Nokta dergisi yöneticilerine tahliye

Nokta dergisinin 2 Kasım'daki kapağında ve içeriğinde yer alan ifadeler nedeniyle haklarında dava açılan dergi yöneticisi Güven ile sorumlu yazı işleri müdürü Çapan'ın adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine karar verildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nokta dergisinin 2 Kasım'daki kapağında ve içeriğinde yer alan ifadeler nedeniyle haklarında dava açılan dergi yöneticisi Cevheri Güven ile sorumlu yazı işleri müdürü Murat Çapan'ın ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme'' suçundan yirmişer yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle yargılanmasına başlandı. 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan ilk duruşmaya, tutuklu sanıklar Cevheri Güven ve Murat Çapan ile avukatları katıldı. 

Duruşmada kimlik tespitinin ardından savunmalara geçildi. Sanık Güven, savunmasında, dergideki ifadelerin bir durum tespiti olduğunu, bu tespitin iddianamede yorumlanarak kendilerine karşı suçlamaya dönüştüğünü öne sürdü. 

Bir dergi sayfasıyla iç savaş planlamakla yargılandıklarını, iddianamede bu planın nasıl yapıldığını tek satır olarak göremediklerini iddia eden Güven, dergide yer almayan cümle ve başlıkların iddianameye eklendiğini, bu nedenle var olmayan bir şeyle yargılandıklarını savundu. Güven, tahliyesini talep etti. 

Sanık Murat Çapan ise iç savaş analizinin, derginin çıkmasından önce yabancı basında da konu edilen bir durum olduğunu, iç savaşla ilgili yabancı basında haberler çıktığı gibi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve başka siyasetçilerin de iç savaş uyarısı yaptığını, bunun sadece kendilerinin kullandığı bir tabir olmadığını ileri sürdü. 

Derginin seçim sonuçlanmadan basıldığını ve dağıtılmak üzere THY'nin kargosuna verildiğini belirten Çapan, ''Dergide öngörü vardır. Silahlı isyana çağrı ya da herhangi bir duruma ima yoluyla bile çağrı bulunmamaktadır. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum'' dedi. 

Taleplere ilişkin görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanıkların tahliyesini talep etti. Duruşmaya taleplerle ilgili ara verildi. 

Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Cevheri Güven ve Murat Çapan'ın üzerine atılı suç vasfının değişme ihtimali ve tutuklu kaldıkları süreyi dikkate alarak adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine karar verdi. 

Sanıklar hakkında adli kontrol hükümleri kapsamında yurtdışına çıkış yasağı ile haftada bir karakola giderek imza atmalarına karar veren heyet, dava dosyasının mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi. 

 İddianameden 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, dergide, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafı kullanılmak suretiyle takvim ve saat ibarelerinin yer aldığı, metin olarak da "2 Kasım Pazartesi Türkiye İç Savaşının Başlangıcı" ibarelerinin bulunduğu kaydedildi. 

Söz konusu derginin 32. sayfasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın asker kıyafeti giydirilmiş ve elinde pimi çekilmiş bombanın yer aldığı fotoğrafının kullanıldığı aktarılan iddianamede, metin olarak da ''92. Yılında Bir Ülke Çatırdarken Çatışmalı Dönem'' ibaresine yer verildiği ifade edildi.  

Derginin 35. sayfasında yer alan metinlerin de bulunduğu iddianamede, suça konu dergide verilen mesajla devletin bütünlüğüne, milletin birlik ve beraberliğine kastedildiği ve bu amaçla toplumun huzur ve refahının bozulmak istendiği vurgulandı.  

Derginin, ülkede kaos ortamı oluşturmak niyetiyle basıldığı, iç savaşın sorumlusu olarak başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere diğer devlet ve hükümet yetkililerinin gösterildiği anlatılan iddianamede, dergide silahlı terör örgütü mensuplarının da "isyancı" olarak nitelendirildiği ve iç savaş için gerekli malzemelerin hazırlanması gerektiğinin belirtildiği kaydedildi. 

İddianamede, tedirgin hale getirilen vatandaşların ülkeyi terk etme yoluna başvurmasının zorunluluk olduğunun lanse edilmeye çalışıldığı aktarılarak, bu algıyla halkın panik ve korkuya sevk edildiğine vurgu yapıldı.  

İddianamede, sanıklar dergi yöneticisi Cevheri Güven ile sorumlu yazı işleri müdürü Murat Çapan'ın, ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme'' suçundan yirmişer yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.