Not artışını akıllıca değerlendirmeliyiz
Ekonomi Bakanı Çağlayan, "Notumuzun geç de olsa yatırım yapılabilir düzeye çıkmış olmasından büyük memnuniyet duyuyoruz" dedi.
ANKARA - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Moody;s'in Türkiye'nin kredi notunu "yatırım yapılabilir" seviyeye yükseltmesinden büyük memnuniyet duyduklarını belirterek, "Türkiye gerek iktisaden gerek siyaseten bu ve hatta bunun daha üstündeki bir notu zaten hakkediyordu. Bu anlamda, bu açıklamayı hakkımızın gecikmiş teslimi olarak görüyorum" ifadesini kullandı.
Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, Moody's'in, Türkiye'nin uzun vadeli yabancı para birimi cinsinden kredi notunu Baa3'e yükseltmesini değerlendirdi.
"Türkiye gerek iktisaden gerek siyaseten bu ve hatta bunun daha üstündeki bir notu zaten hakkediyordu. Bu anlamda, bu açıklamayı hakkımızın gecikmiş teslimi olarak görüyorum" ifadesini kullanan Çağlayan, üç büyük derecelendirme kuruluşunun ikisinin Türkiye'nin kredi notunu yatırım yapılabilir düzeye çıkardığına dikkati çekti.
Çağlayan, bundan sonra gerek doğrudan yatırım anlamında gerek portföy yatırımı anlamında daha büyük yatırımlar beklediklerini kaydederek, Merkez Bankasının bunun Türk Lirası üzerinde yaratacağı baskılara karşı hazırlıklı olması gerektiğini belirtti.
Moody's'in bundan önceki not artışını yaptığı 20 Haziran 2012'de "cari açıkta yapısal iyileşmeye, döviz rezervlerinde artışa ya da özel sektör yabancı borçlarında azalmaya dönük ilerlemeler sağlanırsa, not artışı yapılabileceğini" açıkladığını ifade eden Çağlayan, son bir yıl içinde bunların hepsinde ilerleme sağladıklarının altını çizdi.
Not artışının temel taşı
Çağlayan, geçen yıl mal ve hizmet ihracatında 23 milyar dolara yakın artışın, cari açıktaki gerilemenin neredeyse tamamını gerçekleştirmiş olmasının, Türkiye ekonomisi için bir başarı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bu, not artışının temel taşıdır. 152,5 milyar dolar ile rekor kıran mal, 44 milyar dolar ile rekor kıran hizmet ihracatımız ile 2012'de cari açığımızı azaltıp, büyümemizi gerçekleştirebildik. Bundan sonra yabancı para cinsinden borçlanma faizleri düşecek ve borçlanma imkanı artacak. Bu şirketlerimiz için bir fırsat ama bu fırsatı akıllıca değerlendirmek de yine şirketlerimizin bir görevi. Bu iyileşmenin cari açığımızı olumsuz etkilemesine, şirketlerimizin döviz pozisyonlarını olumsuz etkilememesine dikkat etmeliyiz."
Çağlayan, Türkiye'nin daha yüksek kredi notlarını hak ettiğine dikkati çekti.