Piyasanın saati

Burak Demirpehlivan - Saxo

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ABD’de bilanço dönemi pozitif sakin geçiyor denilebilir. Sert tepkilerden uzak, baskıların sınırlı kar alışları karakterinde oluştuğu bir süreç içerisindeyiz. S&P 500’de pozitif açıklamalar şimdilik %77 oranında. Sektörel olarak baktığımızda ise telekomünikasyon ve sağlık gibi sektörlerin bu süre zarfında daha fazla tercih edildiğini gözlemiyoruz. Baskı ise tüketim malları, enerji ve endüstriyellerde. Bu özet, piyasanın jeopolitik risklere rağmen yatırımlarından bir korku satışına değil, yalnızca sektörler arası bir değişime gittiğini gösteriyor. Piyasaların saati FED’e ayarlı kalmaya devam ediyor.  İçinde olduğumuz periyodun FED’in faiz artırımı ile ilgili yaklaşımını anlatırken, piyasaya hasar vermemek adına bir destek oluşturduğu aşikar. Hatta faiz ile ilgili olarak, iyi polis-kötü polis oynayan FED başkanlarının açıklamaları faizde düşüşlere bile neden olarak panik ihtimalini savuşturuyor. Ancak bugünden bilanço dönemi sonrası ile ilgili bir senaryoya odaklanmaya çalışırsak kritik bir fiyatlama riskinin hisse senedi yatırımcısının önüne gelmek üzere olduğunu göreceğiz. Yellen yönetimi Temmuz ayında da varlık alımlarını beklentiler dahilinde 10 milyar dolar indirirse geriye 25 milyar dolarlık bir tutar kalmış olacak. Bir sonraki FED kararı ise 17 Eylül tarihinde. Yani Ağustos ortası ile birlikte bilanço dönemi desteğini yitirecek olan hisse senedi piyasası ve 2011 Ocak’tan bu yana en düşük volatilite seviyesini test etmiş olan ABD 10 yıllık faizleri, Eylül kararında 25 milyarın ne kadarının indirebileceğini tartışmaya başlayacak. Ara dönemi olumlu geçirecek bir makroekonomik takvim 25 milyarın tamamının bu toplantıya konu edilmesi ihtimalinin fiyatlanmasıyla yeni bir volatilite dalgası yaratabilir. Açıklamalarından anladığımız kadarıyla FED acele etmek istemiyor. Fakat, merkez bankaları tarafından faiz artırımı adımının daha agresif tartışılacağı bir İngiltere’ye yaklaştığımızdan bu tip bir senaryonun fiyatlamalarda hareketliliğe neden olması sürpriz olmaz. 1980 bölgesinde yavaşlayan S&P 500, kritik 2,40 alt bandında yaklaşan faizler, düzeltme olasılığının daha yüksek sesle konuşulacağını düşündürüyor. Değerlendirirken, FED’in temmuzdansa eylül kararının daha önemli olacağını düşünmek yanlış olmaz.