Süper Lig'de havuz gelirleri yeniden düzenlenmeli
Tuğrul Akşar, futbol ekonomisini analiz ediyor
Geçen hafta Spor Toto Süper Ligi şampiyon bitiren Fenerbahçe, önemli bir servete sahip oldu. 2010-11 sezonunu şampiyon olarak tamamladığı için 64 milyon TL'lık bir gelir elde eden kulüp, Şampiyonlar Ligi'nden de gelecek gelirlerle bu tutarı 100 milyon TL'ne kadar çıkartabilecek.
Aynı puanla ligi tamamlamalarına karşın, Fenerbahçe sportif performans anlamında kendisine en yakın kulüp olan Trabzonspor'a, yaklaşık 14.6 milyon TL fark attı.
Spor Toto Süper Lig kulüplerinin 2010-11 sezonu itibariyle mevcut sportif performansları ve buna ilişkin parasal ödülleri aşağıdaki tablodan görmektesiniz.
2010-11 Spor Toto Süper Lig puan ve parasal ödül tablosu
Sportif Performans ödülü Geçmiş şampiyonluk Sıra Lig Toplam Gelir
ödülü ödülü dayanışma (Bin TL) payı
Takımlar O G B M A Y Av P ödülü (%)
1 Fenerbahçe 34 26 4 4 80 34 50 82 21.000 18.000 15.000 10.000 64.000 12,54
2 Trabzonspor 34 25 7 2 69 23 46 82 21.375 6.000 12.000 10.000 49.375 9,69
3 Bursaspor 34 17 10 7 50 29 21 61 16.500 1.000 9.000 10.000 36.500 7,15
4 Gaziantepspor 34 17 8 9 44 33 11 59 15.750 6.000 10.000 31.750 6,22
5 Beşiktaş 34 15 9 10 53 36 17 54 14.625 13.000 3.000 10.000 40.625 7,96
6 Kayserispor 34 14 9 11 46 44 2 51 13.875 10.000 23.875 4,68
7 Eskişehirspor 34 12 11 11 41 40 1 47 13.125 10.000 23.125 4,53
8 Galatasaray 34 14 4 16 41 46 -5 46 12.000 17.000 10.000 39.000 7,64
9 Karabükspor 34 12 8 14 46 53 -7 44 12.000 10.000 22.000 4,31
10 Manisaspor 34 13 4 17 49 52 -3 43 11.250 10.000 21.250 4,16
11 İstanbul B.B. 34 12 6 16 40 45 -5 42 11.250 10.000 21.250 4,16
12 Antalyaspor 34 10 12 12 41 48 -7 42 12.000 10.000 22.000 4,31
13 Ankaragücü 34 10 11 13 52 62 -10 41 11.625 10.000 21.625 4,24
14 Gençlerbirliği 34 10 10 14 43 51 -8 40 11.250 10.000 21.250 4,16
15 Sivasspor 34 8 11 15 43 57 -14 35 10.125 10.000 20.125 3,94
16 Bucaspor 34 6 8 20 37 65 -28 26 7.500 10.000 17.500 3,43
17 Konyaspor 34 4 12 18 28 49 -21 24 7.500 10.000 17.500 3,43
18 Kasımpaşa 34 5 8 21 31 71 -40 23 6.750 10.000 16.750 3,28
TOPLAM 229.500 56.000 45.000 180.000 510.500 100,00
Yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere toplam 510.5 milyon TL'lik havuz gelirinin;
%45'ini oluşturan 229.5 milyon TL, takımlara Başarı Ödülü olarak sezon içinde aldıkları galibiyet ve beraberlikler sonunda kazandıkları puanların karşılığı dağıtılırken; havuz gelirlerinin yüzde 35'ini oluşturan 180 milyon TL'lik kısım kulüplere danışma primi altında eşit olarak, 56 milyon TL'lik bölümü, yani toplam gelirin yüzde 11'i takımların geçmiş şampiyonlukları karşılığı dağıtıldı. Kalan yüzde 9'luk kısmı oluşturan 45 milyon TL de, kulüplerin yıl sonu sıralamalarına göre kulüplere pay edildi.
Gelir dağıtımından en karlı İstanbul çıktı!
Üç İstanbul kulübünün 2010-11 sezonu itibariyle havuz gelirleri toplamı 143 milyon 625 bin TL olarak gerçekleşti. Üç kulübün havuzdan elde ettikleri bu gelir, toplam dağıtılan 510.5 milyon TL'lik havuz gelirinin %28'ini oluşturuyor. Bir başka ifadeyle diğer on beş kulüp, takım başına ortalama yüzde 4.8 oranında toplam gelirden pay alırken, üç büyükler kulüp başına ortalama yüzde 9.3 oranında yani diğer kulüplerden yüzde 94 daha fazla pay almışlar.
