Olaylı yıkımda okula gaz bombası düştü

İSTANBUL - Başakşehir'in Bayramtepe Mahallesi'nde ruhsatsız bina ve kaçak yapıların yıkımı sırasında vatandaşlarla emniyet güçleri arasında arbede yaşandı.

Polisin müdahale sırasında kullandığı ''biber gazının'' Tepe İlköğretim Okulu'nun bahçesine düşmesi nedeniyle bazı öğrenciler gazdan etkilendi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyesine bağlı zabıta ekipleri, sabah saatlerinde ilçedeki kaçak ve ruhsatsız binaları yıkmak üzere çevik kuvvet ekipleri ve panzer eşliğinde Bayramtepe Mahallesi'ne geldi.

Ruhsatsız binaların ve kaçak yapıların yıkılmasına karşı çıkan vatandaşlar, polise taş, sopa ve tuğla parçaları ile saldırdı. Polis de biber gazı sıkarak grubu dağıtmaya çalıştı. Gruba müdahale sırasında kullanılan "biber gazının" Tepe İlköğretim Okulu'nun bahçesine düşmesi nedeniyle öğrencilerden bazıları fenalık geçirdi. Olayı duyan veliler okula geldi.

Protestocu grup ile polis arasındaki arbede yaklaşık 6 saattir devam ederken, kullanılan gaz bombalarından biri de bir apartmanın üçüncü katındaki daireye isabet etti. Gazdan etkilenen bir anne ve bebeği daireden çıkarıldı. Dışarı çıkarken fenalaşan anne ile bebeği hastaneye kaldırıldı. Olayların yaşandığı sokak ve caddelerdeki bazı araçların camları kırıldı.

Zabıta ekipleri yıkımı tamamlayarak bölgeden ayrıldı, ancak mahallede olaylar durulmadı. Güvercintepe Mahalle Muhtarı İbrahim Dinç, polislerle göstericiler arasında bir süre ara buluculuk yapmaya çalıştı. Dinç'in çabası sonuç vermedi. Göstericilerle güvenlik güçleri arasındaki olaylar ara sokaklarda sürüyor.

Vali Güler: Olay provoke edilmek istenmiştir

İstanbul Valisi Muammer Güler, Başakşehir'deki yıkım sırasında bölgenin tümüyle yıkılacağı gibi bir söylenti ile insanların polisle karşı karşıya getirilmek istendiğini belirterek, "Kaymakam ve belediye başkanımız, yetkililerle yapacakları toplantıda, bu bölgedeki evlerin tamamının yıkılmayacağı bilgisini kendilerine verecekler" dedi. İki binada kaçak katlarla ilgili yıkımın gerçekleştirildiğini ifade eden Güler, yıkım ekibine direnildiği için polisten yardım istenildiğini söyledi. Bu tip olayların olduğunu anlatan Güler, şöyle devam etti:

"Olayı provoke etmek için, polisle devleti karşı karşıya getirmek ve kendilerince o olayı bahane etmek için o bölgenin tümüyle yıkılacağı gibi bir söylenti ile insanlar polisle karşı karşıya getirilmek istenmiştir. Bir kısım insanlar, polise saldırır noktaya gelmişlerdir, molotofkokteyli ile taş ve sopalarla saldırmışlardır. Polis de zor kullanma yetkisini kullanmıştır. İşin üzücü yönü, bir ilköğretim okulundaki çocukların zarar görmesidir. Oradaki yasa dışı örgüt mensupları, kendileri hakkında bilgimiz vardır, polise direnerek, orada farklı bir yapılanmayı sergilemek istemektedirler. Kaymakam ve belediye başkanımız, yetkililerle yapacakları toplantıda, bu bölgedeki evlerin tamamının yıkılmayacağı bilgisini kendilerine verecekler. Orada bu yıkım işlemi bahane edilerek, Türkiye'nin birçok bölgesinde olduğu gibi polisle vatandaş karşı karşıya getirilmek istenmektedir. Asıl işin üzücü ve manidar olan kısmı da buradadır."