmesi mümkün değildir" denilmişti.

Sanıkların savunmalarının alınmasına başlanacağını duyuran Başkan Yılmaz, ilk sanık olarak kapatılan DTP'nin Genel Başkan Yardımcısı Kamuran Yüksek'i sanık kürsüsüne çağırdı.

Yüksek, Kürtçe "Ben savunmamı Kürtçe yapmak istiyorum" demesi üzerine Mahkeme Başkanı Yılmaz, "Bu konuda kararlar verildi. Sizin ve bizim anladığımız Türkçe'de savunma yapmalısınız. Ben bilmediğim için sanırım Kürtçe konuşuyorsunuz. Bu nedenle sizi yerinize alacağız" dedi.

Mahkeme Başkanı: Kararımızı verdik

Mahkeme Başkanı Yılmaz, sanıkların Kürtçe savunma talebinin defalarca değerlendirildiğini ve reddi yönünde karar verildiğini hatırlatarak, "Yeniden bir karar verilmesine gerek görmüyoruz. Usul yönünden sanıkları tek tek kürsüye çağırmalıyız. Bu konunun bizim açıdan karara bağlanacak yanı yoktur. Biz sanıkları sorgu amacıyla buraya çağırıyoruz. Bulundukları yerden de savunma yapabilirler. Kürsüye gelmelerine gerek yok. Yargılamanın sonuna kadar 'Ben savunmamı Türkçe yapacağım' diyeni dinlemeye hazırız" dedi.

Sanık avukatı Uysal: İnatlaşmayı bırakın

Sanıklardan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, İHD Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ve Yenişehir eski Belediye Başkanı Fırat Anlı'nın avukatı İbrahim Tali Uysal da salonda karşılıklı bir inatlaşmanın yaşandığını ileri sürdü.

Tutuklu sanıklara "Sizi evinizde eşiniz ve çocuklarınız bekliyor" diyen Uysal, şöyle konuştu:

"Söyleyeceklerim belki sanıklar tarafından hoş karşılanmayabilir. Biliyorum ölüme zılgıt çekenler hiçbir şeyden korkmaz. Sizi evde eşiniz ve çocuklarınız bekliyor. Gelin bu inattan vazgeçelim. Eğer beni azletmek isteyen varsa elini kaldırabilir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda büyük fedakarlık yapan ancak bu fedakarlığı taktir edilmeyen Kürtler mert insanlardır. İki taraftan biri fedakarlıkta bulunsun. İnatlaşmayı bırakın."

Mahkeme Başkanı Yılmaz, salonda bulunan tutuklu sanıklara duyuruda bulunarak, "Savunmasını Türkçe olarak yapacak kişi varsa bugün onu dinleyebiliriz. Bazılarınızın Kürtçe bilmediğini biliyoruz. Size de düşünmeniz için zaman verip, duruşmayı öğleden sonraya bırakıyoruz" dedi.

Demirtaş: Utanç davasına dönüştü

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Çözüm için katkı sunulması gereken siyasi bir dava, bir utanç davasına dönüşmüş durumda" dedi.

Demirtaş, Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP'li milletvekilleri, belediye başkanları ve çok sayıda partili, Yenişehir ilçesindeki Sümerpark'ta bir araya geldi. Grup, buradan başladıkları yürüyüşlerine, İstasyon, İnönü, Dağkapı ve Elazığ Caddesinden geçerek Büyükşehir Belediye Başkanlığı binası önünde son verdi. 

 

 

 

 

Bu konularda ilginizi çekebilir