Üç büyük kulübün sportif performans olarak sezon içinde kazandıkları puanlar toplamı ise 182'ye ulaşırken, bu sayı tüm kulüplerin kazandığı 842 puanın sadece %21.6'lık kısmını oluşturuyor.
Buradan otaya çıkan sonuç: Üç büyüklerin mevcut sportif performanslarının üzerinde bir parasal gelir elde etmiş olmalarıdır.
Üç büyükler toplam gelirin yüzde 28'ini aldı
Üç büyükler sportif performans olarak toplam puanın %21.6'sını toplayabilirken, mali anlamda ise dağıtılan toplam 510 milyon TL'lık parasal ödülün yüzde 28'ini kendi aralarında paylaşmışlar.
Yukarıda anlatılanların ışığında olaya yaklaştığımızda, Üç İstanbul kulübünü parasal gelir olarak, diğer kulüplerin üzerine taşıyan temel faktör olarak karşımıza geçmiş yıl şampiyonlukları çıkıyor.
Bu anlatılanların ışığında değerlendirdiğimizde Üç İstanbul kulübünün 48'e ulaşan şampiyonluk sayıları karşılığı aldıkları 48 milyon TL, geçmiş şampiyonluk primi olarak dağıtılan toplam 56 milyon TL'nin yüzde 85.7'sine karşılık geliyor.
Yani, üç büyükler geçmiş şampiyonluk sayıları nedeniyle Süper Lig'de rekabet eden diğer on beş takıma göre ciddi bir gelir üstünlüğüne sahipler. Bu tutar, takım başına 28.3 milyon TL olan ortalama gelir bakımından, diğer takımlardan yüzde altmış dokuz daha fazla gelire sahip olmak anlamına geliyor. Ya da bir başka ifadeyle üç büyükler daha lige başlarken diğer 15 kulüpten 48 milyon TL daha fazla bir gelirle yarışa başlıyorlar.
2010-11 sezonu sonunda Fenerbahçe ve Trabzonspor'un Süper Lig havuz gelirleri aşağıdaki gibi gerçekleşti
2010-11 sezonunda Süper Lig havuz gelirlerinden 64 milyon TL'lik tutarla en fazla gelir elde Fenerbahçe'nin, gelirlerinin bileşimine bakıldığında, bu gelirlerinin 21 milyon TL'lik kısmı puan ödülü olarak, 18 milyon TL'lik kısmı şampiyonluk sayısı ödülü olarak, 15 milyon TL'lık bölümü şampiyonluk ödülü olarak, 10 milyon TL'lik kısmı da katılım payı olarak Sarı Lacivertlilerin kasasına girmiş.
Trabzonspor'un havuz gelirlerine baktığımızda ise, 21.3 milyon TL puan ödülü, 6 milyon TL şampiyonluk sayısı ödülü, 12 milyon TL şampiyonluk ödülü ve 10 milyon TL de katılım payı olmak üzere kulübün toplam 49.3 milyon TL'lik bir gelire ulaştığını görüyoruz.
Fenerbahçe ile aynı puana sahip olmasına karşın Trabzonspor'un geçmiş şampiyonluk sayısı ve Lig'i ikinci bitirmiş olması nedeniyle Fenerbahçe'den 14.6 milyon TL daha az gelir elde etmiş oldu.
Dört büyük kulüp içinde Fenerbahçe'nin elde ettiği gelirin payı, toplam gelirin %12.56'sına karşılık gelirken, Fenerbahçe'nin sportif performanstan elde ettiği gelirlerin toplam gelirlere oranı ise %56.25'e ulaşmıştır. Bu oran Trabzonspor'da %66,25; Beşiktaş'ta %43,38; Galatasaray'da ise %30.76 olarak gerçekleşmiştir.
Sonuç
Üç büyük kulübün geçmiş şampiyonluk sayıları nedeniyle aldıkları havuz geliri, toplam gelirin yüzde 11'ine karşılık geliyor ve bu oran kulüpler arasında dengesiz rekabetin de giderek artmasına ve haksız rekabete dönüşmesine neden oluyor. Şüphesiz ki, geçmiş şampiyonlukları nedeniyle bu kulüplerimiz yine mutlaka onore edilmeliler, ancak bunun toplam gelir içindeki payı daha da düşürülmelidir. Şampiyonluk sayısı katsayısı daha küçük tutularak, buradan artan tutarın bir kısmı sportif performansa, bir kısmı da dayanışma primi olarak tüm kulüplere eşit olarak aktarılmalıdır. Bu, kulüplerimiz arasındaki dengesiz ve haksız rekabetin en aza indirilmesine, kulüpler arasında rekabetin daha da artmasına ve buna bağlı olarak futbol kalitemizin yükselmesine olanak sağlayabilir